"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Nur “L’ecole de Joseph”de

11 Ocak 2018, Perşembe 00:07

L’ecole de Joseph (Medrese-i Yusufiye)

Tutuklu gazeteci yazar Nur Ener Kılınç 20 Şubat 2018 tarihinde mahkeme karşısına çıkacak

Son yazılarından birinde, gazeteci Nur Ener Kılınç, Türkiye’nin güneydoğusunda Irak sınırında bulunan, TSK ile PKK çatışmaları sonucu büyük bölümü yıkılmış olan Şırnak dramından bahsetmişti. Kasım 2016’da yayınlanan “Şırnak artık yok” başlıklı haber hiç umut emaresi göstermiyordu.

Birkaç gün öncesinde de, OHAL’in uzatıldığı dönemde, insan hakları ve ifade özgürlüğü üzerine konuşmak için Ankara’da düzenlenen Avrupa Birliği Delegasyonu toplantısı hakkında haber yazmıştı. Yazısında toplantıda bulunan Mazlumder eski Genel başkanı Ömer Faruk Gergerlioğunun sözüne yer vermişti: “Mağdurların sesi olmaya çalıştık.”

“Mağdurların sesi olmak”, aynı zamanda 1 Mart 2017 tarihinde geceyarısı evinden polis baskınıyla gözaltına alınan Nur Ener’in duruşunun da iyi bir tanımlaması. Kendisi 3 Mart tarihinden beri İstanbul’daki Bakırköy Kapalı Kadın Ceza ve İnfaz Kurumu’nda tutuklu.

Fakat İslâmî bir gazete olup, Sünnî Müceddid Bediüzzaman Said Nursî’nin (1877-1960) izinden giden yeni bir dinî hareket olan Nurculuğa yakın duran Yeni Asya gazetesinde yazdığından olsa gerek, Nur’un bu durumu Batı medyasının dikkatini çok az çekti.

Türk yetkililerin 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sorumlu tuttuğu vaiz Fethullah Gülen’in cemaati de, daha sonra bağlarını kopardığı Nurculuktan gelmektedir.

Yeni Asya gazetesinin yazarı Nur Ener, Gülen projesine yakın gazetecilerin tasfiye operasyonu kapsamında tutuklandı. Bir ihbar üzerine, yetkililer genç kadının cep telefonunda kriptolu Bylock uygulamasını bulmuşlar. Bu da, Erdoğan’ın Türkiye’sinde, hükümetin de, yandaş veya değil medyanın da FETÖ olarak isimlendirdikleri “Fethullahçı terör örgütü”ne bağlı olunduğuna kanıt olarak yeterli bir durumdur.

Kılınç’ın şimdiye kadarki tüm serbest kalma talepleri geri çevrilmiştir. Nisan ayında nişanlısı kendisini ziyaret edebilmek için onunla nikâhlanmıştır.

5 Aralık günü İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi, delillerin toplanmamış olması gerekçesiyle Nur’un tutukluluğunun devamına karar verdi. Sonuç olarak duruşma 20 Şubat 2018 tarihine ertelendi. İhbar eden kişinin ihbarından vazgeçmesine rağmen soruşturmacıların bu inadı, yetkililerin her türden muhalifleri, velev ki İslâmî dahi olsa yıldırma politikalarının birçok yönünden yalnızca biridir.

Yeni Asya gazetesinin dayanışma içindeki yazarları, iş arkadaşlarının durumu hakkında sık sık bilgi güncellemesi yapıyorlar ve Nur’un, Said Nursî’nin 1943 ve 1944 yılları arasında birçok talebesiyle Türkiye’nin güney batısında, memleketinden epey uzakta olan Denizli hapsindeyken yazdığı bir Risaleye gönderme yaparak “Medrese-i Yusufiye” diye adlandırdığı yerde geçen günlerini anlatıyorlar.

Meyve Risalesi isimli bu Risalede Said Nursî kendi durumlarını, Kur’ân ve İncil’de bahsi geçen, Firavun tarafından masum olmasına rağmen hapsedilen Hz. Yusuf’un durumuna benzetmiştir. Dolayısıyla Nursî için hapis “Medrese-i Yusufiye” ve Hz. Yusuf da tüm hapsedilenlerin manevî hocasıdır. Yeni Asya’nın vermek istediği mesaj açıktır: 

21. yüzyılda “Medrese-i Yusufiye”halen bir gerçektir.

Laurent Mignon* / Tageblatt

*Lüksemburglu olan Laurent Mignon Oxford Üniversitesi’nde Türk Dili ve Edebiyatı profesörüdür.

Çeviri: Esra Kuşe 

Etiketler: nur ener
Okunma Sayısı: 5278
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • HÜSEYİN İLHAN

    11.1.2018 10:10:13

    Masum ve mazlum mağdurların hallerini binlerce km.ötedeki İNSAN OLMA ŞUURUNA ERENLER duyabilir ve anlayabilir iken,bu ülkede,masumların şehrinde,hatta komşusu olan iman sahibi bildiğimiz insanların duymak,görmek ve idrak etmek yerine 'Efendim suçlu dedilerse vardır bir nedeni,gibi TARAFGİRANE DÜŞÜNCELERİ ile nasıl hak katline sebebiyet vererek yarında bu nedenle SUÇA ORTAKLIKTAN MAHKEME-İ KÜBRADA HESAP VERECEKLERİNİ nasıl idrak etmezler hayretki ne hayret.İMTİHAN ŞİDDETLİ,RABBİM TÜM İNSANLARA İDRAK ETME,HAKSIZLIĞA KARŞI DURABİLME VE KULLUĞUNU YERİNE GETİRMEK NASİP EYLESİN.

  • RABIA

    11.1.2018 00:23:36

    HASBUNALLAHÜVENIYMELVEKIL .....O ne güzel vekildir ,bütün mazlumlarin feryadlarini duyan Rabbim sen ne güzel yaradansin ............

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı