Güney Amerika dönüşü gazetecilerin sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye ile ilgili olarak “Her şeyimizle tüm ihtimallere karşı hazır durumdayız. Kimsenin endişesi olmasın” dedi.
Şili, Peru, Ekvador ve Senegal’i kapsayan Güney Amerika ziyaretini tamamlayarak Türkiye’ye dönene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Hürriyet gazetesinden Vahap Munyar’ın haberine göre, Erdoğan’ın Suriye krizi, PYD nedeniyle ABD ile yaşanan gerilim ve Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Türkiye ziyareti ile ilgili açıklamalarından öne çıkan bölümler şöyle:
'IRAK’TA DÜŞÜLEN HATAYA SURİYE’DE DÜŞMEK İSTEMİYORUZ'
* Irak’ta düşülen hataya Suriye’de düşmek istemiyoruz. Ben 1 Mart tezkeresinin yanındaydım, karşı olanlar bunu açıkça söylemediler. Birileri de gizli kulisler attılar. O insanların kimler olduğunu araştırır bulursunuz. 1 Mart tezkeresi ilk anda kabul edilip Türkiye, Irak’ta olsaydı, Irak’ın durum böyle olmazdı. 1 Mart tezkeresi ilk anda geçseydi, Türkiye masada olacaktı. O zaman (eski ABD Başkanı George W.) Bush, benimle yaptığı görüşmelerde bir ricada bulundu. Ama maalesef biz kendi arkadaşlarımızın yanlışıyla baş başa kaldık. Sonra göreve geldim, Başbakan oldum, tekrar ricada bulundu ve tezkere geçti ama o zaman da Kuzey Irak’taki Kürt kardeşlerimiz bizim oraya girmemizi istemedi. Biz de, “İstenmediğimiz yere girmeyiz” dedik.”
* Şu anda biz bütün güvenlik güçlerimizle, her şeyimizle tüm ihtimallere karşı hazır durumdayız. Kimsenin endişesi olmasın.
* (Suriye’de hedeflenen çözüme tarih vermek mümkün mü? Sorusuna karşılık) Bu işlerin tarihi olmaz. Nitekim Suriye krizinde de çok farklı şeyler düşünülüyordu ama olay halihazırda 5 yılı aşmış vaziyette.
'SENİN ORTAĞIN BEN MİYİN, KOBANİ’DEKİ TERÖRİST Mİ?'
* PYD bir terör örgütüdür. YPG bir terör örgütüdür. PKK ne ise PYD odur. Bunu bütün uluslararası örgütlere taşıyacağız. Taşımadığımız her an bizim için kayıptır. Terör örgütü olarak ilan edilmesi için adımlar atılmazsa geç kalırız. Bakın, Biden (ABD Başkan Yardımcısı) yanında bir yardımcısı ile geldi. Daha önce Sayın Obama’nın yanında da adı geçen bir ulusal güvenlik temsilcisi. Tam Cenevre’deki görüşmeler sırasında kalkıyor, Kobani’ye gidiyor. Kobani’de sözde bir generalden plaket alıyor. Biz nasıl güveneceğiz? Ben miyim senin ortağın, yoksa Kobani’deki teröristler mi?
‘ABD UÇUŞA YASAK BÖLGE KONUSUNDA YUMUŞADI’
* Benim bu düşüncemi G-20 ülkelerinin tamamına yakını biliyor. Terörden arındırılmış güvenli bölge, bunun yanında uçuşa yasak bölge düşüncelerimi hepsine aktardım, hepsi olumlu sözler söyledi ama dönüş henüz olmadı. Burada terörden arındırılmış bölge konusunda, kilometresine varıncaya kadar ABD ile mutabıkız. ‘Bu bile azdır’ dedim Sayın Obama’ya; biz bunu büyütebiliriz. İnşaat sektöründe başarılıyız. Donörlerin katkılarıyla, Suriye sınırları içinde güvenli bölgede bir şehir kurabiliriz.
* Güvenli bölge konusunda ABD baştan itibaren pek inanmamıştı, sonra inanmaya başladı. Uçuşa yasak bölgeye karşı çıktılar ama onda da şu anda bir yumuşama var.
‘BEN SİSİ İLE GÖRÜŞMEM, BAKANLARIMIZ MUHATAPLARI İLE GÖRÜŞEBİLİR’
O konu ile ilgili benim tavrım net. (Eski Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed) Mursi ve arkadaşları başta olmak üzere idamlarla ilgili kararlar gözden geçirip kaldırılmadıktan sonra, ben (Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah El) Sisi ile görüşmem. Bakanlarımız muhataplarıyla görüşebilir. Ama Başbakanımızın görüşmesini doğru bulmam. Türkiye ile Mısır halkı, aynı kültür, aynı değer yargılarına inanan iki ülke. Tabii ki biz bu noktada kopamamalıyız.
‘MERKEL’İN SIK SIK GELMESİ BİR BAKIMA GÜZEL’
*Şansölye Merkel’le son zamanlarda görüşmeler sıklaştı. Bu güzel bir bakıma. Sayın (Başbakan Ahmet) Davutoğlu’nun Almanya seyahati, Merkel’in İstanbul’a gelmesi, Davutoğlu ve şahsımla yaptığı görüşmeler, ardından Londra görüşmesi ve şurada bir hafta oldu olmadı hemen buraya geliyor olması… Pazartesi kendisiyle Ankara’da görüşeceğim. Sayın Başbakan da görüşecek. Ana başlık büyük ihtimalle mülteciler sorunu. Yapılan donörler toplantısında verilmiş 10 milyar euro’luk sözden bahsediyorlar. Daha önce Türkiye’deki Suriyeliler için kullanılmak üzere 3 milyar euro sözü var… Daha bunlardan en ufak bir şey Türkiye’ye yansımış değil. Bütün bunları görüşme şansımız olacak.