Yarımadası kısa bir süre içinde Müslümanların eline geçti. Endülüs, 750 yılına kadar Emevilerin
gönderdiği valiler tarafından yönetildi. 750 yılında Abbasiler Bağdat’ta halifeliklerini ilân edince, Emevi
hanedanından Abdurrahman bin Muaviye Endülüs’e geldi ve Kurtuba (Cordoba) kentini kendine başkent
yaptı. Endülüs Emevileri dönemi olarak bilinen bu dönem, Endülüs’ün en parlak dönemi olarak bilinir.
Başkent Kurtuba Bağdat ve Kahire’den sonra İslam dünyasının üçüncü önemli bilim merkezi haline
geldi. 10. yüzyıl başlarında Abbasilerin gücü azalmağa başladı. Mısır’daki Fatımiler kendilerini halife ilân
edince Endülüs Emiri III. Abdurrahman da 16 Ocak 929 yılında kendisini halife ilân etti. Endülüs Emevileri
dönemi 11. yüzyıl başlarına kadar devam etti. 1031 yılında parçalanarak Tavaif-ül Mülk denilen küçük
beyliklere bölündü.
- H -
HinDisTAn:
Asya’nın güney yarımadası ve kıt’anın Hint Okyanusuna doğru uzanmış ucu olan
Hindistan, Yakındoğu ile Uzakdoğu’yu ayırır. Geri kalmış ve ayrıca çok kalabalık, tarih boyunca göç ve
istilâlara uğramış bir ülkedir. İlkçağda burada millî bir devlet, siyasî bir otorite kurulmamıştı. Kast sistemi
ile yönetiliyordu. Baharatı bol bulunduğu, bu yüzden de baharat yolunun başladığı yerdir. Çin’den sonra
dünyanın en kalabalık ikinci ülkesidir.
- K -
KÂBe:
Hicaz’da Mekke-i Mükerreme’de, Harem-i Şerif’in ortasında bulunan kutsal bina; yeryüzünde
Allah’a adanmış ilk mabed, beytullah. Müslümanların namaza başlarken yöneldikleri cihet, kıble.
Müslümanların hacı olmak için Kurban Bayramında ziyaret ettikleri mekân.
- M -
MeKKe:
Mekke şehri, Suudi Arabistan sınırları içinde olup kızıldeniz sahillerine yakın bir yerde yer
almaktadır. Eski adı Bekkedir. Müslümanların kutsal şehridir. Müslümanların kıblesi olan Kâbe buradadır.
Önceleri dağlar arasında, ıssız ve susuz bir vadi olan Mekke, Hazret-i İbrahim’in ilahî bir emirle hanımı
Hacer ile oğlu Hazret-i İsmail’i bırakması ve burada Zemzem Suyunun çıkmasıyla yerleşim merkezi
haline gelmiştir. Daha sonra Hazret-i İbrahim ve Hazret-i İsmail’in Kâbe’yi inşa etmeleri ve insanları
tavafa çağırmalarıyla Mekke’nin önemi daha da artmıştır. İslâm tarihindeki pek çok önemli hadisenin
meydana geldiği bir yerdir Mekke. Peygamber Efendimiz, burada doğmuş, kendisine peygamberlik
burada verilmiş ve Kur’an Mekke’de indirilmeye başlanmıştır. Peygamberliğinin ilk 13 yılı Mekke’de
geçmiş, 622 yılında Medine’ye hicret etmiş, ve daha sonra 630 yılında da Mekke’yi Sahabeleriyle birlikte
fethetmiştir. Yine 630 yılında meşhur Veda Hutbesini burada irad etmiştir. Ayrıca, Müslümanların kutsal
ve mübarek kabul ettiği mekânların en çok bulunduğu yer de Mekke’dir. Kâbe, Safa ile Merve, Zemzem
Kuyusu, Hacerü’l-Esved, Arafat, Müzdelife, Mina, Cebel-i Rahme, Nur Dağı, Hira Dağı gibi yerlerin hepsi
Mekke’dedir. Mekke’ye idarî olarak sırasıyla Emeviler, Abbasiler, Memluk sultanları ve Osmanlı sultanları
hizmet etmişlerdir. 1925 yılından itibaren bu vazifeyi Suudi Arabistan üstlenmiştir.
MeDine:
Kur’ân’da Yesrip diye anılır. Ahzap Suresi, 13. ayetinde Müslümanlarca Medinetü’n-Nebi
(Peygamber Ülkesi) ya da Medinetü’l-Münevvere (Aydınlanmış Ülke) olarak bahsedilir. Hz.
Muhammed’in 622 yılında Mekke’den göçetmek zorunda kaldığı, 300 km kuzey’deki kent. Peygamber
Efendimizin mübarek kabr-i şerifi, Mescid-i Nebevî diye bilinen Peygamber mescidi Medine’de ve
binlerce Sahabenin defnedildiği Cennetü’l-Baki mezarlığı da bu şehirdedir.
Mesnevî-i nuriye | 439 |
Y
er
B
ilgileri