İHH İnsani Yardım Vakfı’nın düzenlediği “Yetim Sempozyumu” Cumartesi günü Barcelo Eresin Topkapı Otel’de gerçekleştirildi.
Dünya genelinde, savaşlar, işgaller, doğal afetler ve pek çok sebeple yetim kalmış çocukların varlığını hatırlatmak, sıkıntılarını için düzenlenen sempozyum, “Farklı perspektiflerden yetimlik kavramı” ve “Yetimlere yönelik çalışmalarda bulunan kuruluşların faaliyet ve önerileri” başlıkları altında gerçekleşti.
Türkiye’de bu anlamda bir ilk olan sempozyumun açılışında konuşan İHH İnsani Yardım Vakfı Başkanı Bülent Yıldırım dünyadaki yetimlerin durumu hakkında genel bir tablo sunarak şunları kaydetti: “Bu sempozyum bizim için çok önemli. 1995’te aldığımız karardan sonra gittiğimiz yerlerde öncelikle yetimlerle ilgilendik. Bunun nedeni Bosna’ydı, Kosova’ydı. Buralarda ilk kaybettiğimiz yetimler oldu. Batlıların doğal afetlerin ve savaşların olduğu yerlere geldiklerinde ilk el attıkları da yetimlerdir.”
‘Annem gibi buldum’
Geçtiğimiz sene Türkiye’ye gelen yetim çocuklardan birinin, Türkiye hakkında ‘Türkiye’yi annem gibi buldum’ sözünü hatırlatan Yıldırım, “Biz herkese anne ve baba şefkatini gösterecek potansiyeli taşıyoruz. Onlar Türkiye’den aldığı şefkati kendi ülkelerine taşıyacaklar. Onun için bu sempozyuma çok önem veriyoruz. Buradan çıkacak sonuçlar dünyadaki yetim çalışmaları için değil, Türkiye için de çok önemli. Yetimlerin velisi Allah’tır. Eğer bir evde yetim gözyaşı varsa o eve rahmet en az iner ya da hiç inmez” dedi.
Yetimi sevmek
“Farklı perspektiflerden yetimlik kavramı” başlıklı ilk oturuma konuşmacı olarak Prof. Dr. Vecdi Akyüz, Prof. Dr. Nesimi Yazıcı katıldı. Başkanlığını Prof. Dr. Celal Erbay’ın yaptığı oturumda konuşan Prof. Dr. Vecdi Akyüz, “İslâmda yetim, hakları ve sorumluluğu”na değindi. Akyüz, yetimlik kavramı ile ilgili Kur’ân’dan âyetler ve hadislerden örnekler vererek, “Her yetim Peygamberimizi de temsil eder. O halde yetime iyi davranmak peygamberimize sevginin de göstergesidir. İslâm’da yetimler ve hakları koruma altına alınmıştır” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Nesimi Yazıcı ise “Osmanlı’da yetimlik kavramı ve yetimlerin himayesi” konusunda bilgi verdi. Osmanlılar döneminde yetim olmaları sebebiyle ya da başka nedenlerle gözetilmeye muhtaç çocuklara yönelik çalışmalar yapan birçok vakfın bulunduğunu belirten Yazıcı “Yetim bakım ve terbiyesi üzerinde önemle durulmuştur. Fatih döneminde açılan birden fazla yetimlere yönelik vakıf vardır” dedi.
“Yetim psikolojisi”, “Toplumun Korunmaya Muhtaç Çocuklara Karşı Sorumluluğu” ve “Yetimlik Gerçeğine İçeriden bir Bakış” başlıklarının ele alındığı oturumun ikinci bölümüne Prof. Dr. Nevzat Tarhan, Araştırmacı Yazar Erdal Çakır, Sosyal Hizmet Uzmanı Emre Yapıcı katıldı.
Sevgisizlik çocuğu öldürür
“Çocukluk depresyonlarının artması ve ani ölümlere neden olan şefkat yoksunluğu yetimin ruh durumunu anlamamızı sağlamalı” diyen Nevzat Tarhan, şöyle dedi: “Bir çocuğun ruhunu sevgisiz, şefkatsiz bırakmak, onu öldürmektir.”
“Yetimlere Yönelik Çalışmalarda Bulunan Kuruluşların Faaliyet ve Önerileri” başlıklı oturuma ise, İHH’dan Emel Fazlıoğlu, SHÇEK AB ve Dış İlişkiler Daire Başkanı Dr. Kemal Aydın, Kafkas Çeçen Dayanışma Derneği Başkanı Ali Yandır, Aşiyana Yetim Kompleksi Genel Koordinatörü Aftab Ahmed Abbasi, ZamZam Foundationn Yetim Birimi’nden Mohamed Hassan Mohamed, İslamic Society of Jabalia temsilcisi Awni Bursh katıldı. Sempozyum sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi.
|