Sıcak havalarda şiddetin arttığı yönündeki görüşlere katılmadığını dile getiren Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Aytekin Sır, sıcaklarda kavganın arttığı yönündeki düşüncelerin insanların bir bahanesi olduğunu söyledi. Prof. Dr. Sır, Türkiye’nin psikolojisinin bozulduğunu belirterek, herkesin kendisine göre bir tehdit algıladığını kaydetti.
Sıcak ve bunaltıcı havalar, tahammülsüzlük, öfke, aşırı sinirlenme gibi psikolojik rahatsızlıkları da beraberinde getiriyor. Emniyetin polis telsizinden günde ortalama 15’in üzerinde kavga anonsu geçiyor. Yalnız Diyarbakır Devlet Hastanesi’ne son 8 ayda 398 kişi, bıçaklanma ve ateşli silâh yaralanması sebebiyle başvuruda bulundu. Kavgaların en sık yaşandığı iller arasında gelen Diyarbakır’da, 1-10 Ağustos tarihleri arasında 34 kişi kesici ve ateşli silâh yaralanmaları sebebiyle hastaneye müracaat etti.
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Aytekin Sır, sıcakların şiddet olaylarını artırdığı yönündeki teze katılmıyor. “İnsanlar için sıcağın sadece bahane olduğunu düşünüyorum.” diyen Prof. Dr. Sır, şiddetin her zaman varolduğuna dikkat çekiyor. Yaz döneminde sinirlilik hali, tahammülsüzlük gibi sorunların yaşandığını dile getiren Sır, bu durumun kış döneminde de yaşandığını vurguluyor.
Şiddeti tetikliyen birçok etkenin bulunduğunu kaydeden Sır, “Şiddet olayları medyaya taşınınca, sanki toplumda şiddet olaylarının arttığı yönünde bir hava oluşuyor. Fakat şiddet her zaman var. Bu medyanın haber yapıp yapmamasıyla ilgili değil. Şiddete meyilli bir toplumumuz var. Bir dönemde okullardaki şiddet olayları haber yapılıyordu. Şimdi okullar kapandı, şiddet bitti mi? Sıcak havalarla şiddet arasında direkt bir bağ kurmanın yanlış olduğunu düşünüyorum.” diye konuşuyor.
“Bir ara kapkaç vardı. Liselerde terör vardı. Ne oldu şimdi bunlar? Her şey düzeldi mi? Hayır.” diyen Sır, ama ortada bunlarla ilgili haber ya da bilgi olmadığını belirtiyor. Medyanın yayın aracılığıyla insanlara birtakım duygular yüklediğini söyleyen Sır, birey bir noktadan sonra verileni bir çocuk gibi kabullenip ona göre tavır alma durumuna geldiğini vurguluyor.
Bunların toplumu bir şeye hazırlamak için kullanıldığını anlatan Sır, “Önce kapkaç azdırıldı, çeşitli çetelerin ortaya çıkmasına izin verildi, sonra da sokaklarımız güvenli değil denilerek kitleler etki altına alındı. İnsanlar şöyle düşünmeye başladı bir süre sonra: ‘Güvenliğimizi sağlayacak yeni bir mekanizma kurulmalı artık.’ Ben, içi boş bir hadise olarak görmüyorum bunları. Hemen hepsi ileride yapılmak istenilen olaylara zemin hazırlamak için gündeme getirildi. Bütün bunları yaşayan insanların sağlıklı olması düşünülemez. Türkiye’nin psikolojisi bozulmuştur. Herkes kendisine göre bir tehdit algılıyor. Bazıları gerçek olsa da bazıları birtakım planları devreye sokmak amacıyla yapılıyor. Sonuçta sağlıksız bir toplum çıkıyor ortaya.” şeklinde konuşuyor.
|