|
|
|
Faiz, yatırımı engelliyor |
Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler, Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı (TOSYÖV) Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Develi, küçük işletmelerin bu kadar yüksek faizlerle yatırım yapmalarının mümkün olmadığını söyledi.
TOSYÖV Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Develi, Türkiye’de kayıtlı 1 milyon 700 bine yakın KOBİ bulunduğunu, bunlardan 240 bininin imalat sanayinde, geri kalanının ise hizmet sektöründe faaliyet gösterdiğini söyledi. KOBİ’lerin küresel rekabetin gerektirdiği yatırımları gerçekleştirebilmeleri amacıyla kredilere yöneldiğini belirten Develi, başarı için işletmelerin dünyadaki trendleri takip etmeleri, dinamizm ve girişimcilik gibi kavramlardan kopmaması gerektiğini vurguladı.
Develi, bu sebeple toplam banka kredilerinden KOBİ’lerin kullandığı miktarın son yıllarda artış gösterdiğini ifade ederek, ‘’Son 5 yılda KOBİ’lerin bankalardan kullandıkları kredilerin toplam içindeki oranı yüzde 5’ten, yüzde 14’e ulaştı’’ dedi.
“YATIRIM YAPILMASI MÜMKÜN DEĞİL”
Bu oranın yeterli olmadığını, gelişmiş ülkelerde küçük işletmelerin kullandığı kredilerin oranının yüzde 50’ler düzeyinde olduğunu anlatan Develi, ‘’Türkiye’de reel faizler halen çok yüksek. Kredi kullanma oranı artmasına karşın reel faizlerin yüksek olması, işletme sahiplerini düşündürüyor. Çünkü, bu kadar yüksek faizlerle yatırım yapmaları mümkün değil’’ diye konuştu. Develi, Türkiye’deki faizlerin yüksek olması sebebiyle bazı işletmelerin cazip seçenekli krediler için yurt dışına yöneldiklerini, çeşitli fon ve kaynaklardan düşük faizli kredi temin ettiklerini kaydetti.
Develi, işletmelerin finansman seçeneklerinin çoğaldığını ancak, proje kredisinin gelişmediğini ifade ederek, bu yönde açılım sağlamak isteyen KOBİ’nin herhangi bir şansının bulunmadığını da sözlerine ekledi.
|
/ ADANA
27.02.2007
|
|
|
İhracatta komşuların payı arttı |
Türkiye’nin, komşu ülkelere ihracatı 2006 yılında yüzde 17,4 oranında artarak 8,7 milyar dolara yükseldi. 45 ülkeden oluşan çevre ülkelere ihracat ise yüzde 23,6 artışla, 21,2 milyar dolar oldu.
Komşu ve çevre ülkelerin ihracattaki toplam payı da yüzde 34,8 olarak gerçekleşirken, komşu ülkeler arasında yüzde 3’lük payla Irak ilk sırada yer aldı. İhracatçı Birlikleri kayıt rakamlarından yapılan hesaplamalara göre, 7 komşu ülke ve 45 çevre ülke olmak üzere, toplam 52 ülkeye yönelik ihracat 2006 yılında yüzde 21,7 artış göstererek 29,9 milyar dolara ulaştı.
Toplam 7 ülkeden oluşan komşu ülkelere ihracat 2006 yılında yüzde 17,4 artış göstererek 7,4 milyar dolardan 8,7 milyar dolara yükseldi. Bu grup içerisinde ilk sırayı yüzde 3,0 ile Irak, yüzde 1,9 ile Yunanistan ve Bulgaristan, yüzde 1,3 ile İran aldı.
Çevre ülkeler arasında en büyük ihraç pazarları olarak ise Rusya Federasyonu’nun payı yüzde 4,1, Romanya’nın yüzde 2,8, BAE’nin yüzde 2,2, İsrail’in yüzde 1,8 ve Ukrayna’nın yüzde 1,4 olarak gerçekleşti.
|
/ ANKARA
27.02.2007
|
|
|
Mortgage, Anadolu’da işlemez |
İnşaat Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Ramazan Özkaya, Konya, Kayseri gibi Anadolu şehirlerinin gerçekleriyle, Tutsat’ı (mortgage) düzenleyen yasanın hükümlerinin, sistemin amacı göz önünde bulundurulduğunda tam olarak örtüşmediğinin görüldüğünü söyledi.
Tutsat’ın, alınıp satılacak konutların bulunduğu bölgelerde de farklı şekilde algılandığını belirten Özkaya, Konya’da, evleri veya daireleri daha ucuza mal etmek için arsa tapusu olarak kayıtlarda bulunduğunu kaydetti. Özkaya, tutsat’ta aracılık yapacak bankaların ise, satın alınacak dairenin kat mülkiyeti tapusunu aradığı için pek çok konutun bu yöntemle alınıp satılamayacağını vurguladı.
KONUT FİYATLARINI YÜZDE 30 ARTTIRACAK
Konya gibi şehirlerde banka kredisiyle ev almanın yaygın bir yöntem olmayışının da da, Tutsat için bir diğer olumsuzluk anlamına geldiğini vurgulayan Özkaya, şöyle konuştu: ‘’Konya’da kooperatifçilik benimseniyor. Bu nedenle, bir kredili satış yöntemi olan Tutsat’a pek ilgi olunacağını sanmıyoruz. Ayrıca daha önce az vergi ödemek için alınıp satılan dairelerin değeri, genellikle olduğundan daha az gösteriliyordu. Bu yeni sistemle satış banka kanalından yapılacağı için evler Tutsat yönteminde, gerçek değerinden alınıp satılacak. Bu durum Konya’daki evlerin fiyatının otomatikman yüzde 15 artacağı anlamına geliyor. Anadolu’da pek çok ilde, istenilen şartlara uygun konut miktarı sınırlı, buna rağmen talep fazla olacağı için de fiyat yükselecek.’’ Özkaya, bütün bu sebeplerin Konya ve benzer bina üretim ve kullanım alışkanlığına sahip Anadolu kentlerinde Tutsat’ın, konut fiyatlarını ortalama yüzde 30 artıracağını tahmin ettiklerini sözlerine ekledi.
|
/ KONYA
27.02.2007
|
|
|
AB’den elektriğe ÖTV talebi |
Avrupa Birliği, elektriğin de enerji ürünleri kapsamında özel tüketim vergisine (ÖTV) tabi tutulmasını istedi. Avrupa Birliği yetkilileri, AB Direktifleri çerçevesinde, Türkiye’de konutlarda kullanılan elektriğe asgari yüzde 1, sanayide kullanılan elektriğe ise yüzde 0,5 oranında özel tüketim vergisi uygulanması talebinde bulundu.
AB’ye uyum çalışmaları çerçevesinde özel tüketim vergisi uygulamasında bu yönde bir değişiklik yapılabileceğine belirten Maliye Bakanlığı bürokratları, Bakan Unakıtan ile Enerji Bakanlığına, ‘’Elektrikteki yüzde 2’lik TRT payı kaldırılsın ve TRT, bütçeden finanse edilsin. Bunun yerine elektriğe ya herhangi bir ayrım yapılmaksızın yüzde 1’lik ya da sanayi için yüzde 0,5, konutlar için de yüzde 1 oranında özel tüketim vergisi getirilsin’’ önerisini götürmeye hazırlanıyorlar.
Elektrikte halen yüzde 18’lik KDV’nin yanı sıra brüt hasılat üzerinden hesaplanan yüzde 2 TRT payı, yüzde 1 Enerji Fonu, sanayi kullanımında yüzde 1, konutlarda da yüzde 5 oranında tahsilat esasına dayalı Belediye Tüketim Vergisi bulunuyor.
KDV ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR
Öte yandan Maliye Bakanlığında başta gıda maddeleri ve turizm olmak üzere, çeşitli mal ve hizmetlerdeki KDV indirimine dönük değerlendirme çalışmaları da sürüyor. Bu arada spesifik sektör analizlerinde lokantalarda belge düzeni için yeni KDV düzenlemelerine ihtiyaç olduğu da belirlendi.
|
/ ANKARA
27.02.2007
|
|
|
Enflasyonda Osmanlı, cumhuriyet farkı |
Boğaziçi Üniversitesi Atatürk Enstitüsü ve Ekonomi Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Şevket Pamuk, enflasyonun ‘ata yadigarı’ olduğunu ifade ederken, ‘’Enflasyon, 450-500 yıllık Osmanlı tarihi boyunca yüzde 300, 80 yıllık cumhuriyet tarihimizde ise yüzde 100 milyon olarak gerçekleşmiştir’’ dedi.
Pamuk, Osmanlı döneminde bütçedeki açıkları kapatmak üzere ‘tagşiş’ denilen madeni paradaki gümüş oranını düşürüp, bakır oranını artırarak paranın ayarını düşürme işlemlerinin yapıldığını, bunun da enflasyona yol açtığını hatırlattı. Osmanlı dönemindeki enflasyonu inceleyerek, son 30 yılda yaşanan enflasyon sürecinden dersler çıkartmanın mümkün olacağına inandığını belirten Pamuk, ‘’Osmanlı toplumunda enflasyona karşı gelişen toplumsal muhalefet, devletin tagşiş yapmasını engelliyordu. Oysa cumhuriyet döneminde son 30 yılda enflasyona gerekli tepki gösterilmedi. Osmanlı döneminde madeni paranın ayarını düşürmek zordu. Şimdilerde kağıt para basmak çok kolay’’ dedi. Osmanlı Devletinde yaşanan enflasyonun, günümüze oranla yok denecek kadar az olduğuna dikkati çeken Pamuk, şöyle konuştu: ‘’Enflasyon, 450-500 yıllık Osmanlı tarihi boyunca yüzde 300, 80 yıllık cumhuriyet tarihimizde ise yüzde 100 milyon olarak gerçekleşmiştir. 450-500 yıllık Osmanlı döneminde enflasyon yılda ortalama yüzde 1,3 , cumhuriyet döneminde ise yıllık ortalama yüzde 17 olmuştur.’’
|
/ KAYSERİ
27.02.2007
|
|
|
Kırsal kalkınmaya AB desteği |
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın 2006-2010 Ulusal Tarım Stratejisi çerçevesinde başlatılan, Avrupa Birliği hibe destekli ‘’Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı’’ ile işletmelerin yatırımlarına destek verilecek.
Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi (ABİGEM) Gaziantep Direktörü Funda Suran, program kapsamında yeni yatırım yapacaklara veya kapasitesini artıracak tarım üreticilerine, hibe verileceğini belirtti. Bireysel ve grup olarak 14 Nisan tarihine kadar proje başvurusunda bulunulabileceğini belirten Suran, bireysel başvuru tekliflerinde toplam proje bütçesinin 50 bin YTL ve grup başvuru tekliflerinde toplam proje bütçesinin 350 bin YTL olduğunu, kabul edilen projelerin yüzde 50’sine hibe verileceğini bildirdi.
|
/ GAZİANTEP
27.02.2007
|
|
|
Hidrojen’i petrol lobisi istemiyor |
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, “Hidrojen enerjisi konusunda petrol lobisiyle karşı karşıyayız” dedi.
Mimar ve Mühendisler Grubu’nun toplantısına konuk olan Güler, göreve geldikten sonra hükümet ve bakanlık olarak bir enerji stratejisi oluşturduklarını bildirdi.
Türkiye’nin, doğal gaz boru hatlarının kesiştiği yer olduğunu vurgulayan Güler, ‘’Yeni dönemde Türkiyesiz bir enerji denklemi kurulamıyor. Türkiye eskiden edilgen bir ülkeydi, şimdi etken bir ülke. Türkiye muhteşem bir köprü ve koridor’’ dedi.
Rüzgâr enerjisi konusunda Türkiye’de büyük potansiyel bulunduğunu vurgulayan Güler, ‘’Türkiye’nin dağları, tepeleri boş. Gelin bunları yapalım, dışa bağımlılığı azaltalım’’ dedi. Katılımcıların sorularını da cevaplayan Güler, nükleer enerjinin ucuz ve çevre dostu olduğunu, dünyanın bir çok ülkesinde kullanıldığını kayderek, ‘’Birtakım kişilerin öcü gibi göstermesine gerek yok. Neticede çoluğumuz çocuğumuz bu ülkede, risk olsa bunu yapmayız. Önümüzdeki günlerde nükleer santral yapmak isteyenlere çağrı yapacağız, ‘gelin çalışmalar hazır’ diyeceğiz’’ şeklinde konuştu.
Hidrojen enerjisini kullanılması ile ilgili bir soruya da Güler, “Hidrojen enerjisi konusunda petrol lobisiyle karşı karşıyayız” diye cevapladı.
|
Yeni Asya
/ İSTANBUL
27.02.2007
|
|
|
Esnaf kepenk kapatmaya zorlanıyor |
Aydın-Muğla İlleri Esnaf Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri Bölge Başkanı Necip Saraç, ‘’Esnaf artık kepenk kapatma durumuna zorlanıyor’’ dedi.
Necip Saraç, Aydın Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birlik Başkanı Hulusi Akşit’i makamında ziyaret etti.
Esnafın zor bir dönemden geçtiğini, ayakta kalabilmenin mücadelesini verdiğini kaydeden Saraç, şöyle konuştu: ‘’Esnaf artık kepenk kapatma durumuna zorlanıyor. Kredilerle yaşamını sürdürmeye çalışıyor ancak, kredi alınca geri ödemede zorlanıp içinden çıkılmaz bir sorunla karşılaşıyorlar. Esnaf durumunu düzeltmek, düze çıkmak için bizlerden kredi kullanırdı. Maalesef artık aldıkları krediler esnafın düze çıkmasına yaramadığı gibi daha da borç batağına saplanmasına neden oluyor. Çünkü esnaf önceleri aldığı krediyi rahatlıkla cirosundan öderken, şimdilerde bırakın aldığı krediyi ödemeyi, evine ekmek götüremez olmuştur.’’
BİTME NOKTASINA GELDİ
Antalya Kepez Esnaf ve Sanatkâr Kooperatifi Başkanı Abdullah Sevimçok, büyük alış veriş merkezlerinin esnafı bitirme noktasına getirdiğini ileri sürdü. Sevimçok, yaptığı yazılı açıklamada, ekonomideki güzel tablonun esnaf ve sanatkâra yansımadığını iddia etti. Sevimçok, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: ‘’Yıllardır çıkmayan büyük mağazalar yasa tasarısı ülkemiz esnaf ve sanatkârını olduğu gibi büyük mağazalar krallığı haline gelen şehrimiz esnaf ve sanatkârını da bitirme noktasına getirmiştir. Büyük alış veriş merkezleri esnafı bitirme noktasına getirdi. Birbiri ardına şehir merkezinde açılan büyük mağazalar, çevresindeki esnafları hızlı bir şekilde kepenk indirmeye zorlamıştır. Bu alış veriş merkezlerinin Antalya ekonomisine de katkısı yoktur.’’
|
/ AYDIN - ANTALYA
27.02.2007
|
|
|
İran gerilimi piyasaları yükseltti |
İran’ın nükleer programı sebebiyle ortaya çıkan gerilim sonucu, avro ile ham petrol ve altın fiyatları yükseldi. Avro, ABD Doları karşısında, son yedi haftanın en yüksek değerine ulaştı.
ABD Doları, Merkez Bankası FED’in faiz oranlarını indirebileceği baskısını da üzerinde hissederken, avro ise Avrupa Merkez Bankası’nın muhtemel bir faiz artırımı beklentisiyle değer kazanıyor.
İran kaygısı, ham petrolün varil fiyatının 61 doların üstüne çıkmasında etkili olurken, altın fiyatları da yükseldi. Altının onsu, 687 dolar düzeyine çıktı.
|
/ SİNGAPUR
27.02.2007
|
|
|
|