Biri hasta, diğeri zehirlenmiş halde bulunduktan sonra Burdur'daki Lisinia Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi'ne getirilen nesli tükenme tehlikesi altındaki 2 kara akbaba, tedavisinin ardından doğaya bırakıldı.
Biri Bolu'da geçen yıl ağustos ayında hasta, diğeri ise yaklaşık 5 ay önce Eskişehir'de zehirlenmiş halde bulunan 2 kara akbaba, Burdur'daki Lisinia Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi'ne getirildi. Burada tedavi edilen nesli tükenme tehlikesi altındaki kara akbabalara, Anadolu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Elif Yamaç, Çankırı Karatekin Üniversitesi Orman Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Uğur Özcan ile Doğa Koruma ve Milli Parklar 6'ncı Bölge Müdürlüğü Burdur Şube Müdürü Tamer Yılmaz'ın incelemesi sonrası verici takıldı. Kara akbabalar, Vali Yardımcısı Bülent Uygur, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Servet Olpak ile Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Şakir Fırat Erkal'ın da katıldığı etkinlikte doğaya salındı.
'100-200 KİLOMETRE ARASINDA UÇUŞ YAPABİLİYORLAR'
Lisinia Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi sorumlusu veteriner hekim Öztürk Sarıca, kara akbabalar hakkında şu bilgileri verdi:
"Birisi neredeyse 1 yıldır burada, diğeri yaklaşık 5 ay önce geldi. Birincisinin tedavi ve rehabilitasyonunu tamamlamıştık. Akdağ Tabiat Parkı'na götürdüğümüzde uçmamıştı. Biz de bunu yavruluk içgüdüsüne, korkularına bağlamıştık. Bugün uçtu. Demek ki yaş olgunluğu gerekiyormuş. Diğeri de Eskişehir tarafından geldi. Zehirlenmişti. Afyonkarahisar'da tedavisi yapılmıştı. Bir miktar tedavi de merkezimizde yapıldı. O da sağlığına kavuştu. Uçuş antrenmanları çok iyiydi. İkisinin de uçması için doğru zaman olduğunu düşündü hocalarımız ve verici takılarak gönderildi. Önümüzdeki günlerde bu alandan ayrılmalarını bekleyeceğiz. Çünkü günde 100-200 kilometre arasında uçuş yapabiliyorlar. Minimum 50 kilometreye kadar uçabiliyorlar. Akdağ Tabiat Parkı onların yaşam alanları. Bir problem olmadan diğer ailelere katılmalarını bekliyoruz."
'ÜLKEMİZDE YENİ YENİ KULLANILIYOR'
Yrd. Doç. Dr. Elif Yamaç ise takılan vericiden gelen sinyallerle kuşların takibini yapacaklarını anlattı. Verici takılmasının Türkiye'de yaygın bir uygulama olmadığını aktaran Yrd. Doç. Dr. Yamaç, "Farklı kuş türlerine verici takılarak takibi yapıldı ama diğer ülkelerdeki kadar yaygın bir uygulama değil yeni yeni ülkemizde kullanılan bir çalışma" dedi.
'BİLGİ SAHİBİ OLACAĞIZ'
Verici takılanların tehlike altındaki türler olduğunu vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Yamaç, şöyle dedi:
"Bu tehditlerin bir şekilde önlenmesi gerekiyor. Ama biz tehdidin ne olduğunu her zaman çok net bir şekilde bilemiyoruz. Bu kuşları takip ederek nereye gidiyorlar, neyle besleniyorlar, hangi alanları kullanıyorlar, bu konu hakkında bilgi sahibi olacağız. Dolayısıyla bu alanlarda bu türler üzerinde bir baskı, bir tehdit varsa onunla ilgili de bilgi sahibi olacağız. Türlerin korunması için elde edeceğimiz veriler bizim için temel bir takım bilgi sağlamış olacak."
DHA