28 Şubat sürecinde mağdurların avukatlığını yapan Gülden Sönmez, söz konusu dönemde silahlı katliam yapar gibi hayallerin ve geleceklerin katledildiğini ifade etti.
Türk siyasi tarihine “postmodern darbe” olarak geçen 28 Şubat sürecinde mağdurların avukatlığını yapan Gülden Sönmez, söz konusu dönemde silahlı katliam yapar gibi hayallerin ve geleceklerin katledildiğini söyledi.
“Gece gündüz teyakkuz halindeydik. Karakol önlerinde sabahlardık” diyen Sönmez, “Suçun terörle alakası olmadığı halde, imam hatip lisesindeki çocuklar alınıp terörle mücadelede sorgulanırdı. Anneler, babalar korkarlardı. Ama bir taraftan da inandığı değerler ve kendi her gün gittiği okulundan vazgeçmek istemiyorlardı” dedi. 28 Şubat’ın bir zulüm dönemi olduğunun altını çizen Sönmez, şunları kaydetti: “Aslında psikolojik şiddeti ölçüp gösterebilsek, silahlı bir katliam yapar gibi hayaller ve gelecekler katledildi. Hayatlar önemli oranda kesintiye uğratıldı. Hayaller, planlar değiştirilmek zorunda kaldı. Hak hukuk mücadelesinde bir örnek duruş ortaya koyduk. Bu adil duruş, hak mücadelesinin öğrettiği şeylerin bütün dünyaya örnek teşkil edecek kadar kıymetli bir tecrübe oldu.”
‘Unutturmayacağız’
ÖNDER İmam Hatipliler Derneği, 28 Şubat Askeri Darbesi’nin yıldönümü ile ilgili açıklama yaptı. Dernekten yapılan açıklamada, “28 Şubat 1997 tarihli Milli Güvenlik Kurulunda (MGK) alınan kararlarla, hükümet düşürülmüş ve milletin iradesine ipotek koyulmaya çalışılmıştır. O gün var gücümüzle darbeye nasıl direndiysek, aradan 24 yıl geçtikten sonra da darbecilerin bu isteklerinden hala vazgeçmediklerini biliyor ve her tür darbenin karşısında olduğumuzu deklare ediyoruz. ÖNDER İmam Hatipliler Derneği olarak, 28 Şubat darbesini unutmamak ve genç kuşaklara da unutturmamak için her zaman çaba göstereceğiz. (…) 28 Şubat’ı, o gün yaşanan kıyımları, haksızlıkları unutmadık, unutturmayacağız. Genç kuşaklarımız ülkenin yakın tarihini bilsinler, ibret alsınlar ve bu karanlık planlara karşı her an uyanık olsunlar diye elimizden geleni yapacağız” denildi.
Kara bir leke
Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, 28 Şubat “postmodern darbesi”nin Türk demokrasi tarihine ülkenin gerçek sahiplerinin tasfiye edilmeye çalışıldığı kara bir leke olarak geçtiğini belirtti. Darbeye tevessül edenleri şiddetle kınadıklarını ifade eden Arslan, “28 Şubat postmodern darbesinin 24’üncü yıl dönümünde bütün antidemokratik müdahaleleri nefretle anıyoruz. 28 Şubat, Türk demokrasi tarihine bu ülkenin gerçek sahiplerinin tasfiye edilmeye çalışıldığı bir süreç olarak kara bir leke olarak geçmiştir.” değerlendirmesinde bulundu. İnsan onuru ve haysiyetinin ayaklar altına alındığı bir sürecin, bütün dünyanın gözü önünde yaşandığını hatırlatan Arslan, “Başörtülerinden dolayı üniversite kampüslerine alınmayan, coplanan, yerlerde sürüklenen, ikna odalarına alınan kız öğrencilerin, kendi ülkelerinde eğitim hakkı ellerinden alınmıştır. Kadınların başörtülerinden dolayı kamuda çalışma hakkı ellerinden alınmış, ehliyet ve pasaport dahi verilmemiştir.” açıklamasını yaptı.
Milletin kayıp yılları
Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı (TGTV) Başkanı Av. Hamza Akbulut, “28 Şubat, zulüm dönemidir” başlığıyla yazılı açıklama yaptı. Kadrolarıyla devletin önemli organlarına hakim olan 28 Şubat darbecilerinin, “irticayla mücadele” kılıfıyla millete düşmanlık yaptıklarını belirten Akbulut, şunları kaydetti: “28 Şubatçılar, inançlarından dolayı öğrencileri okullarından, kamu görevlilerini memuriyetten, işçileri işlerinden ihraç etmişlerdir. Milyonlarca vatandaşı dini inançlarından dolayı fişlemişler, haksız soruşturma ve kovuşturmalarla binlerce kişiyi hapsetmişlerdir. Akbulut, 28 Şubat döneminin ülkeyi sosyal ve ekonomik buhrana sürüklediğini, 2001 krizinin de tetikleyicisi olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Her yıl dönümünde hiç yaşamasaydık denilerek, mağduriyetlerini derin üzüntüyle hatırlayacağımız 28 Şubat dönemi, milletimizin kayıp yıllarıdır.”
AA