Seçimler
Baştan söyleyelim ki bu yazının siyasetle hiçbir ilgisi yoktur. Tamamı, hayatın yaşanmış ve yaşanmakta olan gerçekleridir.
Birden fazla seçenek arasından birini tercih mânâsında olan seçimlerle aslında her gün hayatımızın her alanında karşı karşıya kalmaktayız. Meselâ alış verişlerimizde benzer kalite ve fiyatlar arasından bize uygun olanını seçmek. Test yöntemi ile hazırlanmış sorularda verilen seçenekler arasından doğru cevabı seçmek. Bir değişiklik yapmak istediğimizde odamızı hangi renge boyayacağımızı seçmek. Hangi okula gideceğimizi ya da hangi alanda çalışacağımızı seçmek. Bir kitap okumak istediğimizde ihtiyacımıza uygun olanını seçmek… Seçimlerimiz böyle uzayıp gidiyor.
Bu arada biz durmadan bir şeyler seçerken birileri de bizi seçiyor ya da eliyor. Öğrenci Seçme Sınavı ile seçili-yoruz ya da seçilemiyoruz. Yaptığımız iş başvuruları ile yüzlerce aday arasından seçiliyoruz ya da seçilemiyoruz. Katıldığımız yarışmalarda birinci, ikinci veya üçüncü seçiliyoruz ya da eleni-yoruz.
Seçmen olarak hep en iyisini, en avantajlısını, bize maksimum düzeyde fayda sağlayacak olanını seçmeye çalışsak da evdeki hesabın çarşıya uymadığı yanıldığımız anlar da oluyor. Meselâ iyi olduğunu zannederek seçtiğimiz makine kısa bir süre sonra arıza yapabiliyor. Yününün kalitesine güvenerek seçtiğimiz bir kazak bir de bakıyoruz ki tüylenmiş. Testlerde doğru zannederek seçtiğimiz bizi yanıltan seçenekler olabiliyor.
Günlük hayattaki en basit seçimler bile o günümüzü, yılımızı ve hatta ortalama atmış yıllık bir ömrü etkileyebili-yor. Peki ya ebedî hayatımıza dair yaptığımız seçimler? Ebedî hayatımıza dair öyle seçimlerle karşı karşıyayız ki, hayrı seçmekte, kabirde cennet bahçelerinden bir bahçe, hesap gününde terlerin gırtlaklara çıktığı o bekleyişte cennetten bir gölge ve ebedî cennet saadeti kazanmak gibi neticeler vardır. Bile bile şerri seçmekte ise sonsuz cennetleri kaybetmek ve kötülüğü seçmenin neticesinde kendine ve başkalarına zulmetmenin gerektirdiği bir ceza vardır. Bize bu seçenekler ve hangisini seçersek ne ile karşılaşacağımız önceden söylenmiştir. Ama seçmek iradesi bize verilmiştir.
Bizler günlük hayattaki basit seçimle-rimizde bilerek ya da bilmeyerek hata yaptığımız gibi, ebediyete yönelik seçimlerimizde de zaman zaman yanıldık. Hayır zannıyla şerri seçtiğimiz anlar oldu. Öfkemize yenilip kalp kırdığımız, nefsimize mağlup düş-tüğümüz zamanlar oldu. Ancak insan beşerdir hata yapabilir. Bunların da telafisi dünyadan ebediyete gitmeden önce pişmanlık duyup tövbe etmekle mümkündür.
Allah’ın sevgili kulları arasına seçilebilmek ve cennetine aldığı bahtiyarlardan olabilmek, dünyada en sevilen insanlar arasına seçilebilmek için biz de seçeneklerimize dikkat etmeliyiz. Nefret yerine sevgiyi seçtiğimiz zaman biz de sevilen insanlar arasına seçilebiliriz. Tembellik yerine gayreti seçtiğimiz zaman çalışkan ve başarılı insanlar arasına seçilebiliriz. Hiddet yerine sabrı seçtiğimiz zaman “Allah sabredenlerle beraberdir” müjdesine nail olanlar arasına seçilebiliriz. Başkalarına merhamet ve şefkati seçtiğimiz zaman Cenâb-ı Allah’ın merhamet ettiği kulları arasına seçilebiliriz.
Ne ekersek onu biçeriz misâli, neyi seçersek biçeceğimiz harmanın tohumlarını seçmiş oluruz. Yüce Adâlet, bizi seçim sonuçlarımıza göre değerlendirir. Seçiyoruz, seçiliyoruz, seçiliyorlar vesselâm…
[email protected]
|