Bediüzzaman Said Nursî’nin avukatı rahmetli Bekir Berk Ağabeyi, vefatının 27. senesinde rahmetle yad ediyoruz.
Bekir Berk, hukuk tarihimizin sembol isimlerinden birisidir. Savunma hukukunda ortaya koyduğu çabalarıyla tarihî bir hizmette bulunmuştur. İnançların yaşamaktan başka amacı olmayan insanlar, 20. asır Türkiye’sinde hukuk adına haksız baskılara maruz kalmışlar. Bekir Berk, haksız suçlamalara maruz kalmış “Maznunların Avukatı” idi. Bekir Berk hukuk adına hukukun tepelendiği bir ortamda avukatlık yaptı. “Hakkın Zaferi İçin” yola çıkan Av. Berk, din ve vicdan hürriyeti ile düşünce ve ifade hürriyetinin korunmasını meslek hayatının gayesi yaptı. Adalete olan inancını kaybetmemiş adil hâkimlerin kararından oluşan 750 beraat kararını 1971 yılında “Nurculuk Dâvâsı” kitabında topladı.
Mâcera dolu bir hayat
1926 yılında Ordu’da doğan Bekir Berk, 1958 yılında Bediüzzaman’ın ve Nur Talebelerinin fahri avukatlığını üzerine aldı ve 15 sene Nur Talebelerinin avukatlığını yaptı. 1971’deki İzmir Sıkıyönetim Mahkemesi tarafından hapis cezasına da çarptırıldı. 1973’te hapisten çıktıktan bir süre sonra mesleği bırakıp hacca gitti ve Suudi Arabistan’a hicret etti. Burada Cidde Radyosu’nun Türkçe yayınlar bölümünde Risâle-i Nur’la ilgili programlar hazırladı. 1988’de yakalandığı hastalığın tedavisi için İngiltere’de bulundu ve sonra İstanbul’a gelip yerleşti. 14 Haziran 1992 tarihinde Fatih’teki bir özel hastanede tedavi altında iken 66 yaşında vefat etti.
Kefenine güvenen kahraman
Mahkeme huzurunda gerekli müdafaayı yapan Av. Bekir Berk’e mahkeme savcısı şöyle seslenir: “Bekir Bey! Sen kime güveniyorsun da böyle pervasızca konuşuyorsun?” Bekir Bey ise, çantasını açarak evrakların altından çıkardığı beyaz bezi savcının önüne fırlatarak şöyle gürledi: “Ben buna güveniyorum!” Bekir Beyin savcının önüne fırlatıp attığı şey, yanında gezdirmiş olduğu kendi kefeniydi.
Şevk adamıydı
Mehmet Kutlular hatırasını şöyle anlatıyor: “Şevk adamıydı. İnsanları minibüslere doldurur, mahkemelere götürür, marşlar okutur, gittiği yere heyecan katardı. Makam ve menfaate hiç değer vermezdi, günlük yaşardı. Mücadele adamıydı.”
Kul hakkı konusunda çok hassas
Hanımı Şükran Berk onu şöyle anlatır: “Bekir Berk Bey, özellikle kul hakkı konusunda çok hassastı. Beş vakit namazdan sonra tesbihatın sonunda ettiği bir duâsı vardı. Ben de ondan öğrendim ve hep öyle duâ ederim. ‘Ya Rabbi, üzerimdeki kul haklarını sen karşıla, ben karşılayamam.’” Mezarı, Eyüpsultan Kabristan’ındadır. Vefat yıl dönümünde Av. Bekir Berk’i rahmet ve minnetle anıyoruz. Kabri nur, makamı Cennet olsun. Amin!
HABER: Süreyya Nur İşler
Haber Merkezi