|
|
|
| |
ABD ve Türkiye gizlice anlaştı |
ABD’de yayımlanan The Washington Post gazetesinde yer alan bir makalede, ABD Başkanı George W. Bush yönetiminin, terör örgütü PKK’ya karşı Türkiye ile birlikte kuzey Irak’ta gizli bir askeri operasyon düzenlenmesini planladığı ileri sürüldü.
ABD’nin en önemli ve kıdemli köşe yazarları arasında yer alan Robert Novak, dünkü makalesinde, Pentagon’un “üç numaralı ismi” Savunma Bakan Yardımcısı Eric Edelman’ın, yasa gereği geçen hafta Kongrenin bazı üyelerine bu konu hakkında genel bir brifing verdiğini kaydetti. Yazıda, terör örgütü PKK’nin kuzey Irak’taki elebaşılarının yakalanmasını amaçlayan ve ABD özel kuvvetlerinin katılımını öngören gizli ortak operasyon konusunda üst düzey Amerikalı yetkililerin Türk muhataplarıyla birlikte çalıştığı belirtildi.
Novak’a göre Edelman, brifinginde, “planın, ABD özel kuvvetlerinin gizli bir operasyonla PKK’nın elebaşılarının devre dışı bırakılmasında Türk güçlerine yardım etmesini öngördüğünü” söyledi.
Robert Novak, Edelman’ın brifingini izleyen Kongre üyelerinin çok şaşırdığını ve bunun risk derecesini sorduğunu yazdı. Novak’a göre Edelman, başarıdan emin olduğunu ve her durumda ABD’nin rolünün gizli tutulabileceğini ve gerekirse yalanlanabileceğini kaydetti.
Makalede, Türkiye’nin kuzey Irak’taki gelişmelerden çok rahatsız olduğu, Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy’un 11 Temmuzda ilk defa kuzey Iraklı Kürtleri Türk topraklarına göz dikmekle suçladığı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kuzey Irak’a Türk ordusunun operasyon yapabileceği uyarısında bulunduğu anlatıldı. Şensoy, Washington’daki savunma yazarlarına yaptığı söz konusu açıklamasında, kuzey Iraklı Kürtlerin terör örgütü PKK’ya silah, sığınak ve lojistik desteği sağladığını belirtmiş ve “Iraklı Kürt grupların PKK’nın amaçlarını da paylaşıp paylaşmadığının” sorulması üzerine, “Teröristlere yardım edenler, onun amaçlarını da destekler” demişti.
Türk ordusunun iki ülke sınırına yakın bölgede yaklaşık 250 bin askeri bulunduğu savunulan yazıda, planlanan gizli operasyonla Bush yönetiminin, terörist elebaşılarının yakalanarak PKK’nin başsız bırakılmasını ve böylece Türk ordusunun Irak’a girmesinin önüne geçilmesini amaçladığı ifade edildi.
Konuya ilişkin kendi görüşlerini de yazan Novak, Irak ve Afganistan’daki zorlukların, bu “tehlikeli ve kuşkulu” yeni gizli operasyon konusunda Bush yönetimini yıldırmadığını belirtti.
ABD Dışişleri Bakanlığınin Avrupa ve Avrasya’dan sorumlu üst düzey yetkilisi Matt Bryza, geçen hafta Washington’daki bir toplantıda, ABD’nin terör örgütü PKK’ya karşı yeni tedbirler planladığını söylemiş, ancak ayrıntı vermemişti.
The Washington Post’un köşe yazarı Novak, ABD’yi sarsan bir CIA ajanının kimliğinin medyaya sızdırılması skandalında önemli rollerden birini oynamış ve bu konudaki ilk yazıyı yazmıştı.
|
|
/ WASHINGTON
31.07.2007
|
|
| |
Rusya’dan İran’a savaş uçağı |
Rusya’nın İran’a 250 adet son teknoloji ürünü uzun menzilli Sukhoi-30 savaş uçağı satmayı planladığı haberleri İsrail’i endişelendirdi.
İsrail gizli servisine yakınlığıyla bilinen Debka sitesinde yer alan habere göre, avcı uçaklarına ek olarak Tahran ayrıca Sukhoi savaş jetlerine uyumlu ve bunların menzillerini kilometrelerce artırabilecek yakıt tankeri uçakları da almayı planlıyor.
İsrail basınında yer alan haberlere göre de savunma bakanlığı ve hükümet yetkilileri, Sukhoi uçaklarının, İran’ın uzun menzilli savunma kapasitesini önemli ölçüde artıracağını belirterek, haberlerle ilgili endişelerini dile getirdiler. İsrailli yetkililer, bunu Rusya’nın, Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkelerine 20 milyar dolarlık silâh satacağını açıklayan ABD ile rekabet etme girişimi olarak değerlendirdiler. İsrail ve ABD’nin muhalefetine rağmen, Rusya kısa süre önce İran’a nükleer tesislerini korumasında kullanacağı gelişmiş hava savunma sistemleri satmış, bu silâhların savunma özelliğinden ötürü İran’a silâh satma hakkı bulunduğunu savunmuştu. Çok amaçlı ve iki pilotlu Sukhoi-30 jetleri, kötü hava şartlarında dahi ana üsten önemli uzaklıkta görev yapabilme ve bombardıman kapasitesine sahip bulunuyor.
Hindistan Hava Kuvvetleri, yıllar süren görüşmelerden sonra 1996’da 40 adet Sukhoi-30 satın almış ve 2000’de de Rus şirketten 140 savaş uçağı üretmek için lisans almıştı.
Washington Post gazetesi, hafta sonunda, ABD’nin Suudi Arabistan ve petrol üreticisi beş Körfez ülkesine 20 milyar dolar tutarında silah satacağını yazmış, ayrıca 10 yıl içinde de İsrail’e 30 milyar dolar, Mısır’a da 13 milyar dolar askeri yardım sağlamayı planladığını iddia etmişti.
|
|
/ ANKARA
31.07.2007
|
|
| |
İran, Körfez ülkelerine silâh satışına tepkili |
İran, ABD’nin Suudi Arabistan ve Körfez ülkelerine 20 milyar dolarlık silâh satış planına tepki gösterdi.
İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Muhammed Ali Hüseyini, düzenlediği basın toplantısında, Amerikan Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ile Savunma Bakanı Robert Gates’in bu hafta Suudi Arabistan ve bazı Orta Doğu ülkelerine yapacakları ortak ziyaretten önce bu tür haberlerin çıktığına dikkati çekerek, ‘’Washington’un bölgede korku ve kaygı meydana getirmeyi amaçladığını’’ savundu.
Sözcü, ‘’ABD’nin bölgede tek politikası olduğunu’’ belirtirken, bu politikayı ‘’bölge ülkeleri arasında korku ve kaygı çıkarmak, iyi ilişkilere zarar vermeye çalışmak’’ olarak nitelendirdi.
ABD’nin amacının bölge ülkelerine silah ihraç etme fırsatı çıkarmak olduğunu söyleyen Hüseyini, Basra Körfezi’nin güvenlik, istikrar, refah ve ekonomik kalkınmaya ihtiyacı olduğunu kaydetti. Amerikan Savunma Bakanlığından bir yetkili, ABD’nin 10 yıl içinde Suudi Arabistan ve Körfez ülkelerine 20 milyon dolarlık silâh satış paketi anlaşması üzerinde çalıştığını söylemişti.
|
|
/ TAHRAN
31.07.2007
|
|
| |
Bush ve Brown ikili ilişkileri masaya yatırdı |
ABD Başkanı George W. Bush ve İngiltere Başbakanı Gordon Brown, Brown’ın başbakanlık görevini üstlenmesinin ardından ilk zirve toplantıları için ABD Başkanı’nın Washington yakınlarındaki yazlık konutu Camp David’de bir araya geldi.
Brown, Camp David’e helikopterle gelişinde Bush tarafından karşılandı ve iki lider, başbaşa akşam yemeği yedi. Bush ve Brown, de kahvaltıda ikinci bir görüşme yapacak. İlk Bush-Brown zirvesinin en önemli gündem maddesini, İngiltere’nin eski Başbakanı Tony Blair’in görevden ayrılmasının ardından Washington ile Londra ilişkilerinin yeni seyrinin belirlenmesi oluşturuyor.
Gözlemciler, son yedi yılda Bush’a olağanüstü yakınlığından dolayı kendi ülkesinde eleştirilere uğrayan Blair’den görevi devralan Brown’ın, ABD ile ilişkilerde daha mesafeli davranmak istediğini belirtiyor.
|
|
/ WASHINGTON
31.07.2007
|
|
| |
3 Amerikan askeri öldürüldü |
Irak’ın başşehri Bağdat’ta bir minibüsün infilak etmesiyle 6 kişi öldü, 31 kişi yaralandı.
Minibüsün, başkentin doğusundaki Şiî mahallelerine gitmek için bekleyen minibüslerden biri olduğu bildirildi. Tayaran meydanı yakınındaki patlamada bazı otomobiller ve büfeler de hasar gördü.
Bu arada, Bağdat’ın batısındaki çatışmalarda 3 Amerikan askerinin öldüğü bildirildi. Amerikan ordusundan yapılan kısa açıklamada, askerlerin Perşembe günü Anbar’da katıldıkları operasyonda öldükleri belirtildi.
|
|
/ BAĞDAT
31.07.2007
|
|
| |
Filistin’de devlet umudu |
Financial Times gazetesi, ABD Başkanı Bush’un görevinden ayrılmadan önce Filistin’de geçici devlet ilan edilmesinin hedeflendiğini yazdı.
Gazete, İsrail-Filistin anlaşmazlığının çözümü için artan diplomatik faaliyetleri bu amaca bağladı.
|
|
31.07.2007
|
|
| |
ABD’li fizikçi: Zaman makinesi yapabilirim |
Amerikalı bilim adamı Ronald Mallett, geçmişte ölmüş babasını kurtarmak için zaman kavramı üzerinde çok araştırma yaptığını ve bir zaman makinesi icat edebileceğini iddia etti.
Amerika’nın Connecticut Üniversitesi’nde bir fizik profesörü olan 62 yaşındaki Ronald, daha 50 yıl öncesinde zaman makinesi araştırmalarına karşı ilgi duyduğunu aktardı. Ronald, araştırmaları sonucu zamanın bir çeşit boşluk olduğunu keşfettiğini, bu boşluk içinde ileri geri hareket edilebileceğini iddia ediyor.
Zamanı değiştirmenin sırlarını kavradığını söyleyen Profesör Ronald, “120 bin sterline bir zaman makinesi yapabilirim” dedi. Daha küçük yaşlarda böyle bir hayalinin olduğunu ifade eden Ronald, kısa süre sonra Einstein’ın zaman kavramı ile ilgili teorilerinin yayınlanmasıyla hayallerinin gerçek olabileceğine inanmaya başladığını belirtiyor.
İcat edeceği zaman makinesinin ünlü İngiliz romanı ‘Zaman Makinesi’ndeki kızaktan ya da ‘Geleceğe Dönüş’ adlı filmdeki araba sistemlerinden çok farklı olduğunu söyleyen Ronald, yuvarlak şeklinde bir lazer çekim alanı oluşturacağını, çekim alanının merkezindeki kuvvetle zamanı hareket ettirebileceğini iddia ediyor.
|
|
/ ABD
31.07.2007
|
|
| |
“Cömert ATM” para saçtı |
Amerika’nın Louisiana eyaletinin Mansfield şehrindeki bir otomatik para çekme makinesi (ATM), 5 dolar yerine 20 dolar verince, hesap sahiplerinin akınına uğradı.
DeSoto Parish Şerifi Toni Morris, bir tır durağında bulunan ATM’den 26 kişinin 5 gün boyunca 7 bin dolar ekstra para çektiğinin belirlendiğini açıkladı. Para çekenlerin kimler olduğunun tesbit edildiğini belirten şerif, parayı geri almak için işlemlere başladıklarını kaydetti.
|
|
/ MANSFİELD
31.07.2007
|
|
| |
Cilt kanserine karşı egzersiz ve kahve |
ABD’de yapılan bir araştırmada, egzersiz ve kahvenin, güneş ışınlarının sebep olduğu cilt kanserinden koruduğu ortaya çıktı.
New Jersey’deki Rutgers Üniversitesi’nde yapılan ve Proceedings for the National Academy of Sciences Dergisi’nde yayımlanan araştırmaya göre; fiziksel egzersizle birlikte ölçülü kahve tüketimi, güneşin ultra-viyole B (UVB) ışınlarının yol açtığı kanserojen etkileri ortadan kaldırabiliyor.
Rutgers Üniversitesi araştırmacıları, fareler üzerinde yaptıkları deneylerde, egzersizle birlikte kafeinin, DNA’ları UVB tarafından bozulan kanserli hücreleri ortadan kaldırarak, UVB’nin yıkıcı etkisini ortadan kaldırdığını belirlediler.
Araştırmalarında özellikle güneş ışınlarına karşı hassas tüysüz fareleri inceleyen bilim insanları, bir gruba, insanlarda 1 veya 2 büyük fincan kahveye bedel kafein içeren su içirdiler, diğer gruba egzersiz yaptırdılar, üçüncü gruba da her ikisini birden uyguladılar.
Dördüncü gruba ise ne kafein veren, ne de egzersiz yaptıran araştırmacılar, tüm fare gruplarını, deri hücrelerinin DNA yapısına zarar veren UVB ışınlarına maruz bıraktılar.
Araştırmanın sonunda kafein verilen ve egzersiz yaptırılan grup, kanserli hücreleri ortadan kaldırma kapasitelerinin, diğer 3 gruptan açıkça fazla olduğunu gösterdi.
|
|
/ WASHINGTON
31.07.2007
|
|
| |
Doktorunu anlamak ömrü uzatıyor |
ABD’de yapılan bir araştırmada, doktorun talimatlarını anlamakta güçlük çeken yaşlıların ölme ihtimalinin, anlayanlara oranla daha yüksek olduğu belirlendi.
Northwestern Üniversitesi Feinberg Tıp Okulu bilim adamlarının, 65 yaş ve üstü hastalar üzerinde 6 yıl süreyle yaptıkları yaptıkları araştırmada, kendilerine verilen temel yazılı tıbbi bilgileri anlayamayanların ölme ihtimalinin bu bilgileri anlamakta hiçbir zorluk çekmeyenlere oranla daha fazla olduğu saptandı.
Araştırmayı kaleme alan Dr. David Baker, hastaların hastalıkları ve tedavileriyle ilgili talimatları anlamada yetersiz kalmalarının, kalp, astım, şeker gibi kronik hastalıklarla mücadelelerini zorlaştırdığını söyledi. Baker, bu durumun özellikle yaşlı hastalarda sağlık durumunun kötüye gitmesi, sık sık hastaneye kaldırılmak durumunda kalma ve nihayet ölümle sonuçlanabildiğini bildirdi.
Araştırmaya katılan hastaların reçete, randevu kartları ve röntgen çektirmeden önce ne yapmak gerektiğiyle ilgili talimatlar gibi sıradan tıbbi bilgileri okuyup anlayabilme yetenekleri test edildi. Sonuçta 3 bin 260 hastanın 4’te 1’inin bu konuda zayıf olduğu saptandı.
Araştırma sürecinde “tıbbi açıdan cahil” olarak sınıflandırılanların yüzde 40’ı ölürken, talimatları anlamada sıkıntı çekmeyenlerin yalnızca yüzde 19’u hayatını kaybetti.
|
|
/ WASHINGTON
31.07.2007
|
|
|
|
