DÖRT YAŞINDA KUR’ÂN EĞİTİMİ ALDI
Muhammed Sıddik, dört yaşında Ebu Müslim’in yanında ilk Kur’ân eğitimini aldı. Ebu Müslim, genç Muhammed’in kabiliyetli olduğunu anlayınca ehemmiyetle üzerinde durdu.
1928’de henüz sekiz yaşında iken hıfzını tamamlamaya muvaffak oldu. On iki yaşında amcası Ahmed Seyyid ile birlikte başşehir Kahire’ye gitti. Burada hocası Şeyh Muhammed Mesud’dan Kıraat eğitimi almaya başladı. Minşavî, sadece kıraat ilimleriyle yetinmeyip, diğer ilimleri de ders almak suretiyle kendisini iyice yetiştirdi.
15 yaşına gelince toplu meclislerde Kur’ân okumaya başladı. 1938 yılında amcasının kızıyla evlendi.
1953 yılında Kahire Radyosu kendisini radyo imtihanına çağırdı. Fakat Muhammed şöhreti sevmediği için bu dâveti reddetti. Bunun üzerine radyo ekibi köye kadar gelerek sesini çekmek istediler. Bu kari’ler tarihinde bir ilk oldu. İlk defa bir radyo ekibi bir karinin köyüne kadar giderek çekim yapma teklifinde bulundu.
Bu tarihten sonra Muhammed Sıddîk Minşavi, Mısır’da en çok tutulan kari’lerden oldu. Sadece Mısır’da değil, Endonezya, Suriye, Pakistan, Ürdün, Libya, Cezayir, Kuveyt, Irak, Suud-i Arabistan ve Malezya’ya giderek binlerce kişiye Kur’ân ziyafeti verdi. Minşavi, Kur’ân okuduğu zaman dinleyenleri ağlatacak kadar hisli okurdu.
Minşâvî, zaman zaman meşhur karilerden Abdulbasit Abdüssamed ile İslâm ülkelerine seyahatler düzenledi. Gittikleri yerlerde halk tarafından coşkuyla karşılandılar. Abdüssamed ile Endonezya’da beraber okudukları Yusuf Sûresi hâlâ akıllardadır.
Hayatı müddetince hiçbir musıkî eğitimi almamasına rağmen son derece ölçülü ve düzgün Kur’ân okurdu. Mısır Diyanet İşleri Bakanlığı tarafından Zemalik Mescidi’ne Kehf Sûresi okuması için tayin edildi. Ömrünün sonuna kadar bu camide Kur’ân okumaya devam etti.

63’TE ZEHİRLENMEYE ÇALIŞILDI
1963’te bir eve Kur’ân okumaya çağrıldı. Okuduktan sonra ev sahibi yemek ve meyve yiyelim diye teklifte bulundu. Bu sırada ev sahibinin haberi olmadan tabağına gizlice zehir atıldığı aşçı tarafından kendisine haber verildi. Muhammed Minşavi bu suretle mutlak ölümden kurtulmuş oldu. Tabağına zehir attıran kişiyi aşçıdan öğrenmesine rağmen hayatı boyunca gizli tuttu.
1966 yılında vereme yakalandı. Doktorlar okumayı bırakmasını tembihlemelerine rağmen okumaya devam etti. Hastalığı günden güne artarak devam ederken 1968 yılında ikinci hanımı hac vazifesini ifa ederken vefat etti. Kendisi de 20 Haziran 1969 senesinde 50 yaşında iken vefat etti. Doğduğunda olduğu gibi vefat ettiği gün de Cumaydı.

VEFATINI HİSSETTİ
Muhammed Minşavi’nin her zaman ayakkabısını boyattığı bir çocuk vardı. Yine bir gün ayakkabısını boyatmış, parayı uzatırken:
“Bu sana son verişimdir.” demişti. Hakikaten o tarihten sonra bir daha ayakkabı boyatmak nasip olmadı.

BEDİÜ’L-KURRA
Muhammed Sıddık Minşavi zamanın en iyi karilerden kabul edildi. Müstesna bir kıraat metodu takip ederek “Bediu’l-kurrâ” (Asrın emsâlsiz okuyucusu) ünvanıyla anılır oldu. Aynı zamanda “Andelîb-i Kur’ân” (Kur’ân bülbülü), “Hüzün Memleketinin Sultanı” ünvanlarının da sahibi idi.
Hayatında en ziyade Yusuf Sûresini okurdu. Zira bu sûre onun için apayrı bir mana içerir. Onu dinleyen herkesin ortak kanaati “Yusuf Aleyhisselâm’ın hüznünü sinesinde saklıyor” şeklindeydi.
Muhammed Sıddik Minşâvi’nin şu an yaklaşık 150 okuyuşu bulunmaktadır. Mısır Kur’ân Radyosunda ayda bir tertil üzere hatm-i şerifi yayınlanmaya devam etmektedir.
Vefatından sonra adına Mısır’da “Muhammed Sıddîk el-Minşâvî Camii” yaptırıldı. Aynı şekilde Mekke’de kendi adına bir cami inşa edilmiş, yine Mekke’de kendi sesiyle banta çekilmiş ezan okunmaktadır.