İzmit Körfezi'nde son günlerde görülen toplu balık, yengeç, denizanası ve diğer canlı türlerinin ölümleri korkutmaya başladı.
Sualtı Görüntüleme Yönetmeni ve Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu (TSSF) Çevre Kurulu Başkanı Tahsin Ceylan, "Kum içinde yaşayan istiridye anemonunun çok büyük oranlarda ölümüne rastladık. Sık karşılaşılan bir tür değil. Bölge yoğun kirlilik riski altında. Önlem alınmazsa ya da çözüm bulunmazsa İzmit Körfezi yine kaybedilebilir." dedi.
Kocaeli Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü'nden Yrd. Doç. Dr. Halim Aytekin Ergül de balık ölümlerinin deniz kirliliği nedeniyle yaşandığını kaydetti.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, İzmit Körfezi’nde gün boyu izlenen dip canlılarının deniz yüzeyine çıkması ve hareketsiz kalması olayının, körfezde yaşanan gel-git sonucunda deniz dibi suyunun ani soğumasından ve tuzluluğunun artmasından kaynaklandığını ifade etti.
Aşırı kirlilik nedeniyle rengi siyahlaşan İzmit Körfezi'nde birkaç yıl önce olumlu yönde değişim yaşanıyordu. Kirlilik sebebiyle oksijen oranı ve canlı miktarında azalma yaşanmış, İzmit Körfezi'nin temizlenmesi için arıtma tesisleri kurulmuş, denetimler artırılmış, cezalardan da taviz verilmiyordu.
Bu uygulamaların ardından körfezin temizlendiğine dair işaretler herkesi mutlu ediyordu. Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, "Çalışmaların olumlu sonuçlar vermesinin mutluluğunu yaşıyoruz." demişti. Ancak bugünlerde İzmit Körfezi'nde yaşanan toplu balık ölümleri kafaları karıştırdı, denizdeki kirliliği tekrar gündeme getirdi.
"ÖNLEM ALINMAZSA İZMİT KÖRFEZİ KAYBEDİLEBİLİR"
Sualtı Görüntüleme Yönetmeni ve Türkiye Sualtı Sporları Federasyonu (TSSF) Çevre Kurulu Başkanı Tahsin Ceylan, Körfez'deki balık ölümlerini toplu katliama benzetti. Ceylan, araştırmaları ile ilgili şu açıklamalarda bulundu: "Bentik alanda (dibe bağımlı) yaşayan balık faunası büyük ölçüde ölmüştür. Özellikle büyük balıklarda ölüm oranı daha yüksek. Bunlar arasında tiryaki balığı, iskorpit, gobi, kikla ilk sırada diyebilirim. 10 metrenin altında ölüme rastlanmadık. Su sıcaklığı ortalama 16-17 derece. Kum içinde yaşayan istiridye anemonunun (Limaria Hians) çok büyük oranlarda ölümüne rastladık. Sık karşılaşılan bir tür değildir. Biz yoğun faunal ölümlerin nedenlerini araştırmak istiyoruz. Bölge yoğun kirlilik riski altında. Bu yaşanan bir tür ağır metal salınımı da olabilir. Başka nedenleri de olabilir tabi. Kesin konuşmak için henüz erken. Ancak, her durumda Körfez büyük risk altında. Önlem alınmazsa ya da çözüm bulunmazsa İzmit Körfezi yine kaybedilebilir."
Marmara Denizi içinde yer alan anoksit bölgenin (yaşam alanı bulunmayan ölü bölge) burada da olabileceğini ileri süren Ceylan, yaşam alanlarının yok olması karşısında duyduğu üzüntüyü 'acı çekiyorum.' sözleriyle ifade etti. Ceylan, "Sanayinin taşınması ve çevresel çalışmalarla İzmit Körfezi’nin ikinci kez doğduğuna seviniyorduk. Sualtında canlılar için de yeniden yaşam alanları oluşmuştu. Şimdi yeniden ikinci bir facia yaşıyoruz. Umarım kısa sürede nedenini buluruz." dedi.
Kocaeli Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü'nden Yrd. Doç. Dr. Halim Aytekin Ergül, İzmit Körfezi'ni 2008'den beri takip ettiklerini söylemişti. Yrd. Doç. Ergül, "Bu kirlilik 1950'lilerde bu yana gelen sanayi faaliyetlerinin sonucu. Bunun sebebi Körfez etrafındaki sanayi kuruluşlarının sistemli bir politika çerçevesinde yapılandırılmamış olması. Ayrıca, bu kirleticilerin önemli bir özelliği yarı ömürlerinin uzun olması. Dolaysıyla onların oradan temizlenmesi birkaç yılda ya da on yılda olabilecek bir şey değil. İzmit Körfezi sedimentlerinde birikmiş birçok kirletici miktarının yarıya düşebilmesi için en azından 100 yıl gerekir."
BELEDİYEDEN 'GEL-GİT'DEN OLUŞTU AÇIKLAMASI
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi de konuyla ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, İzmit Körfezi’nde gün boyu izlenen dip canlılarının deniz yüzeyine çıkması ve hareketsiz kalması olayının, körfezde yaşanan gel-git sonucunda deniz dibi suyunun ani soğumasından ve tuzluluğunun artmasından kaynaklandığı ifade edildi. Açıklamada, "Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Çevre Koruma Şube Müdürlüğü ekipleri, İzmit Körfezi’nin farklı yerlerinden numune alarak, deniz suyu ölçümü yaptı. Yapılan ölçümlerde deniz suyundaki oksijen seviyesinde azalma olmadığı, sıcaklık ve tuzluluk değişimi yaşandığı olayın çevre kirliliğinden kaynaklanmadığı anlaşıldı." Ayrıca alınan numunelerin inceleme yapılmak üzere TÜBİTAK'a gönderildiği kaydedildi.