"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

'Sarıkamış diye kırıldı 90 bin evin ocağı'

22 Aralık 2018, Cumartesi 15:51
Sarıkamış Dayanışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez, "Ozanlar, 'Sarıkamış diye kırıldı 90 bin evin ocağı.' diyor. Bugün söylenen sözler 104 yıldır hala söyleniyor. Ozanlara saygı olarak ben her zaman 'Onlar 90 bin kahramandı' diyorum." dedi.

Sarıkamış Dayanışma Grubu Başkanı Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Bingür Sönmez, Sarıkamış Harekatı'nın 104. yılı dolayısıyla değerlendirmede bulundu.

Sönmez, Sarıkamış'ın çocukluk sevdası olduğunu belirterek, "Benim çocukluğum 90 bin şehidin ağıtlarıyla ninnileriyle geçti. Köyümüzde büyük bir şehitlik vardı, çok ayak altındaydı. Onun hep görkemli bir şehitlik haline getirilmesini hayal etmiştim." ifadelerini kullandı. 

Bu nedenle Sarıkamış'ı daha tanınır hale getirmek için çeşitli çalışmalar yapmaya başladığını aktaran Sönmez, 2003'te Sarıkamış Dayanışma Grubu, AKUT ve Erzurum Kalkınma Vakfı iş birliğinde, yaklaşık 100 kişinin katılımıyla Soğanlı Dağları'ndan Sarıkamış'a uzanan sembolik bir yürüyüş düzenlediklerini hatırlattı. Prof. Dr. Sönmez, "Enver Paşa'nın son konuşlandığı Kızıl Çubuk köyünde toplandık, Sarıkamış'a kadar karlar içinde 9 kilometrelik dağı aşan bir yürüyüş yaptık. İlk defa gazeteler Sarıkamış Şehitleri'ni anma töreninden bahsetti." diye konuştu.

"Dağlarda sayısız şehitlik var"

 

Erzurum'un Çimenli köyünden başlayarak 29. Tümen'in gittiği yürüyüş yolunda şehitliklerin yerini tespit etmeye çalıştıklarını aktaran Sönmez, "Dağlarda sayısız şehitlikler var. Öyle bir savaş yaşanmış ki dağ, taş şehit doluymuş. Bu şehitliklerin yerini, adı o dönem Harita Genel Komutanlığı olan kurumdan 4-5 subayın yardımıyla tespit ettik. Ertesi yıl bir harita uçağı alçak uçuşla bizim göremediğimiz yerleri gördü, büyük bir raporla Genelkurmay Askeri Tarih ve Stratejik Etüt (ATASE) ve Denetleme Başkanlığı'na sunduk. Soğanlı Dağları'nda 100'e yakın şehitliğin yerini tespit ettik. Birçoğu kaybolmak üzereydi, elimizdeki haritalar, bölge halkı ve anıları rehberliğinde çoğunun yerini tespit ettik." diye konuştu.

"Sarıkamış diye kırıldı 90 bin evin ocağı"

Sönmez, Sarıkamış şehitlerinin sayısını tahmin etmenin güç olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

"1. Dünya Savaşı'nda Osmanlı Devleti 2,5 milyon kayıp verdi. Türk Tarih Kurumun'da da yayınlanan Behiç Bey'in anılarına göre, Kafkas Cephesi'ndeki kaybımız 600 bin. 22 Aralık 1914 ile 5 Ocak 1915 tarihleri arasında süren 15 günlük Sarıkamış Meydan Muharebesi'nde kaybımız 108 bin. 1935'te Genelkurmay'ın verdiği bilgiye göre 120 bin kişilik ordudan 12 bin kişi geri döndü, yani kayıp 108 bin. Fevzi Çakmak, 60 bin şehit olduğunu söylüyor. Şehit sayısını tahmin etmek çok güç. Hep farklı rakamlar çıkacak. Ozanlar 'Sarıkamış diye kırıldı 90 bin evin ocağı.' diyor. Bu rakamı hiç kimse reddedemez, ozanlar yalan söylemez. Bugün söylenen sözler 104 yıldır hala söyleniyor. Ozanlara saygı olarak ben her zaman 'Onlar 90 bin kahramandı' diyorum."

Prof. Dr. Sönmez, 93. Alay'ın 29 Aralık gecesi Allahuekber Dağları'nda tipiye kapıldığını ve yarısının yitik olduğunu anlatarak, 5 Ocak'ta Türk güçlerinin geri çekilmesiyle Rusların girdiği her köyde büyük bir soykırıma, katliama giriştiğini ifade etti.

Sivillerin ne kadarının esir düştüğünün, ne kadarının katliama uğradığının bilinmediğini vurgulayan Sönmez, şöyle devam etti:

"Bir ay içinde 45 bin sivil halk, 2 yaşından 85 yaşına kadar erkek nüfus tehcire uğratıldı. 75 bin kişilik nüfus bir yıl içinde 7 bin 200'e düştü. Akrabam olan 25 köylü tehcire uğratıldı. Bir tanesi dedem. Bu 25 akrabadan sadece 12'si dönebildi. 60 bin esirimiz var, bunların 15 bini asker ve subay, geri kalan hep sivil halk. Asker ve subay savaş esiri. Savaş esirlerinin bir güvencesi var, isimleri kaydediliyor, katletmek mümkün değil. Hapishanelerde değil, kamplarda kalıyorlar. Sivil halk Rus vatandaşı olduğu için onlar vatan haini muamelesi görüyor. Kimisi geri dönerken perişan oldu."

"Bu savaş 1 günlük değildi"

Sönmez, 2003'e kadar Sarıkamış'ın "bir gecede tek kurşun almadan donarak, titreyerek, yaşamını yitiren zavallılar" gibi sunulduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Fakat 2004'te kamuoyuna şunu öğrettik, bu savaş bir günlük savaş değildi. 15 gün, 15 gece yapıldı. Göğüs göğüse, süngü süngüye savaşlar yapıldı. Dereler, tepeler, köyler zapt edildi. Sarıkamış'a iki kez girildi, birinde 2, birinde 1 gece kalındı ama her savaşın yeneni, yenileni olabileceği gibi, bu kahramanlar yenildiler. Savaşı askerler kaybetmez, savaşı komutanlar kaybeder. Bu kahramanlar hiçbir zaman bu şekilde anılmayı hak etmemişlerdi. Ama 2004'te dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök Paşa, bir deklarasyon yayınladı, benzer deklarasyon artık her sene 22-24 Aralık'ta Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinde yayınlanıyor."

Sarıkamış Kafkas Cephesi Araştırma Tanıtım Merkezi için çalışmaların devam ettiğini dile getiren Sönmez, kendisinin 15 yıldır topladığı tabanca, tüfek, kılıç, orijinal haritalar ve 1914'ten bugüne kadar Sarıkamış ile ilgili İngilizce, Fransızca, Rusça, Almanca yayınlar, gazeteler, tezler, makaleleri buraya armağan edeceğini söyledi.

AA

Okunma Sayısı: 2145
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • İsmail Okan GÜNDÜRÜ

    23.12.2018 00:17:11

    Sayın SÖNMEZ; Elinize ve yüreğinize, emeklerinize sağlık. Ben Sarıkamış'ta 3 (üç) yıl bölük komutanı olarak görev yaptım. Hakikaten birçok yerinde kaybolmaya yüz tutmuş, sorduğunuz zaman kimsenin bilgi sahibi olmadığı şehitlikler ve mezarlıklar vardı.

  • HİKMET

    22.12.2018 23:43:52

    Benim Rahmetli Dedemin Babası Şehit BAYRAM Dedem, mevzu bahis savaşa katılır. Köyümüzden ve komşu köylerden de katılanlar vardır. Dedemin Dayısı, yani büyük Dedem şehit BAYRAM'ın kayın biraderi ABDULLAH Dayımız da bu savaşta yanındadır. Bayram Dedem vurulmuş kan kaybetmektedir. Tipi ve buz gibi bir hava var. Donmak üzere iken yanında sağlıklı olan kayın biraderini ve bir kaç kişiyi daha ikna eder. Der ki ben ölüyorum. Hepimiz burada donacağız. Siz hayatınızı kurtarınız. Gerçekten orada donuyorlar. Abdullah Dayımız ve bir kaç kişi geri sağ geliyorlar. Ellerinde ciddi hasarlar ve kesik parmaklar var. 14-15 yaşlarına kadar bu Büyüklerimizle yaşadım. Kar ÇİÇEKLERİNİN ve Şehit BAYRAM DEDEMİN RUHLARI ŞAD OLSUN İNŞALLAH. Saygılarımla...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı