|
Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK) Genel Başkanı Resul Akay, ‘’Gelişmekte olan ülkelerde yoksulluğun azaltılması, refahın yükseltilmesi IMF’yi asla ilgilendirmemektedir’’ dedi. Akay, yaptığı yazılı açıklamada, ‘’IMF’nin istihdam artırmaya dönük önerilerini’’ hatırlatarak, ‘’Türkiye’de birçok emeklinin, karnını doyurmak için havanın kararmasını bekleyerek, pazar atıklarını didiklediğini’’ belirtti.
IMF’nin örnek gösterdiği kimi ülkelerin emeklilerinin ise Türkiye’de 5 yıldızlı otellerde aylarca tatil yaptığını kaydeden Akay, Türkiye’de işçi ve memurlara ödenen ikramiyelerin ‘’teselli ikramiyesi’’ düzeyinde olduğunu ifade etti.
‘’Hükümetin, işine geldiğinde IMF’yi tetikçi olarak kullandığını’’ ileri süren Akay, ‘’Hükümet, sonra da, ‘Aslında biz IMF’yi istemiyoruz. Bu dayatmaları kabul etmiyoruz, ancak ne yapalım, IMF çok zorluyor, direndiğimizde de ekonomik kriz çıkartma tehdidinde bulunuyor’, şeklinde yakınmalarla şark kurnazlığı yapmaktadır’’ ifadesini kullandı.
‘’Gelişmekte olan ülkelerde yoksulluğun azaltılmasının, refahın yükseltilmesinin IMF’yi asla ilgilendirmediğini’’ kaydeden Akay, ‘’IMF’ye elini kaptıran hükümetlerin, bir süre sonra tanınmaz hale geldiğini’’ ifade etti. Akay, hükümetin, siyasi rotasını değiştirmediği takdirde halkın kendisine yapılanların hesabını soracağını kaydetti.
Araştırmaya ilişkin değerlendirmede bulunan Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Bircan Akyıldız da, Türkiye’de ücretlerin Avrupa ile kıyaslanamayacak denli düşük olduğunu ifade ederek, “Buna rağmen Avrupa’da işsizliğin en yoğun olduğu ülke yine de Türkiye’dir. Bu da işsizliğin önlenmesinde ücret seviyelerinin etkisinin olmadığını ortaya koymaktadır” dedi.
Öte yandan Türkiye Maden-İş Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Murat Bekem de yaptığı açıklamada, “IMF’nin bu çabaları Türkiye’nin rekabet gücünü, ücretli köleliğe dayandırma amacını içermektedir” diye konuştu.
“IMF’nin, emekçinin her türlü güvence ve haktan yoksun, insanlık dışı çalıştırma, işçi sınıfının örgütlü gücüyle mücadelesiyle kazandığı hakları bir çırpıda elinden almayı istediğini” ifade eden Bekem, şunları kaydetti: “Her ne hikmetse IMF’nin uygulattığı ekonomik programın tıkandığı zamanlarda önlem olarak hemen çalışanların, emekçilerin ücret ve sosyal haklarını daha fazla budamaya yönelik uygulamalar ortaya konulmaktadır. IMF’nin her dediğini kayıtsız şartsız uygulayan hükümet de bu önerilere dört elle sarılmaya çalışmaktadır.”
Bekem, IMF politikalarında ısrar edilmesi durumunda Türkiye’nin ekonomik, toplumsal ve siyasal olarak büyük çalkantılara sürükleneceğini savundu.
Ekonomist Mustafa Sönmez de, “Asgari ücrete zam istenmiyor. İşçi haklarını daha budayıp ülkeyi Çinleştirecek, çalışanları da Çin proleteryasıyla sefalete doğru yarıştıracaklar. Hesap bu” şeklinde konuştu.
En düşük brüt ücret Türkiye’de
Türkiye Kamu-Sen’e göre Türkiye, Avrupa’da en düşük brüt saat başı ücret ödenen ülkelerin başında Türkiye ile Slovakya yer alıyor. Konfederasyonun araştırmasına göre, Danimarka’da bir çalışanın saat başına 100 birim ücret aldığı kabul edilirse, Türkiye ve Slovakya’daki çalışanlar 10 birim ücret alıyor. Çalışanlar, saat başına Norveç’te 78, İsviçre’de 76, Lüksemburg’da 67, Almanya’da ise 63 birim ücret alabiliyor. Türkiye ve Slovakya’dakibrüt saat başı ücretler, Avrupa ülkeleri arasında en düşük düzeyde bulunuyor.
| 
