Yargıtay Onursal Başkanı Prof. Dr. Sami Selçuk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kaymakamlara söylediği "Yeri geldiği zaman koyun mevzuatı bir tarafa." şeklindeki sözlerini değerlendirdi.
Selçuk, "Sayın Cumhurbaşkanı, sözlerine mutlaka açıklık getirmeli, bu sorunsalı, bu çatalı, bu kuşkuyu kesinlikle ortadan kaldırmalıdır." dedi.
Zaman gazetesinin Yorum sayfasında 'Açığa kavuşturulması gereken tehlikeli bir öneri' başlıklı bir yazı kaleme alan Prof. Dr. Sami Selçuk, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Türkiye Cumhuriyeti'nin Sayın Cumhurbaşkanı, 26 Ocak'ta dünya kamuoyunun önünde kaymakamlara bir konuşma yaptı. Aynı günün akşamı televizyonlarda yayımlanan bu konuşmada çoklarının gözden kaçırdığı önemli noktalar vardı. Gerçekten Sayın Cumhurbaşkanı'nın aşağıdaki sözlerini dinleyen herkes şaşırmış; hukukçularsa, sanırım, hukuk fakültesinde onca bilgiyi neden öğrendiklerini ilk kez sorgulamak gereğini duymuşlar; belki içlerinden kimileri 'boşunalık (vanitas) duygusu'na da kapılmışlardır: 'Mevzuat şöyledir, böyledir. Yeri geldiği zaman koyun mevzuatı bir tarafa. Siz zihinsel inkılabınızı devreye sokun, 'ben bunu bu şekilde yaparım' deyin ve yapın. Ve yine ilk kez bu sözleri duyan ülkenin hukukçuları, ömür boyu sürdürdükleri çabalarında niçin başarısız olduklarını düşünerek kahrolmuş, insanlık ve ülke insanları adına kaygılanmışlardır. Öyle ya, bu sözler bir gerçeği yansıtıyorlarsa, yüzü aşan hukuk fakültesi neden açılmıştır, onları kapatmak gerekmez mi? Birkaç gün bekledim, ama bu sözler ne yalanlandı ne de düzeltildi. Böylelikle ülkemiz için sadece bir sorun değil, iki başlıklı bir sorunsal (problematik), çatal ortaya çıktı."
Selçuk, "Dikkat edilirse kaymakamlara yönelik söz konusu konuşmada uygulama süreci üç aşamaya ayrılmaktadır. İlk aşamada yapılacak olan husus, şu biçimde özetlenmektedir: 'Mevzuat şöyledir, böyledir. Yeri geldiği zaman bir kenara koyun.' Yani fail ceza hukuku sisteminde olduğu gibi, hukuk, işin başında dışlanmaktadır. İkinci aşamada karar vericilerin yapacakları belirtilmektedir: 'Siz, zihinsel inkılabınızı devreye sokun.' Tıpkı yine fail ceza hukuku sisteminde olduğu gibi, bu zihinsel inkılapla (zihinsel dönüşümle) toplumsal ortama ve rejimin vicdanına göre 'normatif fail tipi' yaratılmış olacaktır. Üçüncü aşamada, ülke yöneticileri zihinlerinde yarattıkları fail tipine göre 'ben bunu bu şekilde yaparım' diyerek işlem yapacaklardır. Görülüyor ki, yasalar, işin başında, hem de sonunda çoktan çöpe atılmıştır." ifadelerini kullandı.
"İyi ki, Sayın Cumhurbaşkanı bu sözleri sadece kaymakamlara söyledi. Umarız savcılara da söylemeye kalkışmaz." diyen Sami Selçuk şu çağrıyı yaptı:
"Kimse şunu unutmasın. Türkiye, ne yazık ki, bugün de AB'nin bekleme odasındadır. Bu yüzden bu yaklaşım, büyük olasılıkla sadece bizi değil, inanıyorum ki AB ülkelerinde yaşayan dostlarımızı da irkiltmiştir, üzmüştür. Bu durum, kuşkusuz ülkemiz açısından çok tehlikelidir. Bu nedenle diyorum ki, ülke yararı için Sayın Cumhurbaşkanı, yukarıdaki algılamanın yanlış olduğunu belirterek sözlerine mutlaka açıklık getirmeli, bu sorunsalı, bu çatalı, bu kuşkuyu kesinlikle ortadan kaldırmalıdır."