UNESCO ödüllü Bosna Hersek Müftüsü Dr. Mustafa Ceric, “Bana göre Müslüman dünyasına giren seküler yapılanma başarısızlığa uğramıştır. Türkiye, Endonezya ve diğer seküler yapıyı benimsemiş ülkelere bu yaklaşımın bir faydası olmadı” dedi.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) tarafından barış ödülüne layık görülen ve bütün dünyada verdiği konferanslarla tanınan Bosna-Hersek Müftüsü Dr. Mustafa Ceric, ‘Doğu ve Batı dünyası birbirinden uzaklaşıyor mu? Yoksa entegre mi?’ isimli konferansta Sydneylilere seslendi.
Müftü Mustafa Ceric, “İslâm dünyasının tarihine baktığımızda 18. yüzyıldan sonra ulaştığı zirveden gerilemeye ve uluslar arası platformdaki önemini yitirmeye başlamıştır. İşte, bütün bunlar yaşanırken 18. yüzyıldan itibaren Müslüman anlayışında ve Müslümanların yaşantılarında iki önemli değişiklik meydana gelmiştir. Bunların birincisi Müslümanların hayatlarına Batı anlayışından gelen skülerizm ve ikinci olarak da Müslüman dünyasının İslâmın bulunduğu konumu değerlendirerek ‘İslâmın gerçek değerleriyle yenilenme’ hareketine girişmesidir” diye konuştu.
Ceric, sözlerine şöyle devam etti: “Bana göre Müslüman dünyasına giren seküler yapılanma başarısızlığa uğramıştır. Türkiye, Endonezya ve diğer seküler yapıyı benimsemiş ülkelere bu yaklaşımın bir faydası olmadı. Sekülerizm bu ülkelere ne demokrasi ne insan hakları ne de sosyal adalet gelmesine yardımcı oldu. Müslüman dünyası yaratıcının koymuş olduğu kuralları yaşantısına aksettirdiği ölçüde istediği şeylere kavuşabilir. Buradaki hassas nokta ise bu kuralları Batının seküler anlayışını model edindiği gibi değil; bir yaşam kuralı olarak alınmasıdır.”
Dr. Mustafa Ceric, Batı dünyasıyla doğu dünyasının bütünleşmesi ve yapacakları ortak çalışmalar yapması gerektiğin belirterek, “Batı dünyasının sahip olduğu demokrasi, insan hakları, bilim ve her türlü sosyal kavramının geleceği doğu dünyasıyla kuracağı ilişkilere ve bütünleşmeye bağlıdır. Batı’nın sarsılmaz gibi görünen sosyal, bilimsel ve politik yapısı; doğu dünyasıyla beslenmediği ve doğuyla ilişkilerine set çektiği sürece yıpranacaktır. Müslüman dünyası ve doğu dünyası bunu tarihin çeşitli dönemlerinde yaşamıştır. Tarih bize şunu gösterdi: Batı veya doğunun faydalı olabilecek değerlerini sadece karşı tarafın söylediğini yapmamak için karşı çıkmak; bu değerlerden uzaklaşan toplumların sonunu hazırlamıştır.”
KONFERANSTA ÇEŞİTLİ DİN
TEMSİLCİLERİ BULUŞTU
Affinity Intercultural Foundation (Kültürlerarası Diyalog Vakfı) ve MESIHAT (Bosnian Islamic Council of Australya) tarafından önceki gün Parramatta Carlton Otel’inde düzenlenen programa ilgi yoğundu. ABD Sydney Konsolosu Casey Mace, New South Wales Eyaleti Toplum İlişkileri Komisyonu Başkanı Stepan Kerkyasharian, NSW eyaleti Milletvekillerinden Barbara Perry, Parramatta Katolik Kilisesi Piskoposu Kevin Manning ve Western Sydney Üniversitesi öğretim görevlilerinden Prof. Wayne McKenna başta olmak üzere yaklaşık 550 kişinin bulunduğu konferansa Müslüman, Hıristiyan ve Yahudilerin yanı sıra çeşitli dinlerin temsilcileri katıldı. Konferansta dikkatleri çeken bir diğer isim ise kadınlarla ilgili yaptığı açıklamalarla Avustralya ve dünya medyasında uzun süre kendisinden söz ettiren Şeyh Tacettin El-Hilali’ydi. ABC televizyonunda yayınlanan ‘Pusula’ adlı programın yapımcısı Peter Kirkwood’un oturum başkanlığını yaptığı programın ilk konuşmacısı onur konuğu Dr. Mustafa Ceric oldu.
|