Kayseri’deki bombalı araç saldırısında yaralanan ve halen tedavisi memleketi Adıyaman'da devam eden 20 yaşındaki Berat Yılmaz, tugaydan çıktıktan sonra takip edildiklerini anlayarak şoförü uyardıklarını öne sürdü.
Kayseri'de, 14 silah arkadaşının şehit olduğu terör saldırısında yaralanan Adıyamanlı er Berat Yılmaz'ın ilk müdahalesinin ardından tedavisine Adıyaman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde devam ediliyor. Patlamanın olduğu günü kendisinin soğuk hava nedeniyle çarşı iznine çıkmak istemediğini anlatan Yılmaz, arkadaşlarının kıramadığı için otobüse bindiğini ifade etti.
Arkadaşlarıyla birlikte neşeli şekilde dışarı çıktıklarını belirten Yılmaz, "Gayet neşeli bir şekilde çıktık. Her şey çok güzeldi. Ta ki o anlar yaşanana kadar. Patlama olduktan sonra şoka girdim, hiçbir şey hatırlamıyorum. Şehit arkadaşlarımın ailelerinin Allah yardımcısı olsun, vatan sağ olsun" dedi.
Yılmaz, patlama öncesi şehit olan arkadaşlarının takip edildiklerini söyleyerek otobüs şoförünü uyardıklarını da iddia ederek şöyle dedi:
"Şehit olan arkadaşlarım şoförü uyarmışlardı, 'takip ediliyoruz' diye. Şoför ise oralı olmamıştı. Biz arka tarafta oturduğumuz için fazla bir şey göremedik. Biz normalde çarşıya çıktığımızda otobüs bizi belli bir yere bırakıyordu. Başka bir yerde durması yasaktı. Sivil yolcu olmadığı için belli noktada bırakırdı bizi."
Arkadaşlarının her birinin ayrı hikayesi olanının olduğunu dile getiren Yılmaz, hepsinin hayallerinin yarım kaldığını kaydetti. Tedavisinin ardından askerliğine devam edeceğini vurgulayan Yılmaz, şunları söyledi:
“Şehit olan arkadaşlarımızdan nişan yapacaklar vardı. Bir çoğunun güzel hayalleri vardı. Vatan sağ olsun. Allah ailelerine sabır versin, ben vatanıma, milletime hizmet etmeye devam edeceğim. Sağ salim ayağa kalkarak görevimin başına geçmek istiyorum. Biz vatanın evlatlarıyız, biz var oldukça kimse bu devleti yıkamayacak. Terörün bitmesini ve artık annelerin ağlamasını istemiyorum."
Yaralı askerin babası Metin Yılmaz ise patlamayı duyunca apar topar Kayseri'ye gittiğini ifade ederek, "Oraya gidip oğlumu görünce hem sevindim hem üzüldüm. Çocuğumun yaşamasına sevindim ama diğer askerlerin şehit olmasıyla kahroldum. Artık terörün son bulmasını ve kimsenin gözyaşı dökmemesini istiyorum" dedi.
DHA