Irkçılık, parçalama ve yutma oyunudur
Fikr-i milliyet şu asırda çok ileri gitmiş. Hususan dessas Avrupa zalimleri, bunu İslâmlar içinde menfî bir surette uyandırıyorlar, tâ ki parçalayıp onları yutsunlar.
Hem fikr-i milliyette bir zevk-i nefsanî var, gafletkârâne bir lezzet var, şeâmetli bir kuvvet var. Onun için, şu zamanda hayat-ı içtimaiye ile meşgul olanlara “Fikr-i milliyeti bırakınız” denilmez. Fakat fikr-i milliyet iki kısımdır:
Bir kısmı menfidir, şeâmetlidir, zararlıdır. Başkasını yutmakla beslenir, diğerlerine adâvetle devam eder, müteyakkız davranır. Şu ise, muhasamet ve keşmekeşe sebeptir. Onun içindir ki, hadis-i şerifte ferman etmiş: “El-İslâmiyyetü cebbeti’l-asabiyyete’l-cahiliyyeh”1 ve Kur’ân da ferman etmiş: “Kâfirler, kalblerine cahiliyet taassubundan ibaret olan o gayreti yerleştirdiklerinde, Allah, Resûlünün ve mü’minlerin üzerine sükûnet ve emniyetini indirdi ve onlara takvâda ve sözlerine bağlılıkta sebat verdi. Zaten onlar buna lâyık ve ehil kimselerdi. Allah ise herşeyi hakkıyla bilir.” (Fetih Sûresi, 48:26.)
İşte şu hadis-i şerif, şu âyet-i kerime, kat’î bir sûrette menfî bir milliyeti ve fikr-i unsuriyeti kabul etmiyorlar. Çünkü müsbet ve mukaddes İslâmiyet milliyeti ona ihtiyaç bırakmıyor.
Evet, acaba hangi unsur var ki, üç yüz elli milyon vardır? Ve o İslâmiyet yerine o unsuriyet fikri, fikir sahibine o kadar kardeşleri, hem ebedî kardeşleri kazandırsın?
Dipnot:
1- İslâm, Cahiliyetten kalma ırkçılık ve kabileciliği kaldırmıştır. (Bu ibare, İslâmiyet öncesi câhiliye âdetlerine dönmekten men eden hadislerden iktibas edilmiştir.)
Mektûbât, s. 310
Lügatçe:
fikr-i milliyet: Milliyetçilik fikri.
dessas: Aldatıcı, hileci.
zevk-i nefsanî: Nefsin hoşlandığı zevk.
gafletkârâne: Gafletli bir biçimde.
şeâmetli: Kötü, uğursuz.
adâvet: Düşmanlık.
müteyakkız: Uyanık ve dikkatli.
muhasamet: Düşmanlık.
keşmekeş: Karışıklık, kargaşa.
fikr-i unsuriyet: Irkçılık fikri.
|