"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

'Ergenekon' davası temyiz duruşması bugün erken tamamlandı

19 Ekim 2015, Pazartesi 16:34
"Ergenekon" davasının temyiz duruşmasında eski Jandarma Genel Komutanı Eruygur'un avukatı, sağlık durumu nedeniyle müvekkili hakkında hüküm tesis edilmesinin yaşam hakkının ihlali olacağını söyledi.

"Ergenekon" davası sanıklarından eski Jandarma Genel Komutanı emekli Orgeneral Şener Eruygur'un avukatı Filiz Esen, müvekkilinin bu yargılama nedeniyle geçirdiği beyin kanaması sonucu hayatının geri kalanını bakıma muhtaç ve akli arızalı olarak vesayet altında geçirmek zorunda kaldığını belirterek, "Müvekkilim hakkında hüküm tesis edilmesi ve tutuklanması müvekkilin yaşam hakkının doğrudan ihlali anlamına gelmektedir" dedi.

"Ergenekon" davasının temyiz duruşmasında sekizinci gün, sanık savunmalarıyla devam etti. Yargıtay 16. Ceza Dairesindeki duruşmaya emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un da aralarında bulunduğu bazı sanıklar, avukatları ve sanık yakınları katıldı. 

Sanık eski Jandarma Genel Komutanı emekli Orgeneral Şener Eruygur'un avukatı Filiz Esen, savunmasında müvekkilinin emekli olduktan sonra Atatürkçü Düşünce Derneğinin genel başkanlığına seçildiğini, yargılama sırasında geçirdiği rahatsızlığı sebebiyle görevine dönemeyeceğinin anlaşılması üzerine genel başkanlık görevini devretmek zorunda kaldığını söyledi.

Esen, müvekkilinin "hayali bir senaryo" ile "Ergenekon Terör Örgütü"nün yöneticisi olmak ve cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye çalışmak suçlarından mahkum edildiğini anlattı.

Şener Eruygur'un savcılık sorgusu tamamlanmadan sürenin dolması nedeniyle mahkemeye çıkarıldığını ve tutuklanarak önce Metris, sonra Kandıra Cezaevine gönderildiğini ifade eden Esen, "Eruygur, tutuklanmasından iki buçuk ay sonra ani tansiyon yükselmesi nedeniyle iki katlı koğuşun merdivenlerinden düşerek beyin kanaması geçirmiş, boynu 4 yerden kırılmıştır. Yaşaması tam anlamıyla mucize olan müvekkilin yarım kalan savcılık sorgusu dışında yargılamanın hiçbir aşamasında herhangi bir beyanı ya da ifadesi yoktur. Kendisi hakkında kimlik tespiti dahi yapılamamış ama nasıl oluyorsa hüküm tesis edilerek tutuklanmıştır" dedi.

Avukat Filiz Esen, müvekkilinin ileri düzeyde hipertansiyon hastası olduğuna yönelik sağlık raporları ve dilekçelerinin dikkate alınmadığını, beyin kanaması nedeniyle geçirdiği ameliyat sonrasında talepte bulunmadıkları halde "her an ölebileceği düşüncesiyle" apar topar tahliye edildiğini söyledi.

Eruygur'un, beyin ameliyatından sonra aylarca yoğun bakımda yatmak zorunda kaldığını, ağır hafıza kaybı yaşadığını, okuma yazma kabiliyetini geri dönüşsüz şekilde yitirdiğini, kendini ifade edemez duruma geldiğini aktaran Filiz Esen, bu nedenle hiçbir zaman savunma yapabilecek durumda bulunmadığını, yargılamadan haberi dahi olmadığını bildirdi. 

Esen, bu nedenlerle "davanın düşmesi" ya da en azından "durma kararı" verilmesi gerektiği yönündeki taleplerinin hiç bir zaman dikkate alınmadığını söyledi.

Yargılama sürecinde Eruygur'un geçirdiği rahatsızlıkları sıralayan Esen, 4 Kasım 2013'te düzenlenen Sağlık Kurulu Raporu'nda, Eruygur'un "ileri evre beyin kanaması yapmış yüksek tansiyon, böbrek yetmezliğine neden olmuş şeker hastalığı, kalp yetmezliği, uyku apnesi, kompresöre bağlı maskeyle uyuma, kronik obstrüktif akciğer hastalığı, böbrek kanseri, geçirilmiş beyin kanamasına bağlı ağır beyin fonksiyonu bozuklukları ve major depresyon" hastası olduğunun tespit edildiğini bildirdi.

Şener Eruygur'un, gündelik şahsi işlerini yapma, ilaçlarını tanıyıp kullanabilme kabiliyetini bile yitirdiğini anlatan Esen, bu nedenle mahkumiyetini hastane odasında tutuklu olarak geçirdiğini ifade etti. 

Filiz Esen, Eruygur'un beyin hasarının hiçbir zaman düzelmeyeceğinin kesinleşmesi nedeniyle 1 Nisan 2014'te "vesayet altına" alındığını, eşi Mukaddes Eruygur'un kendisine vasi olarak tayin edildiğini aktardı.

Avukat Esen, "Sonuç olarak, müvekkilim bu yargılama nedeniyle geçirdiği beyin kanaması sonucu hayatının geri kalanını bakıma muhtaç ve akli arızalı olarak vesayet altında geçirmek zorundadır. Hakkında hüküm tesis edilmesi ve tutuklanması, müvekkilin yaşam hakkının doğrudan ihlali anlamına gelmektedir. Müvekkilim bu davadan önce hiçbir beyinsel problemi olmayan son derece zeki bir insan iken bu dava nedeniyle beyni ağır hasarlı bir insan olmuştur ve artık asla eskisi gibi olamayacaktır. Sebebi tamamen bu mahkemedir, yargılamadır" değerlendirmesinde bulundu.

Avukat Filiz Esen, Eruygur'un yurt dışına çıkış yasağının kaldırılarak, hükmün esastan bozulmasına karar verilmesini talep etti.

Ergenekon" davasının temyiz duruşmasında sekizinci gün, salonda savunma yapacak başka sanık bulunmaması nedeniyle erken tamamlandı.

AA

Okunma Sayısı: 2199
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı