Selçuk Üniversitesi (SÜ) İlahiyat Fakültesi İslâm Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Çeker, Kurban Bayramı’nda fakire verilecek etin, hayvanın en iyi ve lezzetli yerinden seçilmesi gerektiğini söyledi.
Prof. Dr. Çeker, kurban kesmenin hikmetlerinden birinin de yıl boyunca et yüzü görmeyen fakirlerin et yemesi olduğunu belirtti. Kendilerine bazen, fakirlere Kurban Bayramı’nda et verilmediği veya aradan 2 ay geçtikten sonra bozulmaya yüz tutmuş kurban etlerinin verildiği yönünde şikâyetler geldiğini ifade eden Prof. Dr. Çeker, şunları kaydetti: ‘’Kurban kesen birçok kişi maalesef kestiği kurbanın etinin tamamını kendine saklıyor. Sonra da tüketemeyip bozulmaya başlayınca, fakirlere veriyor. Bu yanlış. Günümüzde lüks otomobil ve cep telefonlarına sahip olduğu halde kestiği kurbanın etinin tamamını kendine ayıran kimse, kurbandan elde edeceği sevaptan mahrum olur. İyilik yapılacaksa en iyisi yapılmalı. Kendimizin kabul edemeyeceği bağışı başkasına yapmamamız lâzım. Fakire verilecek etin kurbanın en iyi kısmından en taze ve lezzetli yerinden verilmesi gerekir.’’
Hz. Muhammed’in (a.s.m.) kurban etlerinin bolluk döneminde 3 günden fazla evde bulundurulmaması, fakirlere dağıtılması gerektiğini, kıtlık döneminde de 1 yıl evde tutulabileceğini söylediğini belirten Prof. Dr. Çeker, şöyle devam etti: ‘’Kurban kesen her Müslümanın, dünyada kıtlık gibi bir tehlikenin olmadığı günümüzde etin büyük bölümünü fakirlere dağıtması gerekir. Normalde etin üçte biri fakirlere dağıtılır, üçte biri komşularla birlikte yenilir. Geri kalan üçte birlik kısmı da eve ayrılır. Ancak bu mecburi değildir. Yani isteyen etin tamamını da fakirlere verebilir. Büyük bölümünü de fakirlere verebilir.’’
|