Pera Müzesi ve İstanbul Araştırmaları Enstitüsü salonlarında Ali Emîrî Efendi’nin geniş koleksiyonuyla bir tarih yolculuğu yapılabilir.
Geçmişin kültür mirasının, özellikle de bu mirasın kolayca yok olabilecek bazı kırılgan parçalarının zamanın tahribine uğramadan günümüze ulaşabilmiş olmasını, bütün hayatlarını bu nesneleri toplamaya, korumaya ve gelecek kuşaklara aktarmaya adamış bir dizi adsız kahramana borçluyuzdur çoğunlukla. Geçmiş dönemlerin birçok önemli ürünü, bu değerbilir insanlar sayesinde savaşlardan, yıkımlardan ya da tabiî afetlerden kurtulmuş ve yüzyılların menzillerini sağ salim katedip, günümüzün modern müze ya da kütüphane koleksiyonlarında yerlerini almışlardır.
Pera Müzesi ve İstanbul Araştırmaları Enstitüsü salonlarında iki bölüm halinde açılan Ali Emîrî Efendi ve Dünyası sergisi, işte bu insanlardan birinin sıradışı serüvenine ışık tutan bir sergi. Çöken imparatorluğun yıkıntıları arasından toplayıp hayatı boyunca titizlikle koruduğu, sonra da kendi kurduğu Millet Kütüphanesi’ne bağışladığı ferman, kitap ve hatların yanı sıra Ali Emîrî Efendi’nin “kültür insanı” kimliğini öne çıkaran özel eşya ve belgeleri arasından yapılmış bu derleme, onun tutkuyla bağlandığı bir dünyaya heyecan verici bir yolculuk niteliği taşıyor.
Bir tarih yatıyor
Pera Müzesi (3. kat) ve İstanbul Araştırmaları Enstitüsü sergi salonlarında yer alan Ali Emîrî Efendi ve Dünyası sergisi, üç ana bölüm üzerine kurgulandı. Birinci bölümde, Kanûnî’den Sultan Reşad’a uzanan 500 yıllık bir dönemin tuğra, hat ve tezhip şahaserleri olan ve bugüne kadar günışığına çıkmamış 49 adet ferman ve berat yer alıyor. İkinci bölüm ise hat san’atının büyük ustalarına ait 31 adet kıt’a ve levhayı kapsıyor. Şeyh Hamdullah, Hâfız Osman, Yedikuleli Seyyid Abdullah, Şeyhülislâm Veliyüddin Efendi, İsmail Zühdi, Mahmud Celâleddin ve Kadıasker Mustafa İzzet Efendi’nin kaleminden çıkma hatlar, Osmanlı estetiğinin ulaştığı başdöndürücü zirveyi gözler önüne seriyor. Üçüncü ve son bölüm, Ali Emîrî Efendi’nin bütün ömrü boyunca topladığı muhteşem ve nadir yazma kitaplardan bir seçme. Osmanlı padişahlarına ait dîvânlar; tıp, coğrafya, tarih ve tasavvuf konulu bu geniş yelpazede 69 adet kitap sergileniyor. Ali Emîrî Efendi’nin 1914’te keşfettiği ve dünyadaki tek nüshası Millet Kütüphanesi’nde olan, 11. yüzyılda Kaşgarlı Mahmud’un yazdığı efsane kitap Dîvânu Lugâti’t-Türk ise, ilk defa bu sergide yer alıyor.
Yer: Pera Müzesi
Tarih: 24 Ocak - 01 Temmuz 2007
Adres: Meşrutiyet Caddesi No.141 34443 Tepebaşı - Beyoğlu - İstanbul
Ziyaret Saatleri:
Salı - Cumartesi 10.00 - 19.00
Pazar 12.00 - 18.00
Müze Pazartesi günleri kapalıdır.
|