Kentin Çayırlı ilçesine bağlı Karataş köyünde doğan ve Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulundan mezun olan milli atlet Serkan Kaya (32), çocukluk yıllarında bir taraftan eğitimini sürdürürken diğer taraftan köyün yaylasında çobanlık yaparak ailesinin geçimine katkıda bulundu. 

Bu dönemde atletizme merak salan ve koyunları otlatırken yaylada koşarak antrenman yapmaya başlayan Serkan Kaya, öğretmenlerinin yönlendirmesiyle amatör olarak atletizme başladı.

Milli atlet, bu sırada hem eğitimini sürdürmek hem de çobanlık yapmak zorunda olduğu için kent merkezindeki kulübe gidip antrenmanlarını düzenli gerçekleştiremediğinden koyunları zaman zaman arkadaşlarına bırakıp yaylada koşmayı sürdürdü.

Atletizm tutkusunu ilerleyen yıllarda da bırakmayıp bin, bin 500 ve 5 bin metre koşularına katılan Serkan Kaya, 2002'de lise eğitimi sırasında katıldığı Türkiye Liselerarası Engelli Su Şampiyonası'nda bin 500 metrede 4 dakika 22 saniyelik derecesiyle şampiyon oldu.

Çeşitli müsabakalarda çok sayıda madalya kazanan ve spor hayatının her döneminde yılda yaklaşık 3 ay yaylada hem çobanlık yapan hem de antrenmanlarını sürdüren Serkan Kaya, geçen yıl maraton branşına geçti.

Bu branşta 2015'te Rotterdam Maratonu'na katılan ve 2 saat 17 dakikalık derece yapan Serkan Kaya, bu başarısıyla 2016 Rio Olimpiyat Oyunları'nda mücadele eden milli takımın kadrosuna alındı.

Yedek sporcu olduğu için Rio 2016'da koşma şansı bulamayan 32 yaşındaki atlet, şu sıralar yine köyündeki yaylada 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları'na hazırlık kapsamında antrenman yapıyor.

Hem çobanlık yapıp ailesine destek veren Serkan Kaya, hem de Tokyo'da derece yapma hedefiyle ter döküyor.

"Koyunları arkadaşlarıma bırakıp antrenman yaptım"

Milli atlet Serkan Kaya, çocukluğunun ve gençliğinin yaylada geçtiğini belirterek, "Köy şartları oldukça zordu. Sürekli çalışıyordum ve antrenman yapmak için boşluk arıyordum. Bazen koyunları arkadaşlarıma bırakıp antrenman yaptım. Onlar koyunlara bakarken ben dağlarda koşardım." dedi.

Ortaokulda başladığı atletizme lisede de devam ettiğini ve bu süreçte okul dönemini kent merkezinde, yaz aylarını ise köyde geçirdiğini kaydeden ay-yıldızlı sporcu, "Yazın okul bitince yaylada çayır biçip, koyunlara bakardım. Fırsat buldukça antrenman yapıyordum. 2 bin 400 ve 2 bin 500 rakımlı dağlarda koşarak idmanlarımı yapmaya çalışıyordum. Yaylada bu zor parkurlarda antrenmanlarımı yapmak için bir sürü uğraş veriyordum. Tabii zor oluyordu ama yine de antrenmanlarımı yapıyordum." diye konuştu.

"Hedefim olimpiyatlarda derece yapmak"

Serkan Kaya, geçen yıldan bu yana atletizmde maraton branşında koşmaya başladığını dile getirerek, şöyle devam etti:

"2016 Rio Olimpiyat Oyunları'na gitmek için 25 Ekim 2015'te Rotterdam Maratonu'nda koştum. 2 saat 17 dakikalık derecemle barajı aşarak olimpiyatlara gitme hakkını kazandım ve antrenmanlarımıza yurt içi ve yurt dışında devam ettik. Zaman zaman da yaylaya gelip hem antrenmanlarımı yapma ve hem de ailemi görme fırsatı buldum. Bundan sonra Akdeniz Oyunları, Dünya Atletizm Şampiyonası ve 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları için hazırlıklarımızı en iyi şekilde sürdüreceğiz."

Bugüne kadar tüm hazırlıklarını kendi çabalarıyla sürdürdüğünü anlatan Serkan Kaya, "Bundan sonraki süreçte daha iyi derece ve başarılar elde edebilmek için sponsora ve manevi desteklere ihtiyacımız olacak. Spor yapmak sadece koşarak antrenman yapmak değil. Diğer bütün ihtiyaçlarımızı karşılayabilmek için maddi desteğe de ihtiyacımız olacak." ifadelerini kullandı.

"Sabah akşam 30, 35 kilometre koşmam gerekiyor"

Serkan Kaya, 17 yıllık spor yaşamında birçok derecesinin bulunduğunu vurgulayarak, "Maraton çok zor bir branş. Sabah akşam 30, 35 kilometre koşmam gerekiyor. Hedefim olimpiyatlarda derece yapmak." şeklinde görüş belirtti. 

Maratonun zor bir branş olduğunu dile getiren Serkan Kaya, bu sebeple antrenmanlarını hem yaylada hem de Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünün olimpik tesislerinde sürdürdüğünü sözlerine ekledi.

Milli atlet Serkan Kaya'nın annesi Safiye Kaya ise oğlunun elde ettiği başarılarla gurur duyduğunu anlatarak, "Çocukluğundan beri koyun gütmeye giderdi. Kuzuları bırakıp sürekli koşardı." yorumunu yaptı.

Ay-yıldızlı sporcunun babası Ali Kaya da oğlunun atletizme duyduğu meraktan bahsederek, "Onunla gurur duyuyorum. Bir sürü madalya almış. Hayvanları otlatırken bile sürekli koşardı. Aldığı başarılardan dolayı çok sevindik. Oğlumdan bu başarıyı bekliyorduk." diyerek sözlerini tamamladı.

AA