İddiaya göre Iraklı mülteci bir kadın özel bir hastanede doğum yaptı. Aile, masrafları ödeyemediği için hastane yönetimi bebeği bir ay boyunca rehin tuttu. Annesinin bebeği görmesi de engellendi. İddialar doğrultusunda bugün, söz konusu aile ve Mazlumder basın açıklaması yaptı. Mazlumder İstanbul Şubesi Hukuk Koordinatörü Avukat Ömer Yüzgül tıbben bebeğin taburcu edilmesi gerektiğini ifade etti. Hastane yönetiminin bebeği anneye teslim etmediğini belirten Yüzgül, “Mazlumder olarak 11 Mart'ta bize müracaat etti. kendisinin 30 gün bebeğiyle görüşmediğini ve görüştürülmediğini bize beyan etti. Biz de hemen iki avukat arkadaş ve anne ile hastaneye gittik. Hastanedeki görevli arkadaş bize bebeği göremeyeceğimizi söyledi. Bizim ısrar etmemize rağmen, bebeğin görüş saatinin 2 ile 4 olduğunu, görüşmenin imkansız olduğunu söylediler. İkinci gün tekrar gittik. Bizi mali işlerle sorumlu kişiyle görüştürdüler. Çocuğun hastaneye yatırılmasından 5 gün sonra normalde bebeğin tıbbı açıdan taburcu edilmesi mümkünken para ödenmiyor diye bebek anneye verilmemiş. Bebek anne ile görüştürülmemiştir.” diye konuştu.

Ailenin mülteci olduğuna dair Birleşmiş Milletler (BM) kaydı bulunduğuna dikkat çeken Yüzgül, “Anne bir mültecidir. Irak’ta evi eli silahlı örgütler tarafından basılarak kocası kaçırılmış kendisi de Türkiye’ye kaçmak zorunda kalınmıştır. Mülteci olduğuna dair Birleşmiş Milletler’e müracaatı vardır. Ve emniyette kaydı vardır. Mülteci olduğu konusunda hiçbir sıkıntı yoktur. 5 gün sonra çıkış yapacağız diye pasaportunu alıyorlar bir daha pasaportu geri vermiyorlar. Biz pasaportu istememize rağmen hayır bizde değil dediler. Biz de çocuğun bize verilmesi gerektiğini, para için çocuğun rehin tutulamayacağını söyledik. Fakat onlar da paralarını almadan bize çocuğu vermeyeceklerini beyan ettiler.” ifadelerini kullandı.

Emniyetin ifade almaktan başka bir şey yapmadığını aktaran Yüzgül, “Anne emniyette şikayet etmiş. Biz de emniyet ne yapmış diye gittik. Emniyet annenin ifadesini almış, hastane çalışanlarının ifadesini de almış ama kağıtları bekletiyor. Başka da bir işlem yapmamış. Bir anne var. Çocuğuyla görüştürülmüyor. Ama emniyettin yaptığı sadece bu. Bunun üzerine savcılığa da şikayette bulunduk. Savcılık da bir şey yapamadı. Daha sonra Kaymakamlığa müracaat ettik. En azından çocuğun başka bir hastaneye sevk edilmesini istedik. Ve anne ile görüştürülmesi istedik.” dedi.

Bebeği bugün Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk ettiklerini söylen Yüzgül, şunları söyledi: “Ben oradayken görevliler anne çocuğu görebilir dediler. Hastane görevlileri biz görüşmeyi engellemiyoruz dediler. Ama bebeği anneye camın arkasından sadece gösterdiler. Bugün bebeği Şişli Etfal Hastanesi'ne sevk ettik. Biz hastaneden ayrılırken görevliler anne gitmesin dedi. Bir hastanede 30 gün bebeğiyle görüştürülmezken başka bir hastane de ise bebeğin emzirilmesi için anneyi bırakmıyor. Karşılaştırma için söylüyorum.” 

Kendisinden habersiz bebeğini özel bir hastaneye sevk ettiklerini dile getiren anne Ggufran Yaareb Abduljaleel ise “Maddi durumunu sorulmadan çocuğumu özel bir hastaneye sevk ettiler. Devlet hastanesinden üç gün sonra taburcu oldum. Çocuğumu görmek için sevk edildiği özel hastaneye gittim. Ancak buradaki hastane görevlileri 5 bin dolar para talep etti. Param olmadığını ifade etmeme rağmen 30 gün boyunca çocuğumla görüştürülmedim.” dedi.

Bu süre zarfında çocuğunu emziremediğini anlatan anne,“ Hastanedekiler her emzirme talebinde bulunmamda 100 lira para talebinde bulundu. Vali yardımcısı ve Irak Konsolosluğu'na yardım talebinde bulundum. Her iki yerden de sonuç alınmadım. Bana kağıt imzalatılarak 400 dolar ile pasaportumu aldılar. Pazarlık sonucu da 5 bin dolar olan hastane masrafını 2 bin dolara indirdiler. İlçe kaymakamına yaptığım şikayete rağmen el konulan pasaport ve çocuğum teslim edilmedi. Daha sonra Mazlumder ve ilçe kaymakamının araya girmesi sonucu çocuğum bugün Şişli Etfal Hastanesi'ne sevk edildi.” ifadelerini kullandı.