Dünya

Papaya bir tepki de Yahudilerden

İsrail’deki dini liderlerden Sefardik Baş Haham Şlomo Amar, Papa’nın İslâm dini ile ilgili sözlerini eleştirdi. Baş Haham Amar, Katar’da yaşayan önde gelen Müslüman din adamlarından Şeyh Yusuf Kardavi’ye gönderdiği mektupta, Papa’nın İslâm dinine yönelik açıklamalarından duyduğu üzüntüyü dile getirdi. “Biz her dine, ulusa, halklara ve geleneklerine saygı gösteririz” diyen Şlomo Amar, her dinin Allah’ın yolundan gittiğini ifade etti.

Amar, uluslar arasında çatışmalar olsa bile bunun bir dinler savaşına döndürülmesinin yanlış olduğunu belirtti. Amar, “Gerçeği ve barışı sevin” dedi. Amar’ın Arapça kaleme alınan mektubu, İsrail’deki İslâmî Hareket liderlerinden Şeyh Abdullah Naymar Derviş eliyle Kardavi’ye ulaştırıldı. Papa’nın sözleri, Gazze Şeridi ve Batı Şeria’daki Filistinliler arasında infial meydana getirmiş ve bazı kiliselere saldırılar düzenlenmişti. Tulkarem’de önceki gün 170 yıllık tarihi bir taş kilise ateşe verilmiş ve içi tümüyle harap olmuştu. Tubas köyünde de bir küçük kiliseye yangın bombası atılmış ve kilise kısmen hasar görmüştü. Cumartesi günü de Nablus’ta bulunan 10 kiliseden 4’ü ve Gazze’deki Yunan Ortodoks Kilisesi’ne saldırı düzenlenmişti. Saldırılardan sonra Filistin İçişleri Bakanı Said Siyam, ülkedeki kiliselerde güvenlik tedbirlerinin artırılması emrini verdi. Batı Şeria, Gazze Şeridi ve Doğu Kudüs’te 50 bin dolayında Hristiyan Arap bulunduğu tahmin ediliyor. Filistinliler arasında, Hristiyan Araplar yaklaşık yüzde 2 düzeyinde nüfusa sahip.

/ KUDÜS

19.09.2006

El Kaide: Papanın tahtını da ele geçireceğiz

Irak’taki El Kaide, bir internet sitesinde yayınlanan mesajında, Papa 16. Benedict’in İslâmı şiddet ile özdeşleştiren sözlerine tepki göstererek “Batı” yenilene kadar “cihad”a devam edileceğini bildirdi.

“Mücahit Danışma Konseyi” adına gönderilen mesajda, “Haçın hizmetkârına şunu söylemek istiyoruz. Bekleyin, yenileceksiniz. Kâfirler ve zorbalara şunu söylüyoruz. Size olacakları bekleyin. Cihadımıza devam edeceğiz. Bütün dünyada birlik bayrağı dalgalana kadar durmayacağız” denildi. “Haçı ezeceğiz. (Başka yolunuz yok) İslâm veya ölüm” ifadesinin yer aldığı mesajda bir hadise de yer verilerek “Müslümanlar İstanbul’u feth ettiği gibi Roma’yı da fethedecek” denildi.

/ DUBAİ

19.09.2006

Vatikan’dan öfkeyi yatıştırma diplomasisi

Vatikan, Papa 16. Benedict’in İslâma hakaret etmesinden sonra İslâm âleminde oluşan öfkenin yatıştırılması için diplomatik harekât başlattı.

Vatikan Dışişleri Bakanı Tarcisio Bertone, Müslüman ülkelere Papa’nın İslâm hakkındaki görüşlerini anlatacaklarını ifade etti. Berrone, Vatikan’ın yurt dışındaki büyükelçilerine, Müslüman ülkelerdeki dinî ve siyasî yetkililere Papa 16. Benedict’in Almanya’da yaptığı ve büyük tepkiler uyandıran konuşmasının tam metnini anlatmaları talimatının verildiğini ifade etti.

/ ROMA

19.09.2006

“Papa, Ratzinger’i düzeltti”

Roma Katolik Kilisesinin ruhani lideri Papa 16. Benediktus’un Almanya seyahati sırasındaki bir konuşmada Hz. Muhammed ve İslâm hakkında kullandığı ifadelerin ardından Vatikan ile İslâm dünyası arasında baş gösteren gerilim, dünkü İtalyan gazetelerinde de sürmanşet olarak sunulmaya devam ediyor.

Dünkü manşetlerde, Papa’nın yanlış anlaşılmaktan dolayı üzüntüsünü bizzat dile getirmesinin yanı sıra Somali’de “Rahibe Leonella” adıyla tanınan Rosa Sgorbati’nin öldürülmesi ön plana çıkarıldı.

Papa’nın açıklamasını bir tür özür biçimde yorumlayan İtalyan basını, İslam dünyasında ise bunun bir “geri adım”, özür dileme yolunda bir gelişme biçiminde algılandığına işaret etti.

Corriere della Sera gazetesi , “Somali’de İtalyan rahibe öldürüldü” manşetiyle çıktı, alt başlıkta ise “Papa: Ben diyalog çağrısı yapmak istemiştim, üzgünüm” ifadesine yer verildi. La Repubblica, 16. Benediktus’un dünkü açıklamalarını, “Papa’dan İslam’a: Diyalog kuralım” başlığıyla sundu, spotta ise gelişmeler şu cümlelerle özetlendi: “Somali’de dehşet: Köktendinciler İtalyan rahibeyi öldürdü. 16. Benediktus, Angelus sırasında polemiklere üzüldüğünü belirtti. Türkler açıklamadan memnun, Müslüman Kardeşler temkinli, internet aracılığıyla tehditler sürüyor.” “Papa: Üzgünüm” manşetiyle çıkan Il Messaggero gazetesi de “Somali’de İtalyan rahibe öldürüldü. İslâmcıların intikamı olasılığı üzerinde duruluyor. 16. Benediktus, Angelus Duâsı sırasındaki konuşmasının aslında bir diyalog çağrısı olduğunu belirterek, ‘Yaptığım alıntı benim düşüncemi yansıtmıyor’ dedi. İçişleri Bakanlığı güvenlik önlemlerini artırdı. Müslümanların protestoları sürüyor, ama Türkiye ziyareti yapılacak’’ ifadesini kullandı. Il Messaggero gazetesi, Papa’nın Türkiye seyahatiyle ilgili olarak ise, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül’ün önceki gün yaptığı açıklamaları, “Ankara, Ratzinger’e el uzattı” başlığıyla sunuldu. Haberde, Gül’ün, “Papa’nın Türkiye’ye gelmemesini gerektirecek bir neden yok” dediği belirtildi.

/ ROMA

19.09.2006

Chirac: İslâm saygıdeğer bir din

Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, Papa 16’ncı Benediktus'u İslâma ilişkin sözleri sebebiyle eleştirdi ve “Dinlerin doğasında çatışma çıkarmak yoktur’’ dedi.

“Bu konuda yorum yapma niyetinde değilim, ama sahiplendiğim kültürler ve halklar arası diyalog çerçevesinde genel anlamda şu kadarını söyleyebilirim ki, halklar ve dinler arasında tansiyonu canlandırabilecek herşeyden kaçınmak gerekiyor” diyen Chirac, İslâmın “büyük, saygıdeğer ve saygın bir din” olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Chirac, müzakereler sırasında İran’ın BM Güvenlik Konseyine havale edilmemesi, bunun karşılığındaysa Tahran yönetiminin uranyum zenginleştirme faaliyetlerine son vermesi çağrısında bulundu. BM Genel Kurul toplantıları için Paris’ten ayrılmadan önce Europe-1 radyosunun sorularını yanıtlayan Chirac, “Diyalogsuz bir çözüme inanmıyorum” dedi. İran’ın uranyumu zenginleştirme programına son vermesi gerektiğinin altını çizen Chirac, diğer yandan da müzakereler sırasında uluslar arası topluluğun Tahran’a BM yaptırımları tehdidini askıya alması gerektiğini belirtti. “Kötümser olmadığını” ifade eden Chirac, “İran büyük bir ülke ve eski bir kültür ve medeniyet. Diyalog yoluyla bir çözüm bulabileceğimize inanıyorum” diye konuştu. Chirac, İran ve İran ile müzakereleri sürdüren Batılı altı ülke temsilcilerinin önce bir araya gelerek, müzakere takvimini belirleyip bundan sonra görüşmelere başlamasının doğru olacağını kaydetti. ABD Başkanı George Bush ile iyi ilişkiler içinde bulunduklarını belirten Chirac, bunun Fransa’nın ABD’ye itaat eden bir ülke olduğu anlamına gelmediğini söyledi. Chirac, “Bizim ancak eşit düzeyde ilişkilerimiz olabilir, itaat eden bir ilişki olamaz” dedi. “Fransa’nın daha önce ABD’nin Irak’a askeri müdahalesine karşı çıkmasına” ilişkin bir soru üzerine Chirac, “Duruma şu anda baktığımda, yanlış yaptığımızı düşünmüyorum” ifadesini kullandı.

19.09.2006

Papa’nın kuklasını yaktılar

Irak’ın güneyindeki Basra şehrinde de yaklaşık 500 gösterici Papa’nın kuklasını ve Amerikan ile Alman bayraklarını yaktı.

Papa 16. Benediktus’un dünkü açıklamalarına rağmen Şii lideri Mahmud El Hassani’nin çağrısıyla toplanan göstericiler, Papa’nın özür dilemesini istediler. Bernama ajansının bildirdiğine göre de Malezya Dışişleri Bakanı Seyid Hamid Albar, 16. Benediktus’un sözlerinden pişmanlık duyduğunu açıklamasının yeterli olmadığını söyleyerek, Papa’nın özür dilemesini istedi. Malezyalı bakan, Papa’nın Müslümanların öfke dalgasının karşısında sadece derin üzüntü duyduğunu dile getirdiğini, ancak bunun yeterli olmadığını, İslamiyet hakkında sarf ettiği sözlerden geri adım atması gerektiğini söyledi.

Endonezya Devlet Başkanı Susilo Bambang Yudhoyono ise Papa’nın dünkü açıklamalarının ardından, Müslümanların tepkilerinde bir azalma beklediğini söyledi.

/ ANKARA

19.09.2006

Taliban NATO’yu vurdu

Afganistan’ın güneyinde Kanada askerlerinin hedef alan intihar saldırısında çok sayıda NATO askeri öldü.

Afganistan’ın güneyindeki Kandahar vilayetinde Kanada askerlerini hedef alan intihar saldırısı düzenlendi. NATO’dan yapılan açıklamaya göre; saldırıda birden fazla koalisyon askeri öldü ya da yaralandı. Güvenlik kaynakları, çocuklara kalem ve defter dağıtan NATO askerlerine yaklaşan bir intihar saldırganının üzerindeki bombaları patlatması sonucu onlarca Afgan sivilin de yaralandığını açıkladı. Saldırıyı üstlenen Taliban ise olayda 10 Kanada askerinin öldüğünü öne sürdü. Sözde Taliban sözcüsü Yusuf Ahmedi, Kudretullah adlı Kandaharlı bir kişinin yerel saatle 10:00’da devriye gezen askerlere yaklaşarak üzerindeki bombaları patlattığını söyledi.Afganistan’da bu yıl çoğu İngiliz, Amerikalı ve Kanadalı olmak üzere 130 yabancı asker öldü.

/ KABİL

19.09.2006

İranlı ilk kadın turist uzayda

Dünyanın ilk kadın uzay turistini taşıyan Soyuz uzay mekiği, Kazakistan’ın Baykonur uzay üssünden fırlatıldı.

İran asıllı ABD vatandaşı Anuşe Ensari (40), Rus ve Amerikalı astronotlarla birlikte Uluslararası Uzay İstasyonu’na doğru yola çıktı. Ensari, uzay istasyonunda görevlerini tamamlayan Rus astronotlarla birlikte 11 gün sonra Dünya’ya dönecek. Rus ve ABD hükümetlerinin ısrarı üzerine siyasî mesajlar vermeyeceğini taahhüt etti.

/ BAYKONUR

19.09.2006

İran’dan bir süper iddia daha

İran, dünyanın en gelişmiş deniz topunu ürettiğini iddia etti. İran Deniz Kuvvetleri Komutanı Amiral Seccad Kuçeki, Fars haber ajansına yaptığı açıklamada, ülke savunma uzmanlarının “dünyanın en gelişmiş deniz topunu” ürettiğini söyledi.

“Fecr” adı verilen topun benzerlerinin daha önce ABD ve İtalya’da yapıldığını ifade eden Kuçeki, kendi ürettiklerinin daha gelişmiş olduğunu savundu. Amiral Kuçeki, ülke içindeki yüz yerel şirket ve üniversite işbirliğiyle yapılan 76 kalibrelik yeni deniz topunun, hem deniz, hem de hava hedeflerini vurma kapasitesine sahip olduğunu kaydetti. Kuçeki, denizdeki menzili 19 kilometre olan topun daha önce üretilen “Cevşen” isimli savaş gemisine monte edileceğini ve ileriki günlerde deneneceğini belirti.

/ TAHRAN

19.09.2006

Türkiye’nin üyeliği herkesin yararına

Avrupa Birliği (AB) Komisyonunun ekonomi ve parasal işlerden sorumlu üyesi Joaquin Almunia, Türkiye’nin AB üyeliğinin bütün tarafların yararına olacağını bildirdi.

IMF-Dünya Bankasının Singapur’da düzenlenen konferansı sırasında konuşan Joaquin Almunia, Türkiye’nin AB’ye katılmak üzere başvurduğunu belirtti. Türkiye’nin AB üyeliğinin bütün tarafların yararına olacağını, başarısızlık durumunda ise Avrupa için büyük bir olumsuzluk olacağını kaydetti. Almunia, Avrupa’nın bir yandan ekonomisini geliştirip yapısal reformlarla uğraşırken, bir yandan da küresel dengesizliklerin düzeltilmesi konusundaki rolünü oynadığını söyledi.

/ SİNGAPUR

19.09.2006

Bakoyanni’den Kıbrıs şartı

Yunanistan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni, Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyesi olması için “Kıbrıs’’ı tanıması gerektiğini söyledi.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurul çalışmaları için New York’ta bulunan Bakoyanni, verdiği mülâkatta, Türkiye’nin AB’ye girmek istemesi durumunda demokratik kriterleri karşılamasının yanı sıra “Kıbrıs’’ı da tanıması gerektiğini savundu.

Bakoyanni, AB üyesi olan her ülke için konulan kriterlerin, Türkiye için de geçerli olduğunu belirtti. Dora Bakoyanni, şimdi Türkiye’nin vermesi gereken büyük kararlar olduğunu, aksi durumda Müslüman bir ülkenin üye olmasına karşı çıkanların elini güçlendireceğini ifade etti. Yunanistan’ın AB üyeliği için Türkiye’ye destek verdiğini söyleyen Bakoyanni, bu tutumlarının dünyada çoğu kişi tarafından sürpriz olarak görüldüğünü belirterek, ‘’Bu çok basit, sınırlarımızda Avrupalı demokratik bir Türkiye’nin olması bizim için çok önemli’’ diye konuştu.

/ NEW YORK

19.09.2006

Papa’nın Türkiye ziyareti yapılacak

İskenderun’da görev yapan Papalık Anadolu Temsilcisi ve Türkiye Katolik Piskoposlar Kurulu (TKPK) Başkan Yardımcısı Piskopos Luigi Padovese, Papa 16. Benediktus’un Türkiye ziyaretinin ertelenmesi ya da iptal edilmesi gibi bir durumun söz konusu olmayacağını söyledi.

Piskopos Padovese, İtalyan haber ajansı ANSA’ya verdiği demeçte, ‘’Papa’nın Kasım sonundaki Türkiye seyahati, belirlenmiş program doğrultusunda yapılacak’’ dedi.Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, önceki gün BM Genel Kurulu’nun 19-29 Eylül günleri arasındaki toplantılarına katılmak üzere ABD’ye gittiği ABD’ye haraketinden önce yaptığı Esenboğa havaalanında Papa 16. Benediktus’un İslam diniyle ilgili açıklamalarının, Papa’nın kasım ayındaki Türkiye ziyaretinde bir değişikliğe yol açıp açmayacağının sorulması üzerine Gül, dinler ve kültürler arası anlayışın artırılmaya çalışıldığı bir dönemde bu açıklamaların talihsiz olduğunu söyledi ve Papa’nın ziyareti konusunda Türkiye açısından herhangi bir değişikliğin söz konusu olmadığını belirtmişti.

19.09.2006

7 Türk Berlin Eyalet Meclisinde

Almanya’nın başşehri Berlin’de önceki gün yapılan eyalet meclisi seçimlerinin geçici resmi sonuçları belli oldu. Seçimlere katılım oranı yüzde 58 oldu.

2 milyon 425 bin 457 seçmenin bulunduğu Berlin’de 1 milyon 407 bin 779 kişi oy kullandı. Bu sonuçlara göre, iktidardaki Sosyal Demokrat Parti (SPD) oy oranını 5 yıl önceki seçimlere göre yüzde 29,7’den yüzde 30,8’e çıkartarak, geçerli 1 milyon 377 bin 78 oydan 423 bin 912’sini aldı. Koalisyon ortağı Sol Parti/PDS ise büyük oy kaybına uğradı. Bu partinin oy oranı, yüzde 22,6’dan yüzde 13,4’e geriledi. Berlin eyalet meclisine giren Türk kökenli milletvekilleri de şöyle: Dilek Kolat (SPD), Ülker Radziwill (SPD), Canan Bayram (SPD), Özcan Mutlu (Yeşiller), Bilkay Öney (Yeşiller), Evrim Baba (Sol Parti/PDS), Gıyasettin Sayan (Sol Parti/PDS) Seçimleri kazanamayan Türk kökenli adaylar ise şöyle: Hediye Erdem (SPD), Emine Demirbüken-Wegner (CDU), Sedat Samuray (CDU), Mehmet Altuğ (Yeşiller), Cumhur Atam (FDP), Gönül Glowinski (FDP), Ünsal Dönmez (FDP), Figen İzgin (Sol Parti/PDS), Nurdan Tazegül (Sol Parti/PDS), Yusuf Doğan (Sol Parti/PDS), Levent Gülfırat (Sol Parti/PDS), Kadriye Karcı (Sol Parti/PDS), Yılmaz Günay (WASG Partisi), Yılmaz Cortlar (‘’Die Partei’’ adlı küçük bir parti), Ali Kamburoğlu (bağımsız).

/ BERLİN

19.09.2006

Osmanlı, Balkanlara özgürlük getirdi

Kosova’nın başşehri Priştine’de önceki gün sona eren “6 Asır Arnavutlarda İslâmiyet” konulu uluslar arası sempozyum büyük ilgi topladı.

Türkiye, Arnavutluk, Makedonya, Sırbistan, Karadağ, Mısır, Ürdün ve Suriye’den gelen 75 bilim insanı ve din adamının katıldığı sempozyumda İslâmiyet’in Balkanlar’da din, bilim ve eğitim alanlarına etkisine ilişkin tebliğler sunuldu.

Kosova İlahiyat Fakültesi ve Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen iki günlük sempozyumda, Osmanlı Devleti’nin Balkanlar’daki yönetimi genel olarak olumlu bir şekilde değerlendirildi.

Ayrıca konuşmacılar, Osmanlı arşivlerinde Balkanlara ilişkin belgelerin incelenip değerlendirilmeden Balkan tarihinin doğru bir şekilde yazılmasının mümkün olamayacağı konusunda fikir birliği içinde olduklarını ifade etti.

Türkiye’den sempozyuma katılan 17 bilim insanı arasında yer alan İstanbul Edebiyat Fakültesi’nden Yardımcı Doç. Dr. Arzu Terzi, Arnavutlarda İslâmiyet denince yüzyıllarca Osmanlı idaresinde kalan Arnavutların İslâm dinini gönüllerince yaşamasının, herhangi bir baskı olmaksızın dinî yapılarla desteklenmesinin söz konusu olduğunu belirtti.

Sempozyumda Osmanlı yönetimi aleyhine belirtilen bazı görüşlerin önyargılı olduğunu ifade eden Terzi, bu yanlış düşüncelerin ortadan kaldırılmasına çalıştıklarını dile getirdi.

Kosova İlahiyat Fakültesi Dekanı Kemal Morina da yaptığı açıklamada, sempozyumun çok başarılı geçtiğini söyleyerek, “Bu topraklarda yaşayan Arnavutlarda İslâmiyet’in siyasî ve ideolojik sebeplerden dolayı tek yanlı ve yanlış yansıtılmasının bertaraf edilmesi büyük bir başarıdır “dedi.

BELGELERLE KOSOVA’DA OSMANLI ASIRLARI

Bu arada sempozyum çerçevesinde Sakarya Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dr. Ebubekir Sofuoğlu tarafından hazırlanan “Belgelerle Kosova’da Osmanlı Asırları” adlı bir sergi açıldı. Osmanlı Devleti’nin Kosova’daki hizmetlerini içeren belgelerden oluşan sergide, özeti Türkçe, Arnavutça, Boşnakça ve İngilizce’ye tercüme edilmiş 64 parça Osmanlı arşiv belgesi yer aldı.

Geçtiğimiz yıl Priştine Üniversitesi Türkoloji Bölümü’nde konuk öğretim görevlisi olarak ders veren Sofuoğlu, “Bu serginin amacı, bilimsel kaynaklara, Osmanlı devlet arşiv belgelerine dayanarak, burada Osmanlı’nın yapmış olduğu hizmetleri gün ışığına çıkarmaktır” şeklinde konuştu.

Sergi alanının sınırlı olması sebebiyle, topladığı 285 parça belgeden sadece 64’ünü sergileyebildiğini belirten Sofuoğlu, Osmanlı Devleti’nin Kosova ve çevresine demir yolları, telgraf hatları getirdiğini, eğitim fakülteleri açtığını, 150 okul yaptırdığını ve daha birçok hizmet getirdiğini örnekleriyle açıklayarak, “O dönemde Osmanlı dünyada ne varsa getirdi. İnternet mi vardı da getirmedi” diye konuştu. Sofuoğlu ayrıca bu tür çalışmaların diğer ülkelerde de sergilenmesine destek verilmesi için yetkililere çağrıda bulundu.

/ PRİŞTİNE

19.09.2006

Endonezya’da 52 yeni tür bulundu

Dünyanın en zengin suyu olarak da nitelenen Endonezya’nın batı kıyılarında 52 yeni deniz canlısı türü bulundu.

Uluslararası Endonezya Tabiî Hayatı Koruma Vakfı yöneticisi Janta Supriatna, bu yıl içerisinde bulunan yeni türler arasında yeni reef balığı türleri, karidesler, mercanlar ve anemoneler bulunduğunu açıkladı. Vakfın bölgeye pek çok gezi düzenlediğini ve bu geziler sırasında yabancı uzmanların da gelerek yeni türleri onayladığını belirten Supriatna, “Uzmanlar, Bird’s Head bölgesinde bulunan sulardaki biyolojik çeşitliliği görünce şaşkına döndü. Hatta Avustralya’daki en zengin bölge olarak düşünülen Great Barrier Reef’ten daha zengin bir yer olduğunu söylediler” dedi.

/ CAKARTA

19.09.2006

Bütün haberler