İmam Hatip Liseleri (İHL) başlangıçta “resmî niyetle” açılsa da, zamanla necip milletimizin “dinini bilen, vatansever, iyi yetişmiş” gençler arayışına uygun olarak seçkin okullar hâline gelmişti. Sonradan haset girdi, kasıt girdi ve bu güzel eğitim yuvaları âdeta ötekileştirildi.
Bugün İmam Hatipler meselesi çözülmemiş, çözülememiş bir yumak olarak toplumumuzun bağrında duruyor. On binlerce gencimizin bugünleri ve yarınları ipotek altına alınmış durumda. Bir katsayı zulmü ve kıyafet dayatması devam ediyor. Hatta İHL için getirilen katsayı engeli, Türkiye’deki meslek lisesi öğretimini tümüyle rehin almış durumda.
Mesele din - devlet ilişkilerini olumsuz etkiliyor. Nice yurttaşımızın temel haklarını kullanmasına engel oluyor. Bu demokrasi ve özgürlük sorunuyla yaşamak ülkemize yakışmıyor.
İmam Hatipler; Anayasa, Tevhid-i Tedrisat Kanunu ve Milli Eğitimin temel kanunları ile tanımlanmış, mesleğe ve yüksek öğretime öğrenci yetiştiren okullar. Bu okulların neredeyse tümü halkımızın bağışlarıyla, alın teriyle, imece usulüyle ile yapılmış ve eğitimin hizmetine verilmişti. Halkımızın bağrından çıkardığı bu okullar ve öğrencileri maruz kaldıkları haksızlığın giderilmesini beklemektedir.
ÖNDER, İmam Hatip camiasının taleplerini ihtiva eden bir mektup yollamış. Yazının tamamını yayınlamaya sütunum yetmiyor. Ama kısaltarak dikkatlerinize sunuyorum.
“Eğitim sistemimizi alt üst eden ve eğitim haklarına aykırı düşen katsayı uygulaması kaldırılmalı, ayrıca İHL mezunlarının bazı yükseköğretim programlarına girişlerini engelleyen uygulamalara son verilmeli,
“Temel insan haklarına aykırı bir şekilde uygulanan ve sosyal barışı zedeleyen kılık kıyafet yasağı tüm kamuda ve eğitim kurumlarında bir an önce sona erdirilmeli,
“Halkımızın bağışları ve çabalarıyla yapılmış ancak bugün amacı dışında kullanılan İHL binaları yapılış gayesine uygun olarak tekrar eğitimin hizmetine verilmeli,
“Din hizmetlerinin görülmesinde ciddi işlevlere sahip İlahiyat Fakültelerinin düşürülen kontenjanları arttırılmalı ve kapatılan İlahiyat Fakülteleri açılmalı,
“YÖK’ün haksız ve bilimsel olmayan gerekçelerle denkliklerini iptal ettiği, yabancı üniversitelerden mezun binlerce gencimizin diploma denklikleri sağlanmalı ve hakları iade edilmeli,
“İlköğretim ve liselerde Din Kültürü dersleri, İslam Dini ağırlıklı olmak üzere tüm dinleri, mezhepleri kapsayacak şekilde düzenlenmeli, ayrıca İslam Dini ile ilgili diğer dersler seçmeli ders olarak müfredatta yer almalı,
“İmam Hatip Liseleri ve dini konular polemik malzemesi yapılmamalı. Toplumdaki sevgiyi, barışı, paylaşmayı ve güveni azaltıcı unsurlar haline dönüştürecek şekilde tartışılmamalı”.
Seçimlerden sonra oluşacak yeni meclisimizin ve hükümetin bu kangrene dönüşme istidadı gösteren yaraya çare bulacağını umut ettiğimizi bildirerek yazımı bağlıyorum.
Türkiye, 18.7.2007
|