Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar, “Depremzedeler sorumlulara karşı maddi ve manevi tazminat davası açabilir” dedi.
AHMET TERZİ - ANKARA
Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar, tüketicin güvenlik hakkına, bilime, tekniğe ve standartlara aykırı rantçı yapılaşmanın deprem felaketinin nedeni olduğunu belirterek, “Deprem sonucunda binaların, konutların yıkılmasıyla oluşan afetten zarar gören depremzedelerin hakları vardır. Depremzedeler sorumlulara karşı maddi ve manevi tazminat davası açabilir” dedi. Çakar, deprem felaketinde zarar gören depremzedeler haklarını kimlerden nasıl arayacaklarını şöyle sıraladı: “Yıkılmış olan konutu – daireyi ya da binayı müteahhitten veya şirketten satın alan tüketici, konutun ağır kusurlu ve depreme dayanıksız olarak üretilmesinden dolayı yıkılmış olması nedeniyle, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında tüketici mahkemesinde müteahhit veya şirkete maddi ve manevi tazminat davası açabilir. Kirada oturan depremzedeler, kiraya veren ev sahiplerine ve binayı yapan müteahhitlere karşı Türk Borçlar Kanununa göre sulh hukuk veya asliye hukuk mahkemelerinde maddi ve manevi tazminat davası açabilirler.
Sorumlular cezalandırılmalı ve hesap vermeli
Turhan Çakar felaketten alınması gereken dersler ve yapılması gerekenlerle ilgili şunları söyledi: “Konut ve yapılaşma tüketici haklarına, bilime, tekniğe ve standartlara uygun olmalı. Konut ve yapılaşmada rant anlayışına son verilmeli. Tarım topraklarında yapılaşma yasaklanmalı. İmar afları ve barışları yasaklanmalı. Deprem felaketinin tüm sorumluları cezalandırılmalı ve hesap vermeli. İnşaat sektörü, müteahhitlik ve özel yapı denetim sistemi, DASK her yönüyle masaya yatırılmalı. İmar, yapılaşma ve konut mevzuatı her yönüyle masaya yatırılmalı. Belediyeler ile merkezi yönetimin konut ve yapılaşmadaki görev ve sorumlulukları masaya yatırılmalı. Yapılacak binalarda standardına uygun ve eksiksiz malzeme kullanılmalı. Asbestli malzemelerin bina yapımında kullanımı yasaklanmalı. Konut ve yapılaşmada sorumlu olan belediye ve merkezi yönetim görevlilerinin liyakat sahibi olmalarına önem verilmeli. Türkiye’deki mevcut konutların ve yapıların depreme dayanıklılığı gözden geçirilmeli ve gerekli tüm önlemler alınmalı AFAD ve Kızılay’ın bugünkü yapıları masaya yatırılmalı, önümüzdeki depremlerde etkin, hızlı ve sorun çözücü bir yapıya ulaşabilmeleri için gerekli önlemler alınmalı. Depremzedelerin ve onların her dereceden okullarda okuyan çocuklarının ekonomik, sosyal ve psikolojik sorunlarına devletçe acil çözüm bulunmalı…”