Seçim sonuçlarını değerlendiren Demokrat Parti (DP) Genel İdare Kurulu Üyesi Erdem Demirdağ ''Dört darbeyi bizzat ve direk yaşamış bir siyasetin temsilcileri olarak ‘keser nasıl döner, sap nasıl döner, bir gün hesap nasıl döner’ defalarca görmüş insanlarız.'' dedi.
Seçim sonuçlarını değerlendiren Demokrat Parti (DP) Genel İdare Kurulu Üyesi Erdem Demirdağ, "Bu seçimler, Samanyolu ve Bugün televizyonlarının yayınını kesmeyi düşünenlerin biletini kesti." dedi. Seçimlerden sonra zulüm günlerinin geride kaldığını belirten Demirdağ, sabah kapıyı çalanın polis değil sütçü olacağını söyledi.
Türkiye’nin bugün dünden daha özgür olduğunu belirten Demirdağ, seçim sonuçları ile ilgili yaptığı değerlendirmede, "Bir dizi filmi nedeniyle Hidayet Karaca yaklaşık 200 gündür tutuklu. Suçu ne belli değil. Bir dizide rol gereği ‘yapılmış bir şeyler varmış bu da suçmuş’ gibi aklın mantığın kabul etmediği aslı astarı olmayan suç isnat edilerek bir genel yayın yönetmeni gözaltına alınıp tutuklanıyor. Bununla da yetinmeyip bu grubun televizyon ve gazetelerine el koymayı düşünüyorlar. Bu seçimler Samanyolu ve Bugün televizyonlarının yayınını kesmeyi düşünenlerin biletini kesti. Allah’a şükür Türkiye şimdi haksız hukuksuz günleri geride bırakmıştır. Hırsızı yakaladı diye tutuklanıp hapse atılan polis müdürlerinin de özgürlüğüne kavuşacağı ve kendilerine yapılan bu komploların da hesabının sorulacağı günler de gelmiştir." diye konuştu.
'BUNDAN SONRA SABAH KAPIYI POLİS DEĞİL SÜTÇÜ ÇALACAK'
AKP’nin 13 yılda güç zehirlenmesi yaşadığını ve seçmenin AKP'yi kendisine çeki düzen vermesi için uyardığını hatırlatan Demirdağ, "Dört darbeyi bizzat ve direk yaşamış bir siyasetin temsilcileri olarak ‘keser nasıl döner, sap nasıl döner, bir gün hesap nasıl döner’ defalarca görmüş insanlarız. Bu sefer de keserin sapının nasıl döneceğini, hesabın nasıl dönülüp görüleceğini defalarca söyledik. Bugün seçim sonrasında gördüğümüz tablo yıllardır söylediklerimizin ne kadar haklı ve doğru olduğunu ispatlamaktadır. Türkiye düne kadar sabahın 5’inde kapıyı kimin ne şekilde çalacağının bilinmediği bir anlayışla idare ediliyordu. Demokratik ülkelerde sabaha karşı kapın çalındığı zaman sütçü gelmiştir diye düşünür ve rahatlık içerisinde yaşamaya devam edersin. Ama geri bırakılmak istenen, antidemokratik şekilde yönetilen, diktaya özenilen ülkelerde ise sabaha karşı kapın çalındığında siyasi partinin emrindeki hangi memurun seni alıp hangi meçhule götürüp ne şekilde bir muameleye tabi tutacağını bilemezsin. Allah’a şükürler olsun ki kapıyı çalanın sütçü olduğunu düşündüren günler gelmiştir. Bu Türkiye için çok önemli bir gelişmedir. Sadece bir tweet attı diye gazeteciler evlerinden alınmakta ‘hazırlanıp geleyim, bekleyin lütfen 5 dakika’ dediği için de polise direnmekle suçlanmakta, 10 artı 10, 20 yıl hapsi istenmekteydi." dedi.