|
|
|
Somali’de çatışmalar büyüyor |
Somali’de hükümetle ittifak halindeki milislerin başşehirde eski başkanlık sarayı da dahil önemli binaları ele geçirdikleri bildirildi. Somali Millî İttifakı (SMİ) sözcüsü Ebukar Osman Şeyh Reuters’a açıklamasında, “Villa Somali’yi aldık. İslâmcılar Mogadişu’yu artık terk etti.
Devlet başkanlığı sarayı da dahil olmak üzere daha önce kontrolümüzde olan her yeri ele geçirdik” dedi. SMİ, hükümette halen içişleri bakanlığı ve başbakan yardımcılığı görevinde bulunan Hüseyin Muhammed Aidid’e bağlı.
Bu arada, geçiş hükümeti, bütün ülkede olağanüstü durum ilân etti. Hükümet sözcüsü Abdurrahman Dinari, AFP’ye verdiği demeçte, “Ulusal güvenlik kurulu, Somali’de olağanüstü hal ilân etti” dedi ve ilan uyarınca herkesin silâhsızlandırılacağını söyledi.
Bu arada, Somali’de hükümete bağlı askeri kuvvetlerin başşehir Mogadişu’ya 30 kilometre kadar yaklaştığı, Şeriat Mahkemeleri Konseyi militanlarının şehri terk ettiği bildirildi. Halen silâh seslerinin duyulduğu kentteki aşiret liderlerine bağlı milislerin, Mogadişu’nun kontrolünü almak üzere harekete geçtikleri ve Konsey üniformalarını çıkaran ve daha önce İslâmî ilkeler için savaşan militanların da aşiret kuvvetlerine katıldıkları belirtildi. Militanların kentten çekilmeleriyle birlikte, Konseye ait üs ve binaların yağmalanmaya başlandığı öğrenildi. Bölge sakinleri, kentin kuzeyinden silâh sesleri duyulduğunu, Konsey militanlarıyla hükümete bağlı kuvvetler arasında şiddetli çatışmalar olduğunu söylediler. Konsey liderlerinden Şeyh Şerif Ahmed, El Cezire televizyonuna yaptığı açıklamada, Konsey’e bağlı tüm kuvvetlerin başkent Mogadişu’dan, kan dökülmesinin önüne geçmek için çekildiğini söyledi. Ahmed, çekilmeyi, stratejik bir değişiklik olarak gösterdi. Sivil zayiattan kaçınmak isteyen ve daha önce yapılan açıklamaya göre, başkenti ele geçirmeyi değil, kuşatmayı planlayan ordu, Şeriat Mahkemeleri Konseyi’ne direnişi bırakması ve geri çekilmesi çağrısında bulunmuştu. Devlet Başkanı Abdullah Yusuf’un bir açıklama yaparak, kentteki ılımlı siyasetçi ve aşiret liderlerini kendi cephesine çekmeye çalışması bekleniyor.
Şeriat Mahkemeleri Konseyi, kentin geleceğine ve kim tarafından yönetileceğine dair kararın halka bırakıldığını açıklamıştı. Kentin ileri gelenlerinin bugün bir araya gelerek, kime destek verileceğini görüşmeleri bekleniyordu. Aşiretler, çatışmaların, Mogadişu’yu sefalete sürüklemesinden ve İslâmî kesimlerin kendilerine ceza kesmelerinden kaygılanıyor. Hükümet sözcüsü Abülrahman Dinari, şehrin ileri elen isimlerinin, alimlerinin ve sivil toplum örgütü üyelerinin kendileriyle temasa geçerek, kentin bombalanmasına veya bir taarruza ihtiyaç kalmayacağı yönünde bilgi verdiklerini söylemişti. Dinari, “Mogadişu’ya saldırmayacağız. Şeriat Mahkemeleri militanları kaçıyorlar” diye konuşmuştu. Konsey militanlarına karşı mücadele veren Somali hükümeti, Etiyopya kuvvetlerinin de desteğini alarak şehre doğru harekete geçmişti.
|
/ MOGADİŞU
29.12.2006
|
|
|
Ford da Irak işgaline karşıymış |
ABD’nin dün hayatını yitiren eski başkanlarından Gerald Ford’un, Irak’ın işgaline karşı olduğu ortaya çıktı.
Watergate skandalını ortaya çıkaran ünlü gazeteci Bob Woodward’un, eski başkanla 2004’te yaptığı ve Ford’un, ancak ölümünden sonra yayımlanmasına izin verdiği röportajdan alıntılar, Washington Post gazetesinin dünkü sayısında açıklandı. Ford, Woodward’a, Irak savaşının haklı gerekçelere dayanmadığını anlatırken, Bush’un yanı sıra Başkan Yardımcısı Dick Cheney’e ve savunma bakanlığı görevinden yeni ayrılan Donald Rumsfeld’e de eleştiriler yöneltti. Gerald Ford, ‘’Başkan, Cheney ve Rumsfeld, Irak’ta savaşa girmeyi haklı göstermekle büyük bir hata yaptı’’ dedi. Cheney, Ford döneminde Beyaz Saray Genel Sekreteriydi. Rumsfeld de ilk olarak Ford’un kabinesinde savunma bakanlığı yapmıştı. Bush’un “özgürlük savaşları” yaklaşımını da eleştiren Ford, ‘’insanları özgürleştirme isteği teorisini anlayabileceğini’’ belirtirken, ABD’nin ulusal güvenlik çıkarlarını doğrudan ilgilendirmedikçe, Washington’un bu yönde savaşlara girmemesi gerektiğini söyledi. ABD’nin 38’inci başkanı olan ve 93 yaşında hayatını yitiren Ford, Watergate skandalından sonra başkanlığı Richard Nixon’dan devralmış ve o kritik dönemde toplumsal uzlaşmanın sağlanmasında önemli rol oynamıştı.
|
/ WASHINGTON
29.12.2006
|
|
|
Bağdat’ta düzinelerce ölü |
Bağdat’ta dün düzenlenen 3 bombalı saldırıda, toplam 23 kişi öldü, 73 kişi yaralandı. Güney Kapısı’nın karşısında yerel saatle 10.00’dan hemen sonra patlayan iki bomba 9 sivilin ölmesine, 43 sivilin yaralanmasına sebep oldu. El Şaab stadyumu yanında gaz yağı almak için oluşturulan bir kuyruğun yanındaki bir aracın altına yerleştirilen bombanın patlaması ise 12 sivilin ölmesine, 26 sivilin yaralanmasına sebep oldu. Bağdat’ın batı mahallelerinde bir polis devriyesi geçerken patlatılan, ama devriyeyi etkilemeyen bomba ise 2 sivilin ölmesine, 4 sivilin yaralanmasına yol açtı.
|
/ BAĞDAT
29.12.2006
|
|
|
Hahamlar ELAL’a da el attı |
İsrail’de, dinen çalışılması yasak olan Şabat’ta uçtuğu için, ülkenin dindar toplumu tarafından boykot edilen ulusal havayolları El Al, sonunda dindarlarla uzlaştı.
El Al ve ülkenin Haredim adı verilen dindar gruplarının temsilcileri arasında, daha önceki benzeri gibi Şabat’ta yapılabilecek muhtemel uçuşlar konusunda görüş almak üzere, El Al tarafından bir haham atanmasını öngören anlaşmaya varıldı. Anlaşma taslağı, asıl olarak havayolunu, dinen çalışılmaması gereken, Cuma günü güneşin batışıyla birlikte, Cumartesi günü güneşin batışına kadar olan Şabat sürecinde uçmama taahhüdünü koruması yükümlülüğü altına sokuyor.
Daha önce olduğu gibi, El Al’ın Şabat’ta uçması gereken bir durum söz konusu olursa, atanacak haham, uçuşun gerekli olup olmadığına ilişkin izin verecek. Taraflar, uzlaşmaya rağmen, henüz krizin tam olarak çözülemediğini de dile getirdi. İsrail’deki aşırı dindarlar, El Al yolcularının yüzde 20-30 kadarını oluşturuyor. İsrail basınında, aşırı dindar toplumun gayri resmî boykotunun tam olarak uygulanması durumunda, ulusal havayolu şirketinin yaklaşık 300 milyon dolarlık gelir kaybına uğrayacağının tahmin edildiği belirtildi.
|
/ KUDÜS
29.12.2006
|
|
|
Lahud’a Yüce Divan yolu gözüktü |
Lübnan meclisinde çoğunluğa mensup Suriye aleyhtarı milletvekilleri, anayasayı çiğnediği gerekçesiyle Devlet Başkanı Emil Lahud aleyhinde önerge hazırladı.
ANİ haber ajansının bildirdiğine göre, 28 milletvekilinin imzasını taşıyan 12 sayfalık önergede, Lahud’un, 21 Kasımda katledilen milletvekili ve bakan Piyer Cemayel’in halefini belirlemek amacıyla seçim bölgesi Metn’de yeniden seçim yapılmasına ilişkin hükümet kararnamesini imzalamamakla anayasayı ihlâl ettiği öne sürülüyor. Lübnan’da, devlet başkanı ya vatana ihanetten ya da anayasayı çiğnemekten yüce divanda yargılanabiliyor. Önergenin mecliste kabul edilebilmesi için üçte iki çoğunluk gerekiyor. Oysa, 128 üyeli mecliste çoğunluğa sahip milletvekillerinin sayısı 70. Hükümet, Metn’de 14 Ocakta yenileme seçimi yapılması için kararname hazırlamış, ancak Lahud bunu onaylamamıştı. Suriye yanlısı 6 milletvekilinin kasım ortasında istifasından sonra hükümeti gayrı meşrû ilân eden Lahud, hükümetin her icraatının yasa dışı olduğuna inanıyor.
|
/ BEYRUT
29.12.2006
|
|
|
Mısır Fetih’e silâh yardımını yalanladı |
Mısır’ın İsrail’in yardımıyla Filistin lideri Mahmut Abbas’a bağlı kuvvetlere silâh ve mühimmat yolladığı haberi, Filistin tarafınca yalanlandı.
Filistin Devlet Başkanlığı sözcüsü Nebil Ebu Rudeyna, Ürdün’de AFP muhabirine verdiği demeçte, haberin asılsız olduğunu söyledi. Rudeyna, “medyanın dürüst davranarak hakikati yayınlamasını” istedi. El Fetih örgütünün önde gelen isimlerinden Muhammed Hurani de, haberi “İsrail propagandası” olarak nitelendirdi. Hurani, “İsrail’in, bu propagandayla El Fetih ile Hamas arasındaki gerilimi tırmandırmaya çalıştığını” söyledi. Kimliğini açıklamayan bir İsrailli yetkili, Mısır’ın İsrail ile işbirliği ve koordinasyon içine girerek Abbas’a bağlı El Fetih kuvvetlerine önemli miktarda silah ve mühimmat sevk ettiğini iddia etmişti.
|
/ AMMAN
29.12.2006
|
|
|
Mariam da Saddam’ın akibetini bekliyor |
Soykırımdan suçlu bulunan eski Etiyopya diktatörü Mengistu Haile Mariam hakkındaki kararın 11 Ocakta açıklanacağı bildirildi.
Kararın dün açıklanması beklenirken, Addis Abeba’daki federal yüksek mahkemenin üyesi yargıç Medhin Kiros, “Bugünkü oturum ertelendi. Karar 11 Ocakta açıklanacak” dedi. Etiyopya’da 1991 yılında iktidardan düşürüldükten sonra Zimbabve’ye sığınan Albay Mengistu’nun, gıyaben yargılandığı dâvâda soykırım suçunu işlediğine 12 Aralıkta hükmedilmişti. Eski diktatör, 11 arkadaşıyla birlikte yargılanıyor ve idam cezasına çarptırılabilecek.
|
/ ADDİS ABEBA
29.12.2006
|
|
|
3 Amerikan askeri öldürüldü |
Irak’ta yol kenarına yerleştirilen bombaların patlamasıyla 3 Amerikan askeri daha öldü.
Amerikan ordusundan yapılan açıklamada, başşehir Bağdat’ın güneybatısında yol kenarına yerleştirilen bombanın patlamasıyla yaya devriye gezen 2 askerin öldüğü bildirildi. Bağdat’ın doğusunda yine bir bombanın devriye görevi yapan askerlerin yakınında patlamasıyla bir asker öldü, 2 asker yaralandı. Her iki saldırının da önceki gün düzenlendiği belirtildi. Bu son ölümlerle birlikte Irak’ta Amerikan işgalinin başladığı 2003 martından bu yana ölen Amerikan askerinin sayısı 2986’ya çıktı.
|
/ BAĞDAT
29.12.2006
|
|
|
İsrail'e emrivaki uyarısı |
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden Golzalo R. Gallegos, İsrail'in Batı Şeria'da yeni yerleşim birimi kurma planının, barış için yol haritasındaki yükümlülükleri ihlâl etmesi anlamına geleceğini belirterek, “Emrivaki yapma” mesajı verdi.
|
29.12.2006
|
|
|
Türkiye, Doğu ile Batı arasında köprü |
Vatikan Devlet Sekreteri (Başbakan) Kardinal Tarcisio Bertone, Türkiye’nin Avrupa için Batı ile Doğu arasındaki köprü olduğunu söyleyerek, Türkiye’yi Avrupa dışında bırakmamak gerektiğine işaret etti.
Kardinal Bertone, Ocak ayında yayımlanacak La Documentation Catholique dergisine verdiği demeçte, Türkiye’yi Avrupa dışında bırakmanın, riskleri arttıracağına dikkat çekti.
Monsenyör Bertone, Papa 16. Benediktus’un Türkiye’ye son ziyareti sırasında Ankara’nın AB üyeliğine desteği konusundaki bir soruya da, Papa’nın ve Vatikan’ın Türkiye’nin AB’ye girişi konusunda destek olmak veya veto etmek için özel bir gücü bulunmadığını hatırlatarak cevap verdi. Bertone, şunları kaydetti:
‘’Ancak, Türkiye’siz Avrupa, Batı ile Doğu arasındaki bu köprüden yararlanamayacaktır. Türkiye uzun zamandır Avrupa’nın ortağıdır. Bugün Türkiye laik bir sisteme ve daha fazla demokrasiye yönelen bir rejime sahip. Demokrasiyi güçlendirmek için Türkiye’ye yardım etmek Avrupa’nın çıkarınadır. Avrupa ile bütünleşmek, ilk aşamada tarihî olarak şu anda avro bölgesinde olan Avrupalı ülkeler, ardından da daha uzak ülkeler kabul edilerek gerçekleştirilebilir.’’
Bertone, 16. Benediktus’un Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşerek ‘’büyük bir siyasî sağduyu gösterdiğini’’, bu temasın çok olumlu ve Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girişinde Türkler tarafından kullanılabilecek iyi kartvizit olduğunu söyledi.
|
/ PARİS
29.12.2006
|
|
|
Yunanistan’dan Türkiye’ye destek |
Yunanistan Başbakanı Kostas Karamanlis, Türkiye’nin Avrupa perspektifini desteklediklerini yineledi.
Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesine konuşan Karamanlis, ‘’Türkiye’nin Avrupa perspektifini destekliyoruz. Bunun için de ikna edici gerekçeler var. Avrupalı olacak bir Türkiye’nin herkese faydası olur, kendi halkına, komşularına ve AB’ye’’ dedi.
Türkiye’nin AB’ye karşı birtakım sorumluluklar altına girdiğini söyleyen Karamanlis, ‘’Türkiye bu sorumlulukları yerine getirirse, bunun sonunda tam üyelikten başka hiçbir şey olmamalıdır. Bunun altını çizerek söylüyorum. Çünkü AB’de bazı çevreler Türkiye’nin günün birinde tüm kriterlerleri yerine getirmesi durumunda ne olacağına dair karmaşık bir yorum yapıyorlar’’ diye konuştu.
Karamanlis, ‘’Türkiye’nin AB ile sürdürdüğü müzakerelerde 8 başlığın askıya alınması Türkiye için bir ödüllendirme mi?’’ şeklindeki bir soruyu, ‘’Bu bir ödüllendirme değil. Türkiye sürekli kontrol altında’’ diye cevaplandırdı.
Yunanistan Başbakanı, ‘’Türkiye’de askerin gücünün azalmasının ülkenin daha da ‘İslamlaştırılması’ tehlikesini getireceği’’ iddiasıyla ilgili görüşünün sorulması üzerine, ‘’Bu iddia, Türkiye’nin demokrat olamayacağı ve Türk halkının iradesini özgürce belirlemesinin Batının menfaatleriyle çelişeceği görüşünü içeriyor. Böyle bir yorum belki 30 yıl önce gerçek olabilirdi. Ancak Türkiye parlamenter demokrasi konusunda uzun bir yol aldı’’ diye konuştu.
Karamanlis, Yunan halkının çoğunun Türkiye ile normal ilişkiler içinde olmak istediğini belirterek, ‘’Birçok Yunanlı Türkiye’nin Avrupalı olmasını istiyor. Ancak ben şundan eminim ki, her konu referandum için uygun değil. Buna Avrupa Anayasası da dahil’’ diye konuştu.
Kıbrıs konusunda üç ana noktanın bulunduğunu belirten Karamanlis, bunlardan birincisini Türkiye’nin Ankara Anlaşması Ek Protokolünü uygulaması ve buna paralel olarak Kıbrıs Rum kesimini tanınması, ikincisinin adadaki bölünmüşlüğün son bulması, üçüncüsünün ise Kıbrıslı Türklerin ekonomik durumlarının düzeltilmesi olduğunu söyledi.
Yunanistan Başbakanı, Kıbrıs’taki bölünmüşlüğün son bulması için BM öncülüğünde 2004 yılında bir girişim yapıldığını, ancak bunun başarısızlıkla sonuçlandığını söyledi. Hiçbir Yunanlı’nın adadaki Türklerin ekonomik durumunun düzeltilmesine karşı olmadığını kaydeden Karamanlis, Kıbrıs sorunun çözümünde uzlaşmacı tavrın önemine işaret etti.
|
/ BERLİN
29.12.2006
|
|
|
43 cm’lik at Guinness’e girdi |
ABD’de bir çiftlikte doğan Thumbelina, 43 santimetre boyuyla dünyanın en küçük atı olarak Guinness rekorlar kitabına girdi.
5 yaşındaki kısrak bundan daha fazla büyümeyecek. Minyatür gösteri atı yetiştiren çiftlikte dünyaya gelen Thumbelina bir kovanın üzerinden bile zorla atlayabiliyor.
|
29.12.2006
|
|
|
Korunmaya alınıyorlar |
Washington yönetimi, küresel ısınma ve diğer etkenler sebebiyle kutup ayılarının da nesli tükenmekte olan hayvanlar kategorisine alınması için çalışmalara başladı.
Çevreciler, türü tükenmekte olan hayvanların korunması prosedürünün, küresel ısınmaya sebep olan gazların atmosfere salımının durdurulması konusundaki çalışmalara hız vermesini ümit ediyor.
Bu arada Amerikan kartalı da denilen kel kartalın ise, ABD’de nesli tükenmekte olan hayvanlar listesinden çıkarılması konusunun değerlendirileceği belirtildi.
Washington yönetiminin, son yıllarda sayıları artan kartal nüfusunun yeterli olduğu için listeden çıkarılıp çıkarılmamaları konusunda Şubat ayında karar vereceği kaydedildi. ABD’de 1940 yılında koruma altına alınan kel kartalların popülasyonu, DDT kullanımı sebebiyle 1950-1970 arası azalmıştı. DDT, 1972 yılında yasaklandı.
|
/ WASHINGTON
29.12.2006
|
|
|
Kilise, Kurtuba isteğini reddetti |
Katolik kilisesi, İspanya’nın güneyindeki Endülüs bölgesinde bulunan Kurtuba Katedrali ve Camiinin Müslümanların da ibadetine açılması isteğini reddetti.
785 yılında Endülüs Emevileri tarafından inşa edilerek Avrupa’nın en büyük camisi olan, ancak bölgenin İspanyol egemenliğine geçmesinin ardından 1523 yılında katedrale dönüştürülen Kurtuba Katedrali ve Camisinin Müslümanlar için de ibadete açılması isteğiyle ilgili tartışmalar devam ediyor.
İspanya’daki İslâm Konseyi Başkanı Mansur Escudero’nun Papa 16. Benediktus’a mektup göndererek, Kurtuba Camisinin Müslümanların ibadetine açılması talebine karşılık veren Kurtuba Başpiskoposu Juan Jose Asenjo, “Bu talebin farklı dinler arasında barışçıl olarak birlikte yaşamaya hiçbir katkısı olmaz. Tam tersine sadece karışıklık oluşturur” dedi.
|
/ MADRİD
29.12.2006
|
|
|
|