|
|
|
Halit Refiğ: Türk sinemasına yeni bir heyecan lâzım |
Yönetmen Halit Refiğ: “Dünya sinemasında büyük sıçramalar ve atılımlar yaşanıyor. Türk sinemasının da Çin, Latin Amerika, İran ve Afrika sineması gibi atılımlar yapmaması için bir neden yok.”
Yönetmen Halit Refiğ, BSF Akademi Sinema-TV Okulu’nda. Ünlü yönetmen, “BSF Sinema-TV Okulu’nun Türk sinemasına ve Türk televizyonuna yeni bir soluk, yeni bir dinamizm getireceğini ve sinemamız ve televizyonumuz için canlı bir platform olacağını” söyledi.
BSF Akademi Sinema-TV Okulu direktörü Yusuf Kaplan’la görüşen ünlü yönetmen, okulun programını ve eğitim kadrosunu beğendiğini söyledi. Bu girişimin Türk sinemasına ve televizyonuna yeni bir canlanma getireceğini düşündüğünü ifade eden Refiğ, şunları söyledi: “Türk sineması, 1960’ların ve 1970’lerin canlılığını ve dinamizmini bir daha yakalayamadı. 1960’larda Türk sinemasında her bakımdan bir canlılık vardı. Elektrifikasyon ve sanayileşme, Türk halkının Türk sinemasına sahip çıkmasına yardımcı oldu. Halkın kendisini bulduğu, duyarlıklarına tercüman olduğunu gördüğü ve bizzat halkın kendi sineması olan Türk sineması, yaklaşık 15 yıl dünyanın en büyük ve güçlü film endüstrilerinden biri haline gelmeyi başarmıştı. Yılda 250-300 civarında film üretiliyordu. Türk sinemasının ‘altın çağı’ olarak adlandırdığımız böylesine canlı ve dinamik bir atılımı Türk sineması bir daha yakalayamadı. Bu canlılığa belki de şimdi daha fazla ihtiyacımız var. Çünkü dünya sinemasında büyük sıçramalar ve atılımlar yaşanıyor. Türk sinemasının da Çin, Latin Amerika, İran ve Afrika sineması gibi atılımlar yapmaması için bir sebep yok. Yeter ki, ne söyleyeceğimizi ve nasıl söyleyeceğimizi iyi bilelim. Bu da sinemanın toplumsal, kültürel ve ekonomik kaynaklarını evrensel bir film dili geliştirecek, üretici ve dinamik şekillerde harekete geçirmekle olabilir.”
ARTIK EĞİTİM
OLMADAN OLMAZ
“Bugün böyle bir dinamizmi yeniden üretmek zorundayız” diyen ünlü yönetmen, “bu dinamizmin üretilmesinde doğru bir sinema-televizyon eğitimi hiç de uzak olmayan bir gelecekte ciddî katkılar sunabilir. Dünyada artık büyük sinemacılar ve televizyoncular, okullardan yetişiyor. BSF Sinema-TV Okulu, bu konuda iyi bir ortam ve zemin oluşturabilir. Aslında tam zamanı. Küreselleşme çağında, burada, üstelik de İngiltere’den iyi bir okulla ortaklaşa bir program yürütülmesi, iyi bir dil eğitimi verilmesi bu bakımdan çok iyi” şeklinde konuştu. Türk sinemasının gelişmesi ile sinema eğitimi arasında bir ters orantının gözlendiğine dikkat çeken Refiğ, “sinema okulları, güçlü ve parlak yönetmenler, sinemacılar yetiştirebilir. Bu konuda Moskova’dan Londra’ya, Prag’dan Paris’e kadar sinema okullarının film dilinin gelişmesine önemli katkılar yapan sinemacılar yetiştirdiğini görüyoruz.”
|
27.08.2006
|
|
|
“Kültürel Miras ve Korumacılık”ta EÜ’ye 2 ödül |
Jüri üyeliklerini Prof. Dr. Taner Kral, Doç. Dr. Adnan Ataç, Doç. Dr. Özer Kanburuoğlu, Sadık Oğuz ve Mehmet Ergün’ün yaptığı “Kültürel Miras ve Korumacılık” konulu fotoğraf yarışmasında, 151 fotoğrafçının 610 renkli, 317 siyah/beyaz olmak üzere toplam 927 fotoğrafı değerlendirildi.
Safranbolu Kaymakamlığı tarafından 8.’si düzenlenen “Kültürel Miras ve Korumacılık” konulu fotoğraf yarışmasında, Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Fotoğrafçılık ve Grafik Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi Alahattin Kanlıoğlu, “Yorgancı” isimli fotoğrafıyla renkli baskı dalında ikincilik ödülüne lâyık görüldü. Kanlıoğlu’nun 2 eseri de sergilenmeye lâyık görüldü.
Jüri üyeliklerini Prof. Dr. Taner Kral, Doç. Dr. Adnan Ataç, Doç. Dr. Özer Kanburuoğlu, Sadık Oğuz ve Mehmet Ergün’ün yaptığı yarışmada 151 fotoğrafçının 610 renkli, 317 siyah/beyaz olmak üzere toplam 927 fotoğrafı değerlendirildi. Aynı yarışmada renkli baskı dalında Ümit Varlı “Ziyaret” isimli fotoğrafıyla birinci, Yunus Koç “Sini Ustası” fotoğrafıyla üçüncü olurken, Gülcan Acar’ın “Arasta” isimli fotoğrafı Safranbolu özel ödülüne değer bulundu. Yarışmada siyah/beyaz baskı dalında Özgür Donmaz “Seyitgazi”; Gülay Türel “Mezartaşı”, Aziz Çataltepe “Hayde” isimli fotoğraflarıyla ilk 3 sırada yer alırken; Özden Yağdıran “Safranbolu’da Hamam” isimli fotoğrafıyla Safranbolu özel ödülüne lâyık bulundu. Ayrıca Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’nin yeni yıl ajandasında yer alacak fotoğraflar için geleneksel olarak düzenlediği fotoğraf yarışmasında, yine Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Fotoğrafçılık ve Grafik Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi Alahattin Kanlıoğlu’nun “Sokak-Kula 1999” isimli eseri, sergilenmeye ve yayınlanmaya lâyık görüldü.
|
27.08.2006
|
|
|
Ömerli Camii restore ediliyor |
Gaziantep’teki en önemli tarihî eserleri arasında yer alan Ömeriye Camii restore ediliyor. 6 ay sürecek çalışmayla restore edilecek Ömeriye Camisi, çalışma tamamlandığında bulunduğu sokağa yeni bir görünüm kazandıracak.
Yetkililer, tarihî camide yapılacak çalışmalara ilişkin şu bilgileri verdi: “Camide 6 ay sürecek restorasyon çalışmasıyla birlikte çevre düzenlemesi çalışmaları da yapılacak. Ömeriye Camisi’nin bulunduğu Ömeriye Camii Sokağı’ndaki evler ve işyerleri Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından şehir dokusuna uygun olarak yeniden düzenlendi ve sokak otantik bir görünüme kavuşturuldu.
Büyükşehir Belediyesi şehrin kültürel kimliğini ortaya çıkarmak için sokak sağlıklaştırma projesi yürütüyor. Bu proje kapsamında Ömeriye Camii Sokağı’nda yürütülen çalışmalar, caminin restorasyonu ile daha büyük bir anlam kazanacak. Bu sokak, yürütülen çalışmalar sonucunda tarihî ve kültürel dokusuyla genç kuşaklara kazandırılmış olacak.’’
|
27.08.2006
|
|
|
|