Başbakan Binali Yıldırım, İstanbul Uluslararası Finans Merkezi, BDDK ve SPK hizmet binalarının temel atma töreninde konuştu. Konuşmasında başkanlık sistemi çağrısında bulunan Başbakan Binali Yıldırım, "Bir işimiz kaldı, başkanlık sistemi. Gelin millete götürelim, millet ne diyorsa o." dedi.
İşte Yıldırım'ın konuşmasından satır başları;
Türkiye geleceğe kutlu yürüyüşünü ak kadrolarla sürdürüyor. İstanbul'un zenginliğine bir zenginlik daha katıyoruz. Burası küçük ölçekli bir şehir olacak. Gün içinde burada 80 bin kişi olacak. Yeni iş yerleri olacak, iş alanları olacak, gençlerimize iş imkanı olacak.
İstanbul aynı zamanda Ortadoğu demek, Balkanlar demek, Orta Asya demek. Doğu ile Batı'nın buluştuğu bir dünya şehri.
156 milyon vatandaşımız Marmaray'ı kullandı. İstanbul-Ankara hızlı treni bitti, hizmet veriyor. Yavuz Sultan Selim dünyanın en geniş asma köprüsü bitti hizmete girdi. Şimdi kamyonlar, otobüsler, ağır araçlar Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'ne artık gelmiyor.
"7 TEPELİ İSTANBUL'A 7 DEV ESER YAPACAĞIZ"
Dünyanın en büyük havalimanını yapıyoruz. 7 tepe İstanbul'a 7 tane dev eser yapacağız dedik. Birincisi İstanbul-Ankara hızlı treni. Bitti. İki, Yavuz Sultan Selim Köprüsü ve bağlantı yollar, bitti. Üç, Marmaray, bitti çalışıyor. Dört, Avrasya Tüneli, 20 Aralık'ta hizmete açılıyor.
Üç tane kaldı, İstanbul İzmir Otoyolu, Kanal İstanbul'da kısa sürede başlayacak inşallah ve yedincisi, dünyanın en büyük havalimanı İstanbul havalimanı.
"BİR İŞİMİZ DAHA KALDI, BAŞKANLIK SİSTEMİ..."
Darbecileri yerle bir ettik, bölücüleri de yerle bir edeceğiz. Yetmez, bir işimiz daha kaldı. Türkiye istikrar sürmesi lazım. Başkanlıkla olacak. Siyasi partilere diyoruz ki, birlikte hepinizin sözü var, bizim de sözümüz var.
Gelin Meclis'te bu anayasayı geçirelim, kararı millete bırakalım. Millet ne diyorsa o, biz başkanlık diyoruz. Başkanlıkta tek başına istikrar var, Türkiye'nin birliği beraberliği, kardeşliği var. Siz başkanlık değil de başka bir model öneriyorsanız buyurun ikisini de soralım millete. Milletin verdiği kararın başımızın gözümüzün üzerinde yeri var.