Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim yasaklarından muaf tutulması dikkatleri siyasi partilerin seçim bütçesine çevirdi. Muhalefet haksız rekabete dikkat çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim yasaklarından muaf tutulması ve bütçeden partilere ayrılan ödenekler şikayet konusu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim yasaklarından muaf tutulması dikkatleri siyasi partilerin seçim bütçesine çevirdi. Hazine’den AKP’ye göre daha az yardım alan muhalefet partileri, hem AKP’nin seçim bütçesinin fazla olmasına hem de Erdoğan’ın “yasak tanımazlığına” isyan etti. DW Türkçe’ye konuşan CHP Adana milletvekili Burhanettin Bulut “Geçmiş seçimlerden de biliyoruz ki sadece devletin parası değil, devlet uçağı, otobüsü de AKP’nin, Erdoğan’ın emrinde olacak. Bırakın eşitsiz yarışı, yine kontrolsüz güç Erdoğan’la mücadele edeceğiz” diye konuştu. Bulut, 31 Mart yerel seçimine giden süreçte sadece Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) Erdoğan’ı seçim yasaklarından muaf tutmasının değil, Hazine’den siyasi partilere yapılacak yardımların da siyasi partiler adına seçimde bir haksız rekabet ortamı oluşturduğuna dikkat çekti.
‘Cumhurbaşkanı’ sıfatıyla devletin imkânları kullanılacak
YSK, 31 Mart seçiminin Türkiye’de sistem değişikliğinin ardından yapılacak ilk seçim olduğundan yola çıkarak ‘partili cumhurbaşkanı’ Erdoğan’ın seçim yasakları kapsamına alınmasına ilişkin İYİ Parti’nin yaptığı başvuruyu reddetti. Buna göre Erdoğan, bakan ve milletvekillerinin 21-31 Mart günleri arasında makam araçlarını kullanamayacağı, açılış ve temel atma törenlerinin düzenlenemeyeceğine ilişkin seçim yasaklarından muaf olacak, seçim gününe kadar “Cumhurbaşkanı” sıfatıyla devletin tüm olanaklarını kullanarak seçim propagandası yapabilecek.
Hukuk dışı bir durumla karşı karşıyayız
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcılarından Hasan Seymen, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim yasakları kapsamına alınması için YSK’ya başvuru yaptı. Seymen, yeni sistemde partili bir cumhurbaşkanı olduğunu ve onun da seçim yasağı kapsamına alınması gerektiğinde ısrar ediyor. Seymen, “YSK, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı yasaktan muaf tutarak ‘partili cumhurbaşkanı’na kıyak geçmiş oldu. Tamamen hukuk dışı bir durumla karşı karşıyayız” diye konuştu. Seymen, “Oysa 16 Nisan 2017’deki anayasa değişikliği referandumuyla Erdoğan yeniden AKP’nin genel başkanı oldu. Siyasi bir kimliği var. Seçim yasakları kapsamına alınması hukukun gereğidir” dedi.
Dava açacağız
Hasan Seymen’in siyasi partilere yapılan bütçe yardımı konusunda da İYİ Parti’nin ‘ayrıca bir haksızlığa uğradığını’ söyledi. İYİ Parti’nin 24 Haziran 2018’te mecliste grup kurduğunu hatırlatan Seymen, 2018’in Haziran ve Aralık ayına ait bütçe yardımının kendilerine yapılmadığını belirtti. Bu konuda hem Cumhurbaşkanlığı’na hem de Maliye’ye başvurduklarını ancak yanıt alamadıklarını belirten Seymen, “Yaşadığımız bu haksızlık karşısında da mahkemede hakkımızı arayacağız. Dava açacağız” diye konuştu. Seymen, “Tüm bu açık göstergelere karşın AKP ya da Cumhurbaşkanı Erdoğan çıkıp da seçimin eşit koşullarda yapılacağını söylemesin. Kimse inanmaz” çıkışında bulundu.