Şair ve yazar Hilmi Yavuz, şiir yazmanın bir ilhamla duyguları dile getirmekten ibaret olmadığını, bu işin zanaatini bilmek gerektiğini söyledi.
Yavuz, Rize İsmail Kahraman Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Şiire Giden Yollar” konulu söyleşide, şiir yazmanın çok zor ve zahmetli bir iş olduğunu belirtti.
Şiir ile insanın duygusallığı arasında bir bağ olduğunu dile getiren Yavuz, “Genellikle ‘şairler, duygularını dile getiriyor’ diye düşünülüyor. Oysa duyguyu dile getiren kullanılan dildir, şair değil. Eğer öyle olsa idi her duygusal şey yazan şair olurdu. Bunun için şair, dili aktif olarak kullanabilendir” dedi.
Şairin, kelimelerin aktif olmasını sağlaması gerektiğini vurgulayan Yavuz, şöyle devam etti:
“Ancak bunun Türkiye’de çok iyi bilinmediği kanaatindeyim. Şiir yazmanın çok kolay olduğu sanılıyor. Her yazılan şey şiir değildir. Şiir yazmak bir ilhamla duyguları dile getirmekten ibaret değildir, bu işin zanaatini bilmek gerekir. Kelimeler rastgele bir araya getirilerek şiir yazılmaz. Bunun için teknik bilgi, kendisinden önceki dönemlerde nasıl şiir yazıldığının bilinmesi gibi deneyimler gereklidir.”
Yavuz, “Şair olmak için bütün bilgilerle donanmış olunması gerekir. Böyle olmazsa vasat bir şair olunur” diye konuştu.
Türkiye’de şairin sadece şiir yazma sorumluluğu olmadığını, ülkesinin entelektüel tarihine hakim olması sorumluluğunu da taşıması gerektiğini kaydeden Yavuz, “Hiçbir toplum, geçmişini bir kenara iterek modern olmamıştır. Modern toplumlar, geleneklerini de korumuşlardır. Bu nedenle Türk şairi hem kendi hem de Avrupa kültürünü özümsemelidir” şeklinde konuştu.
|