2010 yılında Yargıtay'a uzanan dava sayısı 375 bin iken, bu sayı 2014 yılının sonunda 560 bini geçmiş durumda. 

Yerel mahkemelerin verdiği karardan memnun olmayan ve davayı bir üst mahkemeye taşıyan kişilerin sayısı her geçen yıl artıyor. Yargıtay yerel mahkemelerin verdiği kararın bir kısmını ya da tamamını değiştirebildiği gibi, dosyanın yerel mahkemede yeniden görülmesine de karar verebiliyor. Son 4 yılda Yargıtay’ın en çok verdiği karar ise dava dosyasının bir kısmında onama, bir kısmında bozma kararı oluyor. 2010 yılında bu yönlü kararlar yüzde 0,3 seviyesindeyken, geçtiğimiz yıl sonunda bu oran yüzde 31,6’ya yükselmiş durumda. 

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Avukat Cevat Kazma, Yargıtay’a giden dava sayısının artmasını ve oranların bu denli değişmesinin, yerel mahkemelerde davalara bakan hâkimlerden kaynaklandığını belirtti. Cevat Kazma, “Son yıllarda hâkimlerin yeri çok sık değiştiriliyor. İcra davalarına bakan bir hâkim, ağır ceza davalarına bakmaya başlayınca çıkan kararlar ona göre oluyor. Bu nedenle dosya Yargıtay’a gittiğinde karar değişikliğe uğruyor.” şeklinde konuştu.Bu durumun yargının etkinliğini azalttığını söyleyen Kazma, hâkimlerin kıdem derecelerinin ve atamalarında etkili olan baktıkları dosya sayısı kriterinin de bu duruma etken olduğunu söyledi.

Yargı sisteminin daha etkin çalışması için önerilerde de bulunan Kazma, “Mahkemelerin ve Yargıtay’ın iş yükünü önemli ölçüde azaltacak değişiklikler, istinaf mahkemelerinin çalışmaya başlaması, mahkeme sayısının arttırılması, arabuluculuğun ve tahkim yargılamasının etkin bir şekilde kullanılması, avukatların hak ve yetkilerinin arttırılması gerekiyor." ifadelerini kullandı.