Denizli mitingini izledikten sonra vardığım kanaat şu:
1. Ağar’ın Diyarbakır söylemi ülkenin Batısında da tutmuş.
2. Ağar’lı DYP bu ülkenin gerçek ana muhalefet partisi haline gelmiş.
Bu şu demek:
Ağar’ın ülkenin Batısında tepki çekeceği varsayılan görüşlerinin halk nezdinde tuttuğu görüldükçe partisi içindeki liderliği de tartışılmaz hale gelmiş. DYP’nin giderek merkez sağın buluşma adresi haline geliyor olması, Ağar’lı DYP formülüne karşı çıkan eski kurmayları tekrar DYP saflarına geri döndürmüş. Mitingte İsmet Sezgin ve Yıldırım Avcı gibi Demirel’e yakınlıklarıyla bilinen ağır topların yer alması bunun bir ifadesi. Görünen o ki, Ağar’ın DYP’si merkez sağın cazibe merkezi olmaya aday. Ağar, Erkan Mumcu’nun rüzgarını çoktan kesmiş. Böyle giderse tabanda birleşme DYP’nin çatısı altında olacağa benziyor. Ağar’ın çeşitli kesimlere açılma siyaseti, eski liberal demokrat kök üzerinde yeni bir DYP yaratmayı amaçlıyor. DYP mecliste sahip olmadığı sayısal ağırlığı toplumsal düzeyde siyasal ağırlığa dönüştürecek yeni hamleler peşinde. Bir gözlemim de şu: CHP muhalefeti AK Parti’yi güçlendirirken DYP muhalefeti AK Parti’nin toplumsal desteğini aşındırabilecek bir potansiyele sahip. AK Parti’nin yeni dönemde en güçlü rakibi, bence Ağar’ın DYP’si olacaktır.
AĞAR DYP’NİN DE EZBERİNİ BOZUYOR..
Ağar kararlı, inançlı, güçlü ve cesur bir lider görüntüsü çiziyor. “Her yerde aynı şeyleri kararlılıkla ve inançla söyleyen” bu lider profili, kitlelerle rahat buluşabilen coşkulu bir hitabet dili eşliğinde bence yeni bir DYP yaratıyor. DYP’nin o Demokrat Parti’den gelen liberal demokrat geleneğine sonradan eklemlenen devletçi-statükocu anlayışlar Ağar eliyle silip süpürülüyor. Ağar “Düz ovada siyaset yapmak” tarzındaki önerileriyle sadece Türkiye’nin değil DYP’nin de ezberini bozuyor; kendisiyle beraber DYP’yi de değiştiriyor. Miting sonrası gazeteci-yazarlarla yaptığı sohbet toplantısında Ağar’a “DYP’nin ezberini de bozuyorsunuz, partiniz içinde size tepki yok mu?” diye sorduğumda aldığım yanıt, “Hayır, yok” biçiminde olmadı. “Arkadaşlarımızdan bazıları acaba toplumdan tepki alır mıyız? diye sordular. Ama halkın bunu kabul ettiği görüldü. Ben parti tabanımın engin demokrasi şuuruna güveniyorum.”
Bugün, 4.12.2006
|