Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde Suriyeli Kürtler için yaptırılan kış şartlarına uygun 35 bin kişilik çadır kent, sığınmacıları ağırlamaya başlayacak.
Suruç ilçesindeki geçici barınma merkezinde kalan Suriyeli Kürtler için yaptırılan ve Türkiye'deki en büyük sığınmacı kampı özelliğini taşıyan 35 bin kişilik çadır kentte çalışmalar tamamlanma aşamasına geldi.
Terör örgütü IŞİD ile bazı Kürt gruplar arasında Halep'e bağlı Kobani'de (Ayn el Arap) yaklaşık 4 ay önce başlayan çatışmalardan kaçan çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan yaklaşık 200 bin Suriyeli Kürt, "güvenli liman'' olarak gördükleri Türkiye'ye sığındı.
Suruç ilçesinden Türkiye'ye giriş yapan Suriyeli sığınmacılar için başta Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ve Türk Kızılayı olmak üzere birçok yardım kuruluşu seferber oldu. Suruç halkı da sığınmacılara yardım için ilçeye gelen sivil toplum kuruluşlarına destek verdi.
Sığınmacıların bir bölümü akrabalarının yanına, çoğunluğu ise AFAD ve bazı belediyeler tarafından oluşturulan geçici barınma merkezlerine yerleştirildi.
Sığınmacıların barınmaları için uygun kamp yapmak amacıyla kolları sıvayan AFAD, yaklaşık 35 bin kişinin barınacağı ve Türkiye'nin en büyük kampı özelliğini taşıyan çadır kentteki çalışmalarda sona geldi.
"Misafirlerimizi pazar günü çadır kente almaya başlayacağız"
Suruç Kaymakamı Abdullah Çiftçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık iki aydır sürdürülen çalışmanın ardından çadır kentin hizmete hazır hale geldiğini söyledi.
Tam donanımlı yapılan çadır kentin, Türkiye'nin hem en büyük, hem de modern kampı olduğunu belirten Çiftçi, şöyle konuştu:
"Kobani'den gelen misafirlerimizi 25 Ocak Pazar günü çadır kente almaya başlayacağız. Çadır kentimiz 7 bin aile çadırından oluşuyor ve her çadırda 5 kişinin barınması düşünülüyor. Dolayısıyla minimum 35 bin insanın ikamet edeceği bir kamp olacak. Barındıracağı nüfus itibariyle Türkiye'deki bazı yerleşim yerlerinden büyük bir çadır kent oluşacak. İçerisinde marketlerinden sosyal donatı alanlarına, mescitlerden televizyon izleme odalarına kadar her şey mevcut. Her yönüyle modern, her ayrıntısı düşünülmüş özel bir kent oluştu."
Kampın 15 mahalleden oluştuğunu vurgulayan Çiftçi, çocukların da düşünüldüğünü ifade etti.
Her mahallede ayrı alanlar bulunduğunu ve her biri 24 derslikli 4 okulun yer alacağına işaret eden Çiftçi, "Burada yaklaşık 13 bin öğrenciye eğitim verilecek" dedi.
Kampa ilk girişte sığınmacıların kayıtlarının teyit edileceğini ifade eden Çiftçi, günde ortalama bin 500 kişiyi alarak 20 gün içerisinde kampı doldurmayı planladıklarını kaydetti.
"Dışarıda çalışmak isteyenlere izin"
Çiftçi, çadır kentin giriş ve çıkışlarıyla ilgili bazı tereddütlerin yaşandığını ancak bahsedildiği gibi sıkı bir durumun olmayacağını ifade etti.
Sığınmacılara girişte çadır kent kartı verileceğine işaret eden Çiftçi, ayrıca verilecek AFAD kartına da kişi başına 85 lira yükleneceğini belirtti.
Suriyeli sığınmacıların giriş-çıkışlarının serbest olacağını vurgulayan Çiftçi, şunları kaydetti:
"Çadır kentte ikamet eden Suriyeliler, dışarıda çalışma olanaklarına sahip olacaklar. Çalışmak isteyenlere izin verilecek. Dolayısıyla buranın normal bir şehirden farkı olmayacak. İstiyoruz ki tüm Kobani'den gelen Suriyeli misafirlerimiz bütün art niyetli çalışmaları, bütün ön yargıları bir tarafa bırakarak çadır kente gelip yerleşsinler ve buradaki imkanlardan istifade etsinler. Devlet olarak tek düşüncemiz bu insanları daha iyi şartlarda ağırlamak. Başka hiçbir ne çıkarımız, ne siyasi düşüncemiz ya da farklı bir amacımız yok. Bu insanları burada iyi şartlarda ağırlamak istiyoruz. Tek derdimiz bu.
AA