Mektubat - page 948

göre Himalayaların âlem-i misale yansıyan görüntüsünün de gerçek halinden son derece farklı ve
garip olması mümkündür. Velîlerin gördüklerini söyledikleri ve çok garip özelliklerle tasvir ettikleri Kaf
Dağı da yukarıda izahlara uygun düşmektedir.
kaRaDeNİZ:
Türkiye’nin kuzeyinde bulunan denizdir. Karadeniz’i çevreleyen ülkeler Türkiye,
Bulgaristan, Romanya, Rusya, Ukrayna ve Gürcistan’dır. Yüzölçümü, yaklaşık olarak 460.000 km2 olan
Karadeniz oldukça derindir. En derin noktası 2020 metredir. Kıyılardan itibaren hemen derinleşir.
Tuzluluk oranı % 0.18 civarındadır.
kaStaMONu:
Eski bir yerleşim merkezi olan Kastamonu il merkezi ve ilçelerinde bir çok eski
eser ziyarete açıktır. Belli başlıları Araç, Taşköprü, Küre, Abana ilçeleri sit alanı kapsamındadır.
Taşköprü’de Zımbıllı Tepe (Pompeipolis), İnebolu’da Abeş Kalesi, Geriş Tepesi, Çatalzeytin’de Ginolu
Koyu, Cide İlçesinde Gideros Koyu arkeolojik sit alanıdır. Türkiye nin en meşhur ve kaliteli sarımsağı
Kastamonu da üretilir ve sunta ve baklalı zincir (zintaş) üretimi yapılır.
Bediüzzaman Said Nursî Hazretleri 1936 ilkbaharında Eskişehir hapsinden tahliye olduktan sonra
Kastamonu’ya mecburî ikamet için sevk edilir. Burada Araba Pazarı semtinde polis karakolu
karşısında bir eve yerleştirilir. Kastamonu Lâhikası Üstadın burada ikameti esnasında yazdığı ve gelen
mektuplardan oluşturulmuştur. Ayrıca Ayetü’l-Kübra olan Yedinci Şua da burada yazılmıştır. 1943’e
kadar burada kaldıktan sonra tekrar tutuklanarak talebeleriyle beraber Denizli hapsine sevk edildi.
Kastamonu ilinin ilçeleri; Abana, Ağlı, Araç, Azdavay, Bozkurt, Cide, Çatalzeytin, Daday, Devrekani,
Doğanyurt, Hanönü, İhsangazi, İnebolu, Küre, Pınarbaşı, Seydiler, Şenpazar, Taşköprü ve Tosya’dır.
keNaN:
Sayda, Sûr, Beyrut, Filistin ve Suriye’nin bir kısmının bulunduğu bölgeye Kenan Diyarı
denilmektedir. Bölgenin diğer bir adı Fenike’dir. Hazret-i Nuh’un torunu Kenan bin Hâm burada
yaşadığı için bölgeye Kenan Diyarı denilmiştir. Hazret-i Yakup bu bölgede yaşamış ve Kenan halkına
peygamber olarak gönderilmiştir. Kenan Kuyusu ise Mısır ile Medyen arasında, Beytü’l-Makdis (Kudüs)
bölgesindedir. Hazret-i Yakup’un evine üç fersah uzaklıkta olduğu rivayet edilmiştir. Hazret-i Yusuf
kıskanç kardeşleri tarafından bu kuyuya atılmıştır. Kuyuya atıldıktan sonra Hazret-i Yusuf etrafında
gelişen hadiselerden Kurân-ı Kerim’de Yusuf Suresinde bahsedilmektedir.
keRbeLÂ:
Hazret-i Hüseyin’in şehit edildiği ve türbesinin bulunduğu yerdir. Irak’ın büyük
şehirlerinden biri olan Kerbelâ, Irak’ın orta kesiminde, Bağdat’ın 88 km güneydoğusundadır. Irak’ın en
önde gelen dinî ve ticarî merkezlerinden biridir. Abbasilerin son zamanlarında Kerbelâ, hurmalıklar
içinde bulunan ve suyunu Fırat’tan alan küçük bir şehir haline geldi. Kanuni Sultan Süleyman 1534-35
yılında tahribe uğrayan Hazret-i Hüseyin Türbesi ile Necef’teki Ali Türbesini ziyaret ederek,
Kerbelâ’daki Hüseyniye adındaki bir kanalı tamir ettirdi ve rüzgârların kumlar ile örttüğü sahaları
yeniden bahçe haline getirtti. Ayrıca bazı inşaatlar da yaptırdı. Üçüncü Murad Han da 1585’te Bağdat
Valisi Ali Paşa vasıtasıyla, Hazret-i Hüseyin’in eski türbesini imar ettirdi. On dokuzuncu yüzyılda bir ara
Vehhabilerin, tahribatına uğramışsa da, Osmanlı devleti valileri tarafından şehre hükümet konağı
yaptırılmış ve pazar yeri genişletilmiştir. Kerbelâ’nın ehemmiyeti ve zenginliği, özellikle Hazret-i
Hüseyin’in türbesini ziyarete gelen çok sayıda ziyaretçi sebebiyle olmakla beraber, ayrıca Necef’e ve
Mekke’ye gidecek hacılar için bir istasyon, aynı zamanda iç Arabistan ile yapılan ticaret bakımından,
çöl hududunda mühim bir ticaret merkezi olmasından ileri gelmektedir. Kerbelâ’nın Basra demiryolu
ile bağlantısı vardır. Nüfusunun yarıdan fazlasını İranlılar, geri kalanını da Şii Araplar meydana getirir.
Bunlar arasında kuvvetli aşiretler de vardır. Asıl Kerbelâ, doğu taraftaki yarım daire şeklindeki
hurmalıklar ve Hazret-i Hüseyin’in kabrinden ibarettir. Şehrin batısında ise, çöl manzaralı yaylada
Şiilere ait mezarlıklar vardır. Hazret-i Hüseyin’in makamı, 108x82,5 m büyüklüğündeki bir avlu içinde
bulunur. Bu avlunun duvarları boydan boya ayetlerle kaplıdır.
kIbRIS:
Türkiye’nin güneyinde bulunan Kıbrıs, Sicilya ve Sardunya’dan sonra Akdeniz’in üçüncü
büyük adasıdır. Türkiye’ye olan uzaklığı Anamur Burnundan 65 km’dir. Adanın yüzölçümü 9.251
km2’dir. En uç noktaları arasındaki uzaklık doğu batı doğrultusunda 224 km, kuzey güney
doğrultusunda ise 96 km dir. Bu gün adada fiili olarak iki devlet bulunmaktadır. Toprakların yaklaşık
üçte ikisini oluşturan güney bölümü Kıbrıs Cumhuriyetinin, yani Rum yönetiminin denetimi altındadır.
Kuzey bölümü ise 1983 yılında bağımsızlığını ilân ettikten sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti adını
almıştır. Her iki kesimin başkenti de adanın en büyük şehri olan Lefkoşe’dir. Lefkoşe’nin ortasında
Y
er
B
ilgileri
| 948 | Mektubat
1...,938,939,940,941,942,943,944,945,946,947 949,950,951,952,953,954,955,956,957,958,...1086
Powered by FlippingBook