Devlet Su İşleri Teknik Araştırma ve Kalite Kontrol (TAKK) Dairesi Başkanı Rahmi Sencer Çelik, ‘’Bu yıl yaşanan kuraklığın iklim değişiminden kaynaklanan bir kuraklık mı yoksa 1956, 1973 ve 1989 olağan kuraklık dizilerinden biri mi olduğunu söylemek için erkendir’’ dedi.
DSİ Genel Müdürlüğü TAKK Daire Başkanlığının iki yılda bir organize ettiği Ulusal Su Sempozyumunun üçüncüsü, DSİ’nin İzmir Gümüldür’deki eğitim tesislerinde başladı. TAKK Daire Başkanı Rahmi Sencer Çelik, yaptığı açılış konuşmasında, son yıllarda suyun tüm dünya vatandaşlarını ilgilendiren bir konu haline geldiğini ve bundan sonra da gündemden düşmeyeceğini ifade etti.
Türkiye’nin küresel ısınmanın potansiyel etkileri bakımından risk grubu ülkeler arasında olduğunun belirten Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:’’Türkiye’de her 6 yılda bir orta şiddette kuraklık, her 16 veya 18 yılda bir şiddetli kuraklık yaşanmaktadır. memleketimizin bir tarafında kuraklık yaşanırken, diğer tarafında ise taşkın olayları yaşanabilmektedir. Örneğin bu yıl Batı ve Orta Anadolu bölgelerimizde şiddetli kuraklık yaşanırken Doğuda ise taşkın riski ile karşılaşılmıştır. Mayıs ayı itibariyle Büyük Menderes Havzasında, Konya Kapalı Havzasında kuraklığa karşı önlemler alınırken, Ağrı’da, Erciş’de, Diyarbakır’da da taşkına karşı çalışmalar sürdürülmüştür. Şu an yaşanan kuraklığın iklim değişiminden kaynaklanan bir kuraklık mı yoksa 1956, 1973 ve 1989’da yaşanan olağan kurak dizilerinden biri mi olduğunu söylemek için erkendir.’’
Çelik, kuraklık ve taşkınların önüne geçilmesinin yolunun inşa edilmeyi bekleyen 550’nin üzerindeki baraj tesisinin bir an önce gerçekleştirilmesi ile mümkün olabileceğini ifade etti.
|