İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Başbakan Recep Tayip Erdoğan’a Terörle Mücadele Kanunu (TMK) Tasarısı ile ilgili kaygılarını belirten bir mektup gönderdi. Mektupta, “Devletin ve PKK gibi silahlı örgütlerin içindeki şiddet yanlıları reform paketini yok etmek ve kendi otoritelerini yeniden ihdas etmek için ciddi insan hakları ihlâllerine girişiyorlar” denildi.
HRW’nin Avrupa ve Orta Asya yöneticisi Holly Cartner’ın kaleme aldığı mektupta, Türkiye’nin son aylarda genel insan hakları alanındaki durumunun kötüye gittiğine dikkat çekilerek, hükümetin olumsuz eğilimi tersine çevirmesi, 1999’dan bu yana devam eden ve bir ölçüde Türkiye’nin AB üyelik talebi kapsamında gelişen reform sürecine hâlâ bağlı olduğunun gösterilmesi gerektiğine vurgu yapıldı. TMK Tasarısı’nın, Türkiye’de özgürlük anlamında şimdilik sürmekte olan geri dönüş eğiliminin bir başka göstergesi olduğunun ifade edildiği mektupta, “insan hakları ve hukukun üstünlüğü alanında elde edilen mütevazı gelişmelerin bile, şu ana kadar Türkiye’deki sıradan vatandaşlar için belirgin faydalar sağladığı” belirtildi.
SİYASÎ ŞİDDET ARTIŞ GÖSTERDİ
İfade özgürlüğü üzerindeki sınırlamaların gevşetilmesi ve azınlıkların dil haklarının kısmen tanınmasının, PKK ve benzeri örgütlerin varlık sebebini ortadan kaldıracağının işaret edildiği mektupta, “Devletin ve PKK gibi silahlı örgütlerin içindeki şiddet yanlıları, bu süreç nedeniyle kendilerini tehdit altında hissediyorlar. Her iki taraf da reform paketini yok etmek ve kendi otoritelerini yeniden ihdas etmek için ciddi insan hakları ihlâllerine girişiyorlar. Siyasi şiddet ve devletin buna gösterdiği şiddetli tepki, Türkiye’de 2005 sonlarından bu yana keskin bir artış gösterdi. Ayrıca ordu ve silahlı gruplar içindeki kimi unsurların reform sürecini kasıtlı olarak baltaladıklarına ilişkin kaygı verici göstergeler var. Şemdinli örneği de bu şüpheleri doğrular niteliktedir” uyarısına yer verildi.
ERDOĞAN’A “REFORMLARA SAHİP ÇIK” ÇAĞRISI
HRW’nin Başbakan Erdoğan’ı azimli bir liderlik sergileyerek, reform programını savunmaya ve sürdürmeye çağrısına yer verilen mektupta şu görüşlere yer verildi:
“Başbakan Erdoğan geçtiğimiz yıllarda gerçekleştirilen reformların arkasında durduğunu göstermeli, sürecin gittiği yönü detaylı ve güvenli bir resim çizerek onaylamalıdır. TMK’da önerilen değişikliklerden vazgeçmelidir.
Savcılar ve yargıçlar, ifade özgürlüğünü barışçıl bir şekilde kullanan bireyleri yargılayıp hüküm giydirmeye devam ederek, Türkiye’nin 2003 yılında kendi iç hukukunda uygulanabilir kıldığı AİHS’yi, dolayısıyla Türk hukukunu da açıkça ihlal etmeye devam ediyorlar.
Van savcısı Ferhat Sarıkaya’nın derhal göreve iadesini ve avukatlık statüsünün yeniden ihdas edilmesini öneriyoruz. Yargı bağımsızlığının bu şekilde ihlal edilmesi ve soruşturma sürecine yapılan müdahaleler, ordunun süregelen etkisinin gücünü ve Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları ve onun için çalışanlar tarafından yapılan suistimaller hakkında öteden beri süregelen dokunulmazlığı gözler önüne sermektedir.”
Mektupta ayrıca HRW’nin kaygıları arasında, yetkililerin, ifade özgürlükleri üzerinde uzun zamandır süregelen sınırlamalara engel olmakta başarısız olması ve azınlıkların dil haklarının tam olarak tanınmamasının yer aldığı belirtilerek, Mayıs ayı başlarında Irak sınırı yakınında gözaltına alınan eylemcilerin serbest bırakılması istendi.
Mektup, Erdoğan’ın yanı sıra Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Adalet Bakanı Cemil Çiçek, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, AB Türkiye Temsilcisi Hansjörg Kretschmer’e de gönderildi.
|