Haberler

Seçmen listeleri askıda

Yüksek Seçim Kurulunun TC Kimlik Numarası esasına göre oy kullanılmasını içeren yeni sistemi uyarınca, seçmen listeleri, bilgi güncelleme amacıyla muhtarlıklarda askıya çıkarıldı.Listeler, 1 Mart 2007 tarihine kadar askıda kalacak.

YSK, bundan sonraki seçimlerde mükerrer oy, seçmen kaydırma gibi sorunların önüne geçmek, parmak boyama işlemine son vermek amacıyla Bilgisayar Destekli Seçmen Kütüğü oluşturarak seçim hazırlıklarına başladı.

YSK’nın geçen ay aldığı karar ve yayımladığı genelge uyarınca, yeni oy kullanma sistemi için öncelikle sağlıklı bir seçmen kütüğü oluşturulacak.

Bu amaçla, seçim takvimi başlamamış olmasına rağmen, seçmen listeleri, bilgilerin güncellenmesi amacıyla bugün muhtarlıklarda askıya çıkarıldı. Listeler, 1 Mart 2007 tarihine kadar askıda kalacak.28 Mart 2004 yerel seçimlerinde kesinleşen sandık seçmen listeleri, ‘’muhtarlık bölgesi askı listesi’’ olarak askıya çıkarıldı. Seçmen kayıtlarındaki düzeltmeler, yeni hazırlanan ‘’yeni kayıt ve değişiklik formu’’na yazılacak. Seçmen kimlik ve ikametgah bilgileri, Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası altında toplanacak ve seçimle ilgili işlemler kimlik numarası esas alınarak yapılacak.

Son yerel seçimlerde ya da daha sonra yapılan seçimlerde listelere yazılmayanlar, 1 Mart 2007 tarihi itibariyle 18 yaşını dolduranlar, başka listede yazılı olmasına karşın, sürekli oturmak amacıyla listenin çıkarıldığı seçim bölgesine taşınanlar, TC Kimlik Numarası bulunmayanlar, bilgilerinde yanlışlık ya da eksiklik bulunanlar, askerlikten terhis olanlardan listelerde kaydı olmayanlar, bu süre içinde muhtarlıklara başvuracak.

YSK genelgesine göre, muhtarlık bölgesi askı listelerinde isimleri olduğu halde, muhtarlık, polis veya jandarma araştırması sonucunda o bölgede oturmadığı anlaşılan seçmenlerle MERNİS veri tabanında kayıtlı olmayan seçmenlerin kayıtları, ilçe seçim kurulu başkanının kararı üzerine dondurulacak. Kamu hizmetlerinden men edilenlerin durumları ve yasaklılık süreleri seçmen kaydına işlenecek.

Özürlülerin daha rahat koşullarda oy kullanabilmelerinin sağlanması amacıyla, durumları seçmen listelerine not edilecek. Genel seçimlerin süresinde yapılması halinde resmi seçim takvimi 20 Temmuzda başlayacak.

ERDOĞAN, ÇANKAYA İÇİN

SİYASİ TARİHİ İNCELETİYOR

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin tartışmaları siyaseti ısıtırken, Başbakan Erdoğan, geçmişte parti genel başkanlığı, başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı yapmış siyasilerin söylemlerini, siyasî üslûplarını, politika hayatlarını ve bu süreçte geçirdikleri eleştiri ve tepkileri incelemeye aldırdı. Erdoğan’ın, Süleyman Demirel ve Turgut Özal’la ilgili araştırmaların ön plana çıkarılmasını istediği öğrenildi.

AKP Grubu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın isteği üzerine, Türkiye’nin çok partili döneme geçtiği 1946 yılından beri gerçekleşen genel ve erken seçimlerde siyasî liderlerin meydanlarda söylediği söylemleri incelettiriyor. Aydın Menderes’ten İsmet İnönü’ye, Alparslan Türkeş’ten Necmettin Erbakan’a, Süleyman Demirel’den Turgut Özal’a kadar birçok siyasî liderin söylemleri büyük bir titizlikle arşivleniyor. Edinilen bilgilere göre, çalışma, “Siyasilerin söylemleri”, “hükümetlerin bütçe görüşmeleri” ve bu konularla ilgili akademisyenlerin yaptığı tezler” başlıkları altında gerçekleştiriliyor. Çalışma kapsamında 1946’dan bu yana genel ve erken seçimlerde siyasi liderlerin meydanlarda söylediği söylemler gazete arşivlerinden çıkarılıyor.

/ ANKARA

26.12.2006

Yurtlarda tecavüz şoku

Sahipsiz çocukları korumak için Resmî Gazete’de yönetmelikler yayınlanırken, devletin kontrolündeki yatılı ilköğretim okullarında ve yetiştirme yurtlarında yaşanan tecavüz olaylarıyla ilgili haberler şok tesiri meydana getirdi. İstanbul’da tanınmış ailelerin çocuklarına yönelik uyuşturucu operasyonu ise, gençlerin karşı karşıya olduğu felâketin bir başka boyutunu gözler önüne serdi. Ortaya çıkan tablo ve gidişatın yönü, toplumsal bir seferberliğe ihtiyaç olduğunu gösteriyor.

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Tunceli’deki bir yatılı ilköğretim bölge okulunda (YİBO) meydana geldiği iddia edilen cinsel istismar olayı ile ilgili olarak, ‘’Eğer bu olay doğruysa inceleme, soruşturma hafif kalır. Seferberlik ilan etmemiz gerekir’’ dedi.

Çelik, TBMM’de gazetecilerin konuya ilişkin sorusunu cevaplarken, olayı basından öğrendiğini ifade ederek, şunları söyledi: ‘’Eğer bu olay doğruysa inceleme, soruşturma hafif kalır. Seferberlik ilan etmemiz gerekir. Vahim bir durum. Ben de yatılı okul mezunu olduğum için yatılı okullara özel ilgi gösteriyorum. Eğer böyle bir şey varsa, bu kabul edilebilir bir durum değil. Bu konuda gereken ne varsa yapılacaktır.’’

MÜDÜR VEKİLİ VE MÜDÜR

ARDIMCISI AÇIĞA ALINDI

Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), Tunceli Hasan Ali Yücel Yatılı İlköğretim Okulu’nda meydana gelen tecavüz olayıyla ilgili olarak, okul müdür vekili Hüseyin Çetinkaya ile Erkek Öğrenci Pansiyonundan sorumlu Müdür Yardımcısı Hüseyin Çadırlı ve Rehber Öğretmen Erdal Yücel’in açığa alındığını bildirdi. MEB’den yapılan yazılı açıklamada, şöyle denildi: “Bunun yanında, soruşturmanın selameti açısından olayın yaşandığı Hasan Ali Yücel Yatılı İlköğretim Bölge Okulu Müdür Vekili Hüseyin Çetinkaya, Erkek Öğrenci Pansiyonundan sorumlu Müdür Yardımcısı Hüseyin Çadırlı ve Rehber Öğretmen Erdal Yücel açığa alınmıştır. Bakanlığımız, konuyu her yönüyle araştırmaktadır. Gerçekleştirilecek inceleme ve soruşturmanın ardından ihmali bulunan yetkililer hakkında gerekli yasal işlem yapılacaktır. Ayrıca Bakanlığımız, yatılı ilköğretim bölge okullarında ve pansiyonlarda kalan öğrencilerin herhangi bir olumsuz durumla karşılaşmaması için de gerekli tedbirleri almaktadır.’’

Açıklamada, olayın kamuoyuna yansımasının ardından, Millî Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in Bakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığına talimat verdiği ve 2 müfettişin konuyu araştırmak üzere gönderildiği kaydedildi.

ÇORUM’DA İKİ KİŞİ TUTUKLANDI

Bu arada Çorum’da, Yetiştirme Yurdu’nda kalan 15 yaşındaki bir kız öğrenciye tecavüz ettikleri iddia edilen 2 kişi tutuklandı. Edinilen bilgiye göre, yetiştirme yurdunda kalan V.K’nin (15) gezmek amacıyla yurttan ayrıldığı sırada yanına gelen M.B. (26) ve M.T. (38), genç kızla sohbet etmek istedi.

Sohbet teklifini reddeden ve yurda dönmek isteyen V.K’yi zor kullanarak bir minibüse bindirip ıssız bir bölgeye götüren zanlıların, burada genç kıza tecavüz ettikten sonra olay yerinden kaçtıkları ileri sürüldü.

Bölgede devriye gezen polis ekipleri tarafından bulunan V.K’nin durumu anlatması üzerine araştırma başlatan polis, genç kıza tecavüz ettikleri iddia edilen zanlıları kısa sürede yakaladı. Bu arada, Çorum Devlet Hastahanesinde sağlık kontrolünden geçirilen yurt öğrencisi V.K’nin, ‘fiili livata yoluyla’ tecavüze uğradığının tesbit edildiği bildirildi. Emniyetteki sorgularının ardından adliyeye sevk edilen M.B. ile M.T, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

/ ANKARA

26.12.2006

Çiçek’e göre tecrit yok

“Cezaevlerindeki tecrid’in sona erdirilmesi için TBMM Başkanvekili İsmail Alptekin’i ziyaret eden Avukat Kemal Aytaç, Türk Tabipler Birliği, Mimarlar Odası ve Baroların tümünün cezaevlerinde tecrit olduğunu ve insan haklarına aykırı uygulamaların olduğunu belirttiğini, ancak Adalet Bakanı Çiçek’in tecrit olmadığını ifade ettiğini söyledi.

Bir grup avukat, 265 gündür ölüm orucunda olan avukat Behiç Aşçı’nın durumunu ve cezaevlerindeki ‘’tecrit uygulamalarını’’ dile getirmek amacıyla TBMM Başkanvekili İsmail Alptekin ile görüştü.

TBMM’deki kabulde, heyet adına konuşan İstanbul Barosu avukatlarından Kemal Aytaç, avukat Behiç Aşçı’nın cezaevlerindeki ‘’tecridi’’ protesto etmek amacıyla başlattığı açık grevinde 265. gününü doldurduğunu ifade etti.

Aşçı’nın durumunu iletmek için TBMM’ye geldiklerini belirten Aytaç, ‘’Bir tarafta bir meslektaşımız ölüm orucunda ama asıl mesele cezaevlerindeki tecrit sorunu’’ dedi.

Cezaevlerinde insani muamele yapılmadığını iddia eden Aytaç, bu iddialarına ilişkin raporların yer aldığı CD’yi Alptekin’e sundu. Kemal Aytaç, bu raporlarda, Türk Tabipler Birliği, Mimar ve Mühendisler Odası, barolar ve sivil toplum örgütlerinin, cezevlerinde insan haklarına aykırı uygulamalar olduğuna ilişkin görüşlerin yer aldığını kaydetti.

Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in, ‘’Cezaevlerinde tecrit yoktur’’ açıklamasının kendilerini üzdüğünü ifade eden Aytaç, ‘’Bunun halledilmesi gerekiyor. Bu kadar kurum ‘var’ derken, birileri ‘yok’ diyor’’ dedi. Aytaç, Çiçek’in, bu konuda

“Kurumların önerileri doğrultusunda iyileştirmeler yapılabileceğini’’ söylediğini de hatırlattı.

TBMM Başkanvekili İsmail Alptekin, TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın bir yakınının ağır hasta olması sebebiyle heyeti kendisinin kabul ettiğini söyledi.

TBMM Başkanı Arınç’ın, bu meselenin çözülmesi konusunda ciddî bir gayret

içinde olduğunu belirten Alptekin, ‘’Biz, her şeyden önce meseleye kutsal yaşam hakkı üzerinden bakıyoruz. Hukukçular olarak bizim görevimiz insanların yaşam haklarını koruma ve onun sağlanması konusunda mücadele vermektir. Bu işin noktalanması lâzım’’ diye konuştu. Alptekin, TBMM Başkanı Arınç’ın, İstanbul’da Behiç Aşçı’nın ailesi ve yakınlarıyla görüşeceğini de söyledi.

/ ANKARA

26.12.2006

Hürriyet kendi yayın ilkelerini de çiğnedi

Mazlum-Der’in, Hürriyet gazetesinde yer alan “Tesettür faciası” başlıklı haber ve sonrasında yaşanan gelişmeler üzerine, insan hakları ihlâlleri yönünden olayı değerlendirmek için kurduğu araştırma komisyonu çalışmalarını tamamladı. Haberde ihlâl edilen kişilik haklarına dikkat çekilen raporda, “İhmali gözükenlerin soruşturma devam ederken suçluymuş gibi deşifre edilmesi, onların kişisel tercihleri üzerinden belli bir toplum kesimini zan altında bırakıcı yayınlar en basit gazetecilik ilkeleriyle bağdaşmamaktadır” denildi.

Konya Numune Hastahanesi’nde yaşanan olaylarla ilgili MAZLUMDER Konya Şubesi bir rapor hazırladı. Rapor, olayın tesettürle ilginin olmadığını ortaya koydu. Raporda, “Olayın haber olarak veriliş biçimi Basın Kanunu hükümlerine aykırıdır. Olayı ilk olarak haberleştiren Hürriyet Gazetesi’nin bağlı olduğu Doğan Medya Grubu Yayın İlkelerine aykırıdır. İnsan sağlığına yönelik ihlâller yönünden daha dikkatli değerlendirilmesi gereken bir olayın ideolojik yaklaşımlara kurban edilmesi üzüntü vericidir.” denildi.

Mazlumder Konya Şubesi’nce Hürriyet Gazetesinde 17 Aralık 2006 yer alan “Tesettür Faciası” başlıklı haber ve sonrasında yaşanan gelişmeler üzerine, insan hakları ihlâlleri yönünden olayı değerlendirmek için bir araştırma komisyonu oluşturulduğununa dikkat çekilen raporda, “Üç gün süren araştırmalarımız sonucunda heyetimiz bu olaya tesettürün nasıl karıştığını anlayamamıştır” denildi.

Raporda, olayın başörtüsü ile irtibatlandırılması ile ilgili olarak şu görüşlere yer verildi: “Üç gün süren araştırmalarımız sonucunda heyetimiz bu olaya tesettürün nasıl karıştığını anlayamamıştır. Kendileriyle hem hastane içerisinde hem hastahane dışarısında görüşülen Dr. Kezban Arbağ ve Dr. Ayşe Yüceaktaş özel hayatlarında başörtülüdürler. Hastahanede başörtülü değillerdir. Aynı serviste özel hayatlarında da başörtülü olmayan bayan personel de vardır. Kaldı ki başörtülü çalışmak suç değildir. Yönetimin başörtüleri ‘uyarma’ ve ‘kınama’ cezası ile cezalandırabilir. Ama bunun dışında hiçbir işlem yapamaz.”

Fatih KARAGÖZ / ANKARA

26.12.2006

Valiye tazminat Yargıtay'dan döndü

Sakarya Valisi Nuri Okutan hakkında, kütüphane müdürünü toplum önünde rencide ettiği ve kovduğu gerekçesiyle verilen 5 bin YTL tazminat kararı Yargıtay’dan döndü.

Edinilen bilgilere göre, geçen yıl meydana gelen olayda, Sakarya Valisi Nuri Okutan, beraberinde vali yardımcıları ve daire müdürleri ile birlikte Adapazarı İl Halk Kütüphanesi’nde denetim yaptığı sırada, yerde kitapları görünce olaya tepki göstermiş ve Kütüphane Müdürü Reşat Özçayır’a azarlayarak kütüphane müdürünü kovmuştu. Kütüphane Müdürü Reşat Özçayır, Vali Okutan’ın kendini toplum önünde rencide ettiği gerekçesiyle Sakarya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne dava açarak 5 bin YTL tazminat kazanmaya hak kazandı.

Bunun üzerine konuyu Yargıtay’a taşıyan Vali Nuri Okutan’ın mahkûmiyet kararı bozuldu. Sakarya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin Vali Okutan hakkında verdiği 5 bin YTL tazminat kararı Ankara 4. Hukuk Dairesi tarafından reddedildi.

/ SAKARYA

26.12.2006

AB nüfusu yaşlanıyor

Avrupa Birliği (AB) nüfusunun yüzde 17’sini oluşturan ve 2005 yılı sonu itibariyle 75 milyon olarak hesaplanan 65 yaş ve üstündekilerin 2050 yılında 135 milyona ulaşarak, toplam nüfusun yüzde 30’unu oluşturmalarının beklendiği bildirildi.

AB’nin resmi istatistik kurumu Eurostat’ın hesaplamalarına göre, geçen yıl 65 yaş ve üstündekilerin toplam nüfusa oranları, Almanya ve İtalya’da yüzde 19, Yunanistan’da yüzde 18, Belçika, İspanya, Portekiz, Letonya ve İsveç’te yüzde 17 seviyesinde bulunduğu kaydedildi. Yapılan hesaplamalara göre, 2050 yılına kadar tüm üye ülkelerde hızla artacak yaşlı nüfus (65 yaş ve üstü) oranları, İspanya’da yüzde 36’ya, İtalya’da yüzde 35’e, Almanya, Yunanistan ve Portekiz’de yüzde 32’ye ulaşacak.

/ SAMSUN

26.12.2006

DYP'li Bilgiç CHP ve AKP gerilimden nemalanmak istiyor

Doğru Yol Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mahmut Nedim Bilgiç, Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesinde partililerle biraya geldi. Bilgiç, seçim atmosferine girildiğini belirterek, 2007 yılının gerilimli geçeceğini söyledi.

Mahmut Nedim Bilgiç, meydana gelecek gerilimden CHP ve AKP’nin nemalanmak istediğini savunarak, birinin sol oylara birinin de sağ oylara gözünü diktiğini söyledi.

Gerilimi yükseltenlere asla prim vermeyeceklerini ifade eden Bilgiç, Doğru Yol İktidarında demokrasinin tam oturacağını kaydetti. Cumhurbaşkanlığı seçimlerine değinen Bilgiç, Anayasa’nın 67. maddesine göre temsilde adalet olmadığı için, Cumhurbaşkanlığı seçiminin mevcut meclisle yapılmasının uygun olmayacağını belirtti. Bilgiç, Başbakan’ın eşinin türbanlı olmasına kesinlikle karşı olmadıklarını söyledi. Bilgiç, AKP’nin anketlerde şuan yüzde 25 oya sahip olduğunu belirterek, seçecekleri cumhurbaşkanının yeni meclise ayak uyduramayacağını iddia etti.

/ ADIYAMAN

26.12.2006

Tarım Bakanlığı 2 bin 500 sözleşmeli personel alacak

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, 2007’de yürürlüğe girecek Tarımsal Yayımın Geliştirilmesi (TAR-GEL) Projesi kapsamında, 2 bin 500 sözleşmeli personel alınmasının planlandığını bildirdi.

AKP İstanbul Milletvekili Alaattin Büyükkaya’nın, bakanlığının TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundaki bütçe görüşmeleri sırasında yönelttiği soruları cevaplayan Eker, Harran Ovasında sulamaya açılan alanın 50 bin hektarında taban suyu problemi olduğunu ifade etti.

Bakan Eker, bu bölgedeki toprakta bulunan tuzluluğun önlenmesi amacıyla başlatılan çiftçi eğitim çalışmalarının devam ettiğini belirtti. Çiftçilerin eğitimine yönelik olarak hazırladıkları 35 filmin 2005’te, 41 filmin de bu yıl GAP televizyonunda yayınlandığını bildiren Eker, bölgede yanlış sulamanın önlenmesine yönelik bazı çalışmalar yaptıklarını kaydetti. Mehdi Eker, 2007 yılında TAR-GEL projesinin uygulanacağını, bu proje kapsamında da 2 bin 500 sözleşmeli personel alınacağını bildirdi. Eker, halen uygulanmakta olan KÖY-MER projesi kapsamında çalışan tarım gönüllüsü danışmanların, talepleri halinde sözleşmeli personel olacak atamalarının yapılabileceğini ifade etti.

/ ANKARA

26.12.2006

Bakan Akdağ: İlâçta kısıtlama söz konusu değil

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, ilâçta şu ana kadar ‘’tasarruf sebebiyle veya tasarruf adı altında’’ yapılmış bir kısıtlamanın olmadığını belirterek, “Türkiye’de tüketilen ilaç miktarı 2002’de 699 milyon kutuydu, rakamın bu yıl 1 milyar 272 milyon kutuya çıkması bekleniyor’’ dedi.

Anavatan Partisi Mersin Milletvekili Hüseyin Güler’in ilaç geri ödemelerine ilişkin soru önergesini yazılı cevaplayan Bakan Akdağ, geri ödemeye ilişkin kuralların, Maliye Bakanlığının başkanlığında, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Emekli Sandığı, SSK ve Bağ-Kur temsilcilerinin bulunduğu bir komisyon tarafından belirlendiğini söyledi.

Recep Akdağ, bedeli ödenecek ilaç listesinin ise teknik alt komisyon tarafından tesbit edildiğini belirterek, “’Komisyonun görevi, ilâçların, bedeli ödenecek ilaçlar listesinden çıkarılması veya eklenmesi; ruhsat ve satış izni almış olan ilaçların halkın sağlığına sunulması ve üretilmesi, piyasada olmayanların sosyal güvenlik sisteminden çıkarılması, aynı etken maddelerin eşit uygulamaya tabi tutulması şeklindeki rutin işlerden ibarettir ve bilim komisyonlarının kararları gözönünde bulundurularak yapılmaktadır’’ dedi.

/ ANKARA

26.12.2006

58 bin sağlık personeline ‘lisans’ müjdesi

Türk Sağlık-Sen tarafından gündeme getirilen ve sağlık çalışanlarının beklediği, ‘sağlık personeline lisans tamamlama’ hakkı verilmesine ilişkin başvuru, nihayet YÖK Genel Kurulu’nda gündeme gelecek. Uygulamaya geçilmesiyle birlikte YÖK ve Sağlık Bakanlığı işbirliği protokolü imzalayacak.

Böylece Sağlık Bakanlığı’nda 23 bin 386’sı hemşire, 19 bin 194’ü ebe, 14 bin 692’si sağlık memuru, bin 379’u sağlık teknikeri olmak üzere toplam 58 bin 651 personel bu haktan yararlanacak. Türk Sağlık-Sen, sağlık çalışanlarının özlük haklarında ciddî iyileşmeler sağlayacak olan ‘lisans tamamlama’ konusundaki girişimlerini hızlandırdı. Uygulamaya geçilmesi için daha önce Sağlık Bakanlığı’na başvuran sendika, bu kez YÖK nezdinde girişimlere başladı. Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci ve sendika genel merkez yöneticileri, bakanlığın ve sendikanın başvurusuna YÖK’ten herhangi bir cevap gelmemesi üzerine YÖK Başkanvekili Prof. Dr. İsa Eşme’yi ziyaret etti. Ziyarette konuşan Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, sağlık çalışanlarına lisans tamamlama hakkının verilmesi ile sağlık hizmetlerinde kalite ve verimliliğin artırılarak, Avrupa Birliği (AB) standardına erişimde önemli bir adım atılacağını bildirdi. YÖK Başkanvekili Prof. Dr. İsa Eşme ise lisans tamamlama programı açılabilmesi için yeterli sayıya ulaşıldığını ifade ederek, Türk Sağlık-Sen’in bu talebini YÖK Genel Kurulu’na taşıyacakları sözünü verdi.

/ ANKARA

26.12.2006

Promosyon yerine eğitime destek

MEF Eğitim Kurumları ve Yurtiçi Kargo gibi şirketleri bünyesinde bulunduran Arıkanlı Holding, bu yıl da yeni yıl promosyon bütçesini eğitime ayırdı.

“İnci değerindeki gençlerimize hepimizden bir hediye” başlıklı projeyi üç yıldır gerçekleştiren Arıkanlı Holding, bu yıl İTO Kadınlar Çeşmesi İlköğretim Okulu’na konferans salonu, kütüphane, otistik öğrenciler için bir özel sınıf, oyun parkı, anaokulu yemekhanesi ve öğretmenler odası kazandırdı. Proje, İstanbul İl Millî Eğitim Müdürü Ata Özer, Beyoğlu İlçe Millî Eğitim Müdürü Ömer İlhan Güneş, Arıkanlı Holding Koordinatörü M. Reşat Düren ve velilerin katıldığı törenle tanıtıldı.

İTO Kadınlar Çeşmesi İlköğretim Okulu’nda gerçekleştirilen törende projeyi anlatan Arıkanlı Holding Genel Koordinatörü M. Reşat Düren, toplumun beklentilerini baz alarak, çocuklara eğitimde fırsat eşitliği sağlamanın, meslek sahibi ve ufku açık bireyler yetiştirmek amacıyla böyle bir proje gerçekleştirdiklerini ifade etti. Düren, diğer kurumlara da eğitime destek vermeleri çağrısında bulundu.

İstanbul’daki bazı ilçelerde sınıf mevcutlarının seksene vardığını ifade eden İstanbul İl Millî Eğitim Müdürü Ata Özer de, bu sorunun devlet imkânıyla bitirilmesinin mümkün olmadığını, hayırseverlerin desteğinin önemli olduğunu vurguladı.

Naciye KAYNAK / İSTANBUL

26.12.2006

Sadaka, kurban olmaz

Kurban kesmek yerine sadaka vermek, kurban ibadetinin yerine geçmiyor. Bu ibadet için kurban olacak hayvanın usulüne uygun kesilmesi gerekiyor. İhtiyaç sahiplerine yardım etmek, Müslümanlığın önemli vazifelerinden biri olsa da, bu iki ibadetin birbirinin alternatifi olarak sunulması doğru görülmüyor.

Kurban taksitle de alınabiliyor. Kişinin mülkiyetinde bulunan ve kurbanlık vasfı taşıyan tüm hayvanlar, kurban olarak kesilebiliyor. İster peşin ister taksitle satın alınsın, hayvan kişinin mülkiyetine geçtiğinden kurban edilmesinde sakınca bulunmuyor.

VEKÂLETLE KURBAN KESİMİ

Kurban mal ile yapılan bir ibadet olduğundan vekâlet caiz görülüyor. Vekâlet yoluyla kurban kestiren kişi, hem bulunduğu yerde birisine hem de başka bir yerdeki kişi veya kuruma vekâlet verebiliyor. Vekâlet, sözlü veya yazılı olarak ya da telefon, internet, faks ve benzeri iletişim araçlarıyla verilebiliyor.

KİMLER KURBAN KESEBİLİR?

Akıllı, buluğ çağına ermiş, temel ihtiyaçlarından ve borcundan başka 80.18 gram altın veya bu değerde para veya eşyaya sahip Müslümanlar, kurban kesmekle yükümlü sayılıyor. Bu şartlara sahip karı kocaların, ‘’ibadetlerde ceza ve ödül bireyseldir’’ anlayışından hareketle ayrı ayrı kurban kesmesi gerekiyor. Yolcular ise kurban kesmekle mükellef kılınmıyor.

HANGİ HAYVANLAR KURBAN EDİLİR?

Din İşleri Yüksek Kurulu, akıl ve temyiz gücüne sahip kadın-erkek tüm Müslümanların Kurban kesebileceğini bildirdi.

Din İşleri Yüksek Kurulunun ‘’kurban ibadeti’’ hakkında derlediği bilgilere göre, koyun, keçi, sığır, manda ve deve dışındaki hayvanlar kurban olarak kesilemiyor. Kurban edilecek hayvanın erkek veya dişi olması önem taşımıyor. Ancak hangi cins hayvanların öncelikli olarak kurban edileceği belirlenirken, ekolojik dengenin ve toplumun ihtiyaçlarının göz önünde bulundurulması gerekiyor. Kesim sırasında, hayvana acı çektirilmemesi, hayvanların ehil kişiler tarafından, süratle kesilmesi önem taşıyor. Kurban, akıl ve temyiz gücüne sahip kadın-erkek tüm Müslümanlar tarafından kesilebiliyor.

Kurban edilecek hayvanın, sağlıklı olması, hem ibadet hem de sağlık bakımından önem taşıyor. Bu sebeple, kötürüm derecesinde hasta, zayıf ve düşkün, bir veya iki gözü kör, boynuzları kırık, dili, kuyruğu, kulakları ve memesi kesik, dişlerinin tamamı veya çoğu dökük hayvanlardan kurban edilemiyor. Ancak, hayvanın doğuştan boynuzsuz olması, şaşı, topal, hafif hasta, bir kulağı delik veya yırtılmış olması, kurban edilmesine engel teşkil etmiyor.

/ ANKARA

26.12.2006

2007 sınav takvimi belirlendi

Millî Eğitim Bakanlığı (MEB), 2007 yılında yapacağı sınavların tarihlerini belirledi.

İlköğretim son sınıf öğrencilerinin fen, anadolu, sosyal bilimler ve bazı meslek liselerine girebilmek amacıyla yarıştığı Ortaöğretim Kurumları Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı (OKS) 10 Haziran 2007 Pazar günü gerçekleştirilecek. Öte yandan, üniversiteye giriş sınavını düzenleyen Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi, Öğrenci Seçme Sınavı’nın (ÖSS) 17 Haziran 2007 Pazar günü. MEB, 2007 yılında 6 kez motorlu taşıt sürücü adayları sınavı düzenleyecek. Bu sınavın ilki 17 Şubat 2007 tarihinde gerçekleştirilecek.

26.12.2006

Papa görüşmesini İslâm dünyası olumlu karşıladı

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, Papa 16. Benediktus ile Türkiye’deki görüşmesinde yaptığı konuşmanın 5 ayrı dile çevrilerek İslâm dünyasının dinî liderlerine gönderildiğini bildirdi.

Başkanlığa bağlı hac dairesinin kutsal topraklarda yaptığı çalışmalar hakkında açıklamalarda bulunan Bardakoğlu, bir soru üzerine geçen ay Türkiye ziyaretinde bulunan Papa 16. Benediktus ile yaptığı görüşmenin İslâm dünyasında çok iyi karşılandığını anlattı. Ziyarette yaptığı konuşmanın 5 ayrı dile çevrilerek İslâm dünyasının dini liderlerine gönderildiğini anlatan Bardakoğlu, ziyarette gösterdikleri tutum ile çok olumlu tepki aldıklarını kaydetti.

Papa’nın ziyaretinde Türkiye olarak çok iyi bir duruş sergilendiğini ifade eden Bardakoğlu, Türkiye’nin bu işten çok karlı çıktığını ifade etti. Bu arada, kutsal topraklarda, 3 Türk hacı adayının daha hayatını yitirdiği bildirildi. Hac farizasını yerine getirirken ölen Türk hacı adayı sayısı, 28 oldu.

Ahmet GÖNÜLLÜ / MEKKE

26.12.2006

Kurbanda et tüketimine dikkat

Yüksek tansiyon ve kolesterolü olan hastaları Kurban Bayramı’nda et tüketimi konusunda uyaran uzmanlar, yağsız kırmızı etten az miktarda günde bir öğün tüketilmesini ve normal zamanlardaki hareketliliğin en az iki katına çıkartılmasını tavsiye ediyor.

Bursa Çekirge Kalp Hastahanesi Başhekimi Prof. Dr. Mustafa Şan, kurban bayramında aşırı et tüketimi olduğuna dikkat çekerek, yüksek tansiyonu ve kolesterolü olan insanların çok dikkatli olması gerektiğini söyledi.

Dünyada ölümlerin en önemli sebebinin kalp krizi olduğunu hatırlatan Şan, şunları kaydetti: “Hayvansal gıdalar yüksek kolesterol ve kalp hastaları için büyük tehlikedir. Bu tür rahatsızlığı bulunanların özellikle günde sadece bir öğün et yemeleri, yağsız eti haşlama olarak tercih etmeleri büyük önem arz ediyor. Aynı şekilde kanda dolaşan yağ maddesi olan kolesterolü yüksek olanlarında bayramda ikram edilen et ve tatlılardan uzak durmaları gerekiyor. Bayram münasebetiyle bu tür ikramlar kabul edilirse, günde 1 öğün olmalı ve hastalar mutlaka günlük aktivite miktarlarının iki katından daha fazla fizikî hareketlilik yapmalıdır.”

Tatlıya dikkat

Şerbetli tatlı yerine meyve veya sütlü tatlıların tercih edilmesi gerektiğini anlatan Şan, “Kolesterolü 200’ün üzerinde yüksek olanların hayvansal gıdaları azaltmaları, hekime danışarak diyetlerini ve ilâç kullanımı düzenli hale getirmeleri gerekmektedir. Kalp ve damar hastalıklarıyla alâkalı bu kritik dönemde hastaların veya hastalığa namzet olanların çok dikkatli hareket etmelerinde büyük faydalar vardır. Ayrıca vatandaşlarımızın her türlü göğüs ağrısını çok ciddi şekilde dikkate alarak hekime gözükmelerini tavsiye ediyoruz. Batma, yanma hissi varsa, bu ağrının, bir kalp fonksiyon bozukluğundan mı, akciğer, karaciğer rahatsızlığından mı, üşütme ve kas ağrısı mı buna ancak hekim karar verir ve ilgili birime yönlendirir.” diye konuştu.

Sigara konusunda da uyarılarda bulunan Şan, şöyle devam etti: “Her yıl ülkemizde 100 bin kişi erken yaşta sigaranın kurbanı olmaktadır. Kısacası her 5 dakikada Türkiye’de 1 kişi sigara yüzünden ölmektedir. Bu hızla sigara tüketimi devam ederse ölüm sayısı 20 yıl içinde yılda 250 bin kişiye çıkacaktır. Ülkemizde bir paket sigaranın satış fiyatı ortalama 1 dolar seviyesindedir. Türkiye’de yılda 15 milyar dolarlık sigara tüketilmekte olup, bu bütçe Sağlık Bakanlığı bütçesinin tam 5 katına karşılık gelmektedir. Sigara içmek için ayrılan parayı sağlığımızı korumak adına kullansak, çok önemli bir koruyucu hekimlik imkânı ortaya çıkabilir.”

/ BURSA

26.12.2006

Hollanda, Mevlânâ yılına hazırlanıyor

Hollanda’da etkin olan 12 kültür ve san’at vakfının bir araya gelerek gerçekleştireceği “2007 Dünya Mevlânâ Yılı” faaliyetleri, Ocak ayında başlayacak. Düzenlenecek organizasyonlar arasında seminer, panel, resim sergisi, kompozisyon yarışması ve sema gösterileri de yer alıyor.

2007 Dünya Mevlânâ Yılına hazırlanan Hollanda’da, kültür ve san’at vakıfları bir araya gelerek çeşitli faaliyetler düzenleyecek.

Merkezi Hollanda’da bulunan Avrupa Türk Demokratlar Birliği, organize edeceği seminer, panel, resim sergisi, kompozisyon yarışması ve sema gösterileriyle Mevlânâ’nın tanıtımına katkı sağlamayı amaçlıyor.

Avrupa Türk Demokratlar Birliği Başkanı Veyis Güngör, Batı hümanizminin temsilcisi olan Erasmus’un yaşadığı Hollanda’nın tüm şehirlerinde gerçekleştirecekleri faaliyetlerle Mevlânâ’nın düşüncelerini Hollandalılara anlatacaklarını belirtti.

Düzenlenecek “Birlikte Yaşama San'atı” konulu ödüllü kompozisyon yarışması ile gençlerin farklı kültürlere mensup insanların bir arada nasıl yaşadığı sorusu üzerinde düşünmelerinin sağlanacağını kaydeden Güngör, 20 Nisan’da yapacakları açılışa Türkiye’den de dâvetlilerin katılacağını vurguladı.

Mevlânâ’ya ait bilgilerin yer alacağı Mevlânâ Takvimi ve çeşitli yayınlarla Erasmus ve Mevlânâ’nın düşüncelerinin karşılaştırılacağı faaliyetler, Aralık ayında 2000 kişinin katılımı ile gerçekleştirilecek görkemli bir törenle sona erecek.

26.12.2006

Mülâkata eşlerin de çağrılması hukuka aykırı

Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Genel Başkanı Mustafa Başoğlu, “Zonguldak Karaelmas Üniversitesi’nde açılacak doçentlik ve profesörlük kadrosu için adayların mülâkata eşleri ile birlikte çağrılmaları her şeyden önce kanuna aykırıdır” dedi.

Son zamanlarda başörtüsü tartışması yeniden dillendirildiğini belirten Mustafa Başoğlu, şu görüşlere yer verdi: “Bugüne kadar başörtülülere yapılan baskılar giderek daha çok artmaya başlamıştır. Zonguldak Karaelmas Üniversitesi’nde açılacak doçentlik ve profesörlük kadrosu için adayların mülâkata eşleri ile birlikte çağrılmaları her şeyden önce kanuna aykırıdır. Bu gibi hallerde mülâkata girecek olan kişi doğrudan sorumludur. Mülâkata girenler başarılı olsalar dahi, eşlerinin başları kapalı diye onlara hakkını vermemek, daha işin başında bir hak gaspıdır. İnsanları zorla başını açtırmaya zorlamak, hiçbir kuralla bağdaştırılamaz. Özellikle bir eğitim kurumunun işi bu noktaya getirmesine YÖK mutlaka müdahale etmelidir.”

Ahmet TERZİ / ANKARA

26.12.2006

2 bin 800’e yakın aile evlât edinme için sırada bekiyor

Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, son 5 yılda 2 bin 972 çocuğun evlât edindirildiğini bildirdi. Çubukçu, her yıl 550’ye yakın çocuğun evlât edindirildiğini, halen evlât edinmek üzere sırada bekleyen 2 bin 800’e yakın aile bulunduğunu belirtti.

Çubukçu, san'atçı Nilüfer’den başka evlât edinen ünlü olup olmadığı yolundaki soru üzerine, Medeni Kanuna göre evlât edinmeyle ilgili kayıt, belge ve bilgilerin, mahkeme kararı olmadıkça veya evlâtlık olan istemedikçe hiçbir şekilde açıklanamadığını kaydetti.

Çubukçu CHP Ordu Milletvekili Sami Tandoğdu’nun soru önergesine verdiği yazılı cevapta, İzmir’de tecavüze uğradığı tesbit edilen 17 aylık bebeği evlât edinmek için 10’a yakın resmi dilekçeyle başvuru olduğunu; ayrıca, telefonla başvuranlar bulunduğunu bildirdi. Çocuğa, nakli yapıldığı ilde ayrı bir tedavi programı uygulandığını ifade eden Çubukçu; çocuğun, annesinin yanına tekrar verilmesinin mümkün olmadığına dikkati çekti. Çubukçu, şunları kaydetti:

‘’Yaşanılan talihsiz olay neticesinde, İzmir 1. Çocuk Mahkemesinin 7 Kasım 2006 tarihli kararıyla anne ile çocuğun kişisel ilişki kurması yasaklanmıştır. 9 Kasım 2006 tarihli kararla da velayet sorumluluğu Kurumumuza verilmiştir. Koruma altında bulunan N.N.B’nin her türlü yasal haklarının korunması sorumluluğu, Kurumumuzda bulunmaktadır.’’

/ ANKARA

26.12.2006

Okul gibi cezaevi

Amasya E Tipi Kapalı Ceza ve Tevkif Evi’nde kalan hükümlü ve tutuklular, katıldıkları meslekî bilgi ve beceri kurslarında öğrendikleriyle cezalarını bitirdikten sonra meslek sahibi oluyor.

2006 yılı içerisinde Amasya E Tipi Kapalı Cezaevi’nde Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, Halk Eğitim Merkezi, İş-Kur ve cezaevi yönetimi tarafından ortaklaşa yapılan eğitim, ıslah ve iyileştirme çalışmaları çerçevesinde açılan meslek kurslarından ayakkabı imalatçılığı kursuna, elektronik eşya tamirciliği, ev ekonomisi, el sanatları, mermer karo döşemeciliği, badana boya kurslarından onlarca hükümlü ve tutuklunun başarıyla kurslarını tamamlayarak sertifika aldıkları bildirildi. Cumhuriyet Başsavcısı Sadık Bölek, “Kurumda okuma yazma kursları düzenli olarak açılmakta. Açık İlköğretim Okulu’nda, Açık Öğretim Lisesi’nde ve Açık Öğretim Fakültesi’nde okullarına devam eden öğrencilere derslerinde takviye amaçlı kurslar açılmaktadır” dedi.

/ AMASYA

26.12.2006

Şehitler anılıyor

Kars’ın Sarıkamış ilçesinde düzenlenen Sarıkamış Şehitlerini anma faaliyetleri kapsamında, ‘’Sarıkamış’’ belgeseli gösterime sunuldu.

Sarıkamış Dayanışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez’in hazırladığı ve Sarıkamış Spor Salonu’nda gösterime sunulan belgesele, yoğun ilgi gösterildi. Prof. Dr. Sönmez, filmin gösteriminin ardından, Kars Valisi Mehmet Ufuk Erden’e, Sarıkamış Harekatı’na katılan bir askerin Enveriye şapkasını hediye etti.

/ KARS

26.12.2006

Bütün haberler