Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi'nde (MAKÜ) yüksek lisans eğitimi alan başpehlivanlar Recep Kara, Ahmet Gülhan ve Mehmet Coşkungönül, MAKÜ Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu öğretim üyesi ve başpehlivanlardan Yrd.Doç.Dr. Ahmet Şahin ile birlikte Burdur Spor Lisesi'nde öğrencilerle söyleşi yaptı.

"AVRUPA VE DÜNYA ŞAMPİYONLUKLARI ELDE ETTİM"

Kırkpınar Başpehlivanı Recep Kara, konuşmasında 10 yaşında hentbol ve atletizmin ardından başladığı güreşe 22 yıldan bu yana aktif olarak sürdüğünü söyledi. Güreş kariyerinde 15 yılı Türk milli takımında geçirdiğini anlatan Recep Kara, "Milli takımda Avrupa ve dünya şampiyonlukları elde ettim. Yağlı güreşlerde de tarihi Kırkpınar'da 3 defa birinci, 4 defa başpehlivan ikincisi ve 2 defa da başpehlivan üçüncüsü oldum" dedi.

"PLAN, HEDEFİNİZ OLSUN"

Spora ilk başladığında kendine hedef koyduğunu kaydeden Recep Kara, şöyle devam etti:

"Allah'a şükürler olsun hedefimizin büyük kısmını tutturduk ve bu seviyeye geldik. Hepiniz hayatınızın başındasınız. Kısa, orta ve uzun vadede hedefiniz olsun. Herkes şampiyon sporcu olamayabilir. Herkes doktor, profesör olacak diye bir kaide yok. Hangi işi yaparsanız yapın planınız, hedefiniz olsun. Planınız olmazsa planı olan insanların planına dahil olursunuz. Hedefiniz, planınız olmazsa serseri mayın gibi gezersiniz o mayın döner dolaşır başınızda patlar." 

"DOPİNG, KUL HAKKIDIR"

Sporcuların doping kullanımıyla ilgili de konuşan Recep Kara, şöyle dedi:

"Doping olayı çok uzun bir hikaye ama 'kısa ve net olacak söyleyecek sözün var mı' derseniz, doping ahlaki bir mesele. Kul hakkı. Şampiyon olmak için, başarı elde etmek için maalesef dünyada ve ülkemizde bu tarz doping illetine bulaşan sporcu arkadaşlarımız var. Ama her şey şampiyonluk değil. Doping kullanıp başarılı olmuş sporcuların ibretle izlediğimiz hayat hikayeleri var. Hastalığa yakalanan, hayatını acı çekerek sonlandıran bir çok örnek var. Bir illettir, bir hastalıktır. Hiç tavsiye etmeyeceğimiz bir durumdur. Branş ismi vermeyeyim ama Türkiye'de 13 yaşında dopingden yakalanan sporcu arkadaşlarımız var."

"EN BÜYÜK KABADAYILIK EFENDİLİKTİR"

Başpehlivanlardan Mehmet Coşkungönül, Güreşe başlamasında dedesinin etkisi olduğunu anlattı. Coşkungönül, şöyle devam etti:

"Dedemin şampiyon güreşçi arkadaşları vardı. 5- 6 yaşlarında 'sen ileride şampiyon olacaksın' diye kafama soktu. Ne zaman bir Avrupa, dünya şampiyonası televizyonda verilse oturtuyordu televizyonun karşısına 'Allah nasip ederse sen de ileride böyle olacaksın' diyordu. Doğup büyüdüğüm çevre sosyal olarak sıkıntılı bir çevreydi. Öyle bir çevreden sporla kurtulduk. Biz 'En büyük kabadayılık efendiliktir' düsturuyla başladık. Dönüp bakıyorum geçmişime ben güreşe başlamasaydım ciddi anlamda ya hapishanedeydik ya da mezardaydık. Öyle sıkıntılı bölgelerde büyüdük" diye konuştu. 

Çevreden etkilenerek güreşe başladığını aktaran Ahmet Gülhan da "Yetenekli olabilirsiniz ama fedakarlık yapmanız gerekiyor." 

Programın sonunda Burdur Spor Lisesi Müdürü Fethi Bulut, başpehlivanlara plaket vererek teşekkür etti.

DHA