DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, “Türkiye’nin yeniden tarihi yürüyüşünü devam ettirmesinin yolu demokratların ayağa kalkmasıyla olacaktır” dedi.
Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, partisinin Manisa İl Başkanlığı’nın düzenlediği iftar programına katıldı. Uysal, burada yaptığı konuşmada, mevcut politikalarla Türkiye’nin ‘istikrarsız’ bir profil çizdiğini ifade etti. Türkiye’nin dışardan bakıldığında istikametini kaybetmiş görüntüsü çizdiğini söyleyen Uysal, ülkenin bunu hak etmediğini belirtti.
Demokratik rekabeti yok etmeye çalışıyor
Uysal, iktidarın muhalefete yönelik tutumuna eleştirerek, şöyle devam etti: “İktidar, insanlarımızın haklarını lütufmuş gibi dağıtmaya çalışıyor. Sayın Erdoğan’a gazeteciler sordu. ‘3 bin liralık emekli ikramiyesi 4 bin liraya çıkmış. Bunu artıracak mısınız?’ diye. ‘Beni gaza mı getiriyorsun?’ dedi. Sonra da ‘Daha ne olacak’mış. Sanki karlı dağdan kar bağışlıyor. Anlayışları bu. Artık lütfediyorlar. Demokrasiye inanmadıklarını, hukuka istediklerini veriyorsa inandıklarını tarih ispat etti. Üç aylık zindan mazileri olanlardan 25 yıldır mağduriyet hikâyeleri dinledik. Şimdi ‘Mağdur olduk’ diyenler… İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olacağım diyor. Herkesin aday olma hakkı var. Ona bir takım operasyonlar... Önümüzdeki süreçte, yerel seçim sonrası ölümü görmüş AKP lideri Erdoğan, Türkiye’de demokratik rekabeti yok etmek için elinden geleni yapacaktır. Demokrasi onlar için konjonktürel bir program. İşlerine geldi mi demokrasi, işlerine geldi mi millî irade.''
Cahil siyasi anlayışı reddediyoruz
Türkiye’nin olağanüstü dönemleri yaşadığını ve bugün de yaşamaya devam ettiğini söyleyen Uysal, şunları kaydetti: “Türkiye’de bugün siyasî rekabetin merkezinde milletimizin menfaatleri, vatandaşlarımızın hakkı, hukuku mücadele için mevzubahis değildir. İşleyen bir hukuk düzenini kurabilmenin kavgasını dün de verdik bugün de vereceğiz. Birileri müsaade ettiği kadar hakka, hukuka, refaha razı olalım istiyorlar ona da razı olmayacağız. Bu ülkenin kaynaklarını eşit ve ortak paydada külfetiyle yüklediğimizde hepimize yeteceğine inanıyoruz. Bunu dün yaptık, bugün de yapabiliriz. Kavgamız bunun için. Önümüzdeki süre Türkiye’de demokrasiyi fiilen askıya alma çabasıyla kendi varlıklarını her şeyin merkezinde koyanlara inat, bu mücadeleyi sürdürelim. İstedikleri kadar baskı altına alsınlar. İstedikleri kadar ağzını açana dava açsınlar, eleştirenleri gözaltına alsınlar. Doğruları milletin kürsülerinden haykırmaya devam edeceğiz. Türkiye’nin yeniden bu tarihi yürüyüşünü devam ettirmesinin yolu demokratların ayağa kalmasıyla olacaktır.”
Mehmet Kara - Ankara
[email protected]