Avrupa genelindeki ayrımcılık uygulamalarını araştıran İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER), ‘’Avrupa’da Ayrımcılık Raporu’’ yayımladı.
Almanya ve Fransa’da incelemelerde bulunan MAZLUMDER heyetinin raporu, dernek merkezinde düzenlenen basın toplantısıyla açıklandı. MAZLUMDER heyeti tarafından hazırlanan raporda, ‘’son dönemde Avrupa’da ortaya çıkan bir dizi toplumsal ve politik gelişme sonucunda Avrupa’nın genelinde hakim olan bağnaz, hoşgörüsüz, ırkçı ve otoriter politikaların, Avrupa’yı başta Müslümanlar olmak üzere yabancılara karşı bir üs haline getirdiği’’ görüşüne yer verildi. Raporda, Avrupa ülkeleriyle ilgili olarak şu tespitlere yer aldı:
- 11 Eylül sonrasında başlayan süreçte bazı ülkelerde anti-demokratik göçmen yasaları kabul edilmiştir. Sığınmacı koruma mekanizmalarının bozulması, mülteciler ve sığınmacılar açısından ciddî sorunlar doğurmaktadır.
-Yeni terör yasaları kabul edilerek düşünme ve örgütlenme özgürlüğüne karşı bir takım kısıtlamalar getirilmiştir. Haksız gözaltılar, kötü muamele ve işkence alanlarında artışlar olmuştur.
-11 Eylül sonrasında, AB ülkelerinde yaygınlaştırılan İslâm düşmanlığı, anti-İslâmizm sürecini daha da tetiklemiştir. Yabancılar ve Müslümanlar terörist olarak görülmekte ve teröre karşı mücadele İslam’a karşı mücadele haline dönüşmektedir. Müslümanların canlarına, mallarına, camilerine ve mezarlıklarına yönelik saldırılar olmaktadır.
-Farklı milliyetlerden halkların ve özellikle Müslümanların din ve inançları üzerinde oluşturulan baskılar sonucu din ve vicdan özgürlüğü engellenmektedir.
-Entegrasyon adı altında asimilasyon politikaları uygulanmaktadır.
-Anadil eğitimine getirilen kısıtlamalarla anadilde eğitim hakkı engellenmektedir.
-Yabancılara bir çok bakımdan eşit haklar verilmemektedir. Sağlıktan spora ve eğitimden iş hayatına kadar, hayatın her alanında ırkçı ve yabancı düşmanı eğilimler güçlenmektedir.
-Vatandaşlığa almanın önüne bir takım engeller getirilerek yabancıların ve özellikle de Müslümanların vatandaşlık hakkı elde etmeleri önlenmek istenmektedir.
-Bütün bu gelişmeler sonucunda, Avrupa’da sağ radikal hareketler ve ırkçı politikalar güç kazanmakta ve Avrupa’nın demokrasi ve insan hakları açısından gerilemesine sebep olmaktadırlar.’’
|