AKP hükümetinin, Doğu Perinçek'in ajandasını takip ettiğini belirten Laçiner, Zaman'a kayyım gaspını da “Dibe yaklaştığımızın kanıtı” şeklinde değerlendirdi.

Özgür Düşünce'ye verdiği röportajda Ergenekon'a da temas eden Laçiner, şöyle konuştu: “Erdoğan ve çevresi, asıl tehlikenin Ergenekon ve Balyoz olmadığına inandırıldı. Erdoğan, ‘Ben bu davanın savcısıyım' derken dahi ne kadar samimiydi, onu bilemiyorum. Çünkü bugünden geçmişe bakınca her şey bir kurguymuş gibi gelebiliyor. O davalarda en önde saf tutanlar, partinin kendi adamlarından çok, liberaller ve cemaate yakın isimler oldu. Erdoğan, bu süreçte çok usta bir manevra ile bu kişileri kullandı. Amacı asla derin devleti sonlandırmak olmadı. Temel gayesi, onlarla anlaşmak ve askeri ehlileştirmekti. Sonuçta amaçlarına ulaştı da. Anlaşma gereği Perinçek ve diğerlerine ne isterse verildi. Sürecin sonunda asıl kurban AK Parti ve Erdoğan gibi duruyor. Hükümet, belki farkında değil ama çıkardığı gayri-demokratik yasaların ve uygulamaların asıl kurbanı olabilir.”