644 GÜNDÜR TUTUKLU OLAN VE GEÇEN OCAK AYINDA ANAYASA MAHKEMESİNİN VERDİĞİ TAHLİYE KARARINA RAĞMEN BIRAKILMAYAN PROF. MEHMET ALTAN NİHAYET “KISMî” ÖZGÜRLÜĞÜNE KAVUŞTU.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen Mehmet Altan tahliye oldu.
Üniversiteden de atıldım
Altan cezaevi çıkışında şunları söyledi: “AYM ve AİHM, benim gözaltına bile alınamayacağıma karar verdi. Gözaltına alınmam hukuksuzdu, sonraki süreç de hukuksuzdu ve iki sene yattım. 30 yıl hocalık yaptığım İstanbul Üniversitesinden de atıldım.”
Neresinden tutayım?
“Beni gözaltına alan birisi var, onu onaylayan birisi var, tutuklayan birisi var, iki yıl hapishanede dosyalarımı tetkik ederek içeride kalmam gerektiğime onay veren birileri var. Ağırlaştırılmış müebbetle mahkûm eden birileri var. Neresinden tutayım?”
İnşallah hukuk döner
“Türkiye böyle bir yer. Babadan oğula değişeceğini varsaydığım, ama hukukun, demokrasinin, özgürlüklerin yerleşmediği bir süreç. İnşallah, benim çıkmam evrensel hukukun geri dönmesinin işareti olur ve mağdurlar da bir an evvel kurtulur.”
***
Demokrasi reçetesi BEDİÜZZAMAN’DA
Mehmet Altan, 25 Ağustos 2015’te arkadaşımız Nur Ener Kılınç’a verdiği röportajda, Bediüzzaman’ın demokrasi vurgusuna dikkat çekerek, reçetenin Bediüzzaman’ın Münâzarât’ında olduğunu belirtmişti.
Altan, şunları söylemişti; “İnsanların ortak paydası hukuktur ve hukuk vicdan ve adalettir. Herhangi bir inanca değil insanların yaşamındaki ortak payda üzerinden çözüm arandığı vakit bu ister istemez bir çözüme, demok- ratik hukuk devletine ulaştırır. Bunun daha evvel Said Nursî tarafından da ifade edilmiş olmasına rağmen, kişinin dininin ne olduğu önemli olmadan, ortak yaşamın etkin çözümünün bir din alimi tarafından, demokrasi dendiği vakit bu topraklarda da bu düşüncenin daha geniş yeşermiş olmasını umut ediyor insan.”
Röportajın tamamına şu bağlantıdan ulaşabilirsiniz; http://www.yeniasya.com.tr/yurt-haber/bediuzzaman-careyi-munazarat-ta-anlatmis_353730
***
HER ŞEY HUKUKSUZDU
AYM ve AİHM’in verdiği kararlara işaret eden Mehmet Altan, “Benim tahliye olmamdan ziyade, gözaltına alınmam hukuksuzdu, sonraki süreç de hukuksuzdu ve 2 sene yattım” dedi.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, yerel mahkeme tarafından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Mehmet Altan’ın, duruşma gününü belirlediği tensip zaptı ile birlikte tahliyesine karar verdi. Altan, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden 19.30’da salıverildi. İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada 15 Temmuz darbe girişimini önceden bildikleri gerekçesi ile Mehmet Altan, Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak’ın da aralarında bulunduğu 6 sanık, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Sanıkların avukatları kararın bozulması için İstinaf Mahkemesi’ne başvurdu. Dosya, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi’ne gönderildi. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, yerel mahkeme tarafından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Mehmet Altan’ın, duruşma gününü belirlediği tensip zaptı ile birlikte tahliyesine karar verdi. Mehmet Altan tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden salıverildi. Mehmet Altan işlemlerinin ardından saat 19.30’da cezaevinden çıkarılarak yakındaki bir dinlenme tesisine getirilip serbest bırakıldı.
Gözaltına bile alınamayacağına karar verilmişti
Burada basın mensuplarına açıklama yapan Mehmet Altan, “Türkiye’nin en yüksek mahkemesi Anayasa Mahkemesi. Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu ve Avrupa’nın en yüksek mahkemesi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, bana ağırlaştırılmış müebbet veren İstanbul 26.Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dosyayı, en son halini inceleyerek benim gözaltına bile alınamayacağıma karar verdi. Onun için benim tahliye olmamdan ziyade, gözaltına alınmam hukuksuzdu, sonraki süreç de hukuksuzdu ve 2 sene yattım. Aynı zamanda 30 yıl hocalık yaptığım 93’ten beri profesör olduğum İstanbul Üniversitesinden de atıldım. Onun için tahliyemden ziyade, Türkiye ve Avrupa’nın en yüksek mahkemelerinin mevcut dosyanın son halini inceleyerek gözaltına bile alınamayacağım kararının üzerinde durulması gerekir. Çünkü beni gözaltına alan birisi var, onu onaylayan birisi var, tutuklayan birisi var, 2 yıl hapishanede dosyalarımı tetkik ederek içeride kalmam gerektiğime onay veren birileri var. Ağırlaştırılmış müebbetle mahkûm eden birileri var, ben bunun atını çizmek istiyorum. Tahliyeden ziyade gözaltına bile alınmamam gerektiğimin vurgusunu Türkiye’nin ve Avrupa’nın en yüksek mahkemelerinin karar vermiş olması. Bunun üstünün örtülüp duruldu” dedi.
Hürriyetlerin yeşermediği bir ortam
“Bundan sonrası için bir planınız var mı?” şeklindeki soru üzerine Altan, “Bir planım, programım yok, Türkiye böyle bir yer. Yani babadan oğula değişeceğini varsaydığım ama bir şekilde hukukun demokrasinin, özgürlüklerin yerleşmediği bir süreç. İnşallah, benim çıkmam evrensel hukukun geri dönmesinin işareti olur ve bunun mağdurları da bir an evvel kurtulur diye diliyorum. Anayasa Mahkemesi kararı bağlayıcıdır. Anayasanın 153.maddesine göre herkes bu anayasa kararına uymak mecburiyetindeydi ama 26 ve 27. Ağır Ceza Mahkemelerinin 2 üyesi buna 11 Ocak’ta uymadı. Ben Anayasanın amir hükmüne rağmen bir de 11 Ocak’tan beri yatıyorum. Yani neresinden tutayım” diye konuştu. Altan hakkında yurt dışına çıkış yasağı konuldu. (DHA)