Su Vakfı Başkanı ve İTÜ İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zekai Şen, ‘’Suyumuzu iyi idare edersek, Türkiye çöle dönmeyecek’’ dedi.
Su Vakfı tarafından İSKİ Konferans Salonu’nda düzenlenen toplantıda ‘’Dünya İklim Değişikliği Raporu (IPCC) ve Türkiye Gerçekleri’’ başlıklı bir konuşma yapan Prof. Dr. Şen, Türkiye’de su kaynaklarının iyi idare edilmesi ve iyi bir su yönetiminin uygulanması halinde gelecekte gerçekleşmesi muhtemel iklim değişikliklerinden Türkiye’nin iddia edildiği gibi çok etkilenmeyeceğini söyledi.
Su Vakfı İklim Değişikliği ve Çevre AR-GE Merkezi’nin çalışmalarını anlatan Su Vakfı Başkanı Prof. Dr. Zekai Şen, IPCC’nin iddia ettiği küresel ısınmaya dayalı “kıyamet seneryolarının” abartıdan ibaret olduğunu söyledi.
Önümüzdeki 100 yıl içinde beklenen iklim değişikliği seyrini bilimsel verilerle açıklayan Şen, belirli periyotlarda kuraklıkların yaşanmasının tarihin akışı içinde normal olduğunu örnekler vererek anlattı.
Türkiye’de nüfus, teknoloji, ekonomi, enerji ve tarıma ilişkin yerel verilerin toplanması ve bu verilere dayanarak yerel projeler oluşturulması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Şen, gelecek 100 yıllık tahmin raporlarına göre, Türkiye’de yağış sıklığının az, ancak miktarının fazla olmasının beklendiğini belirtti. Projelerin buna göre hazırlanması gerektiğini vurgulayan Prof Dr. Şen, kuraklık ve iklim değişimi konularının ayrılmasının önemine işaret etti. Prof. Dr. Zekai Şen, iklim değişimi olup olmadığına karar verebilmek için su yönetiminin uygulanması gerektiğini vurguladı. Su kaynaklarının iyi idare edilmesinin de önemine değinen Prof. Dr Şen, ‘’Türkiye, suyumuzu iyi idare edersek çöle dönmeyecek’’ ifadesini kullandı.
Prof. Dr. Şen, Türkiye’nin yer altı suları bakımından zengin olduğunu, bu su rezervlerinin mümkün olan yerlerde beslenmesi gerektiğini ifade etti. Şen, yerel modellemelerle suyun bol olduğu yıllar tesbit edilerek, bu yıllardaki fazla suyun enjeksiyon kuyularıyla yer altı sularına verilmesinin yararlı olacağını söyledi. Bu yöntemin dünyanın değişik ülkelerinde uygulandığını dikkat çeken Şen, Türkiye’nin de yeraltı sularını beslemesi ve iyi yönetmesi gerektiğini kaydetti. Şen Konya Ovası’nda yaşanan yeraltı suyunundaki azalmanın ise kötü yönetimden kaynaklandığı söyledi. İklim değişiminin Türkiye’de etkili olacağını, ancak bunun sanıldığı gibi kıyamet senaryoları şeklinde gerçekleşmeyeceğini belirten Prof. Dr. Şen, dünya üzerinde yağışların ya da sıcaklıkların farklı yerlere dağıldığını, toplamda çok fazla değişim yaşanmadığını ifade etti. Şen, dünyanın her noktasında her kese yetecek kadar içme suyunun bulunduğuna dikkat çekerek, susuzluktan ölümlerin olmayacağını ancak sanayi kuruluşları tarafından kirletilen su kaynaklarının gelecekte daha fazla tehlike oluşturacağına dikkat çekti.
Hollanda ve Bangladeş’i sular basabilir
Küresel ısınmanın Türkiye üzerinde ne gibi bir etkisi olacağı konusuna da değinen Zekai Şen, ısınmanın havanın genişlemesine sebep olacağını, böylece iklim sınırlarının yaklaşık 250 kilometre kayabileceğini söyledi. Konferasta, “Küresel ısınmayla, dünya bir kuraklığa doğru mu gidiyor?” sorusuna açıklık getiren Zekai Şen, dünyayı insan vücuduna benzeterek, ısınmanın mutlak anlamda bir çok şeye olumsuz etki yapacağını söyledi. Zekai Şen, “Dünyayı bir insan gibi düşünelim. Nasıl ki insanda 1 derece sıcaklık artışı olunca değişimler meydana geliyor, Dünya için de bu durum böyledir” dedi. Prof. Dr. Zekai Şen, “Denizler yükselecek. Türkiye kıyalarını sular basacak. Anadolu çölleşecek. Gibi senaryolar gerçeği yansıtmamaktadır. Hollanda ve belki Bangedeş’in bazı yerlerini sular basabilir. Geleceğe yönelik tahminlerde bir uluslar arası model, bir de yerel modeller vardır. Bizim yapmamız gereken yerel modellemedir. Uluslar arası modeller zaten yapılıyor. Biz kendi yerel modellerinimizi yapmalıyız” diye konuştu.
|