İstanbul'daki Gezi Parkı olayları için Hatay'da yapılan eylemde ölen Abdullah Cömert'in Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne alınan ve bugün üçüncü duruşması yapılan dava 12 Haziran 2015 tarihine ertelendi.
Anne Hatice Cömert, kararın ardından adliye önünde yapılan basın açıklaması sırasında fenalaştı. Olay yerine çağrılan sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından, ambulansla hastaneye kaldırıldı.
Balıkesir Adliyesi'nde sabah saatlerinde başlayan ve yaklaşık 8 saat süren dava 12 Haziran saat 09.00'a ertelendi. Duruşmada Cömert ailesinin avukatları izlenen Mobese görüntülerinin ardından tutuksuz polis memuru A.K.'nin tutuklanmasını talep etti.
Yargılamanın Balıkesir'de yapılması nedeniyle soruşturma sırasındaki eksiklerin giderilmediğini iddia eden Can, mahkeme heyetinin de olay yerinde yani Hatay'da inceleme ve keşif yapması gerektiğini savundu. Can, "Maktule hedef gözeterek ateş eden sanığın tutuklanmasını istiyoruz. Sanığın görevli olduğu beyaz Akrep aracından maktule ateş ettiği kamera görüntülerinden de anlaşılıyor. Bu yönde tanık ifadeleri de var. Sanık polisin böyle bir olaya karşın hala görevinin başında olması adalete olan güveni zedeliyor. Kamu vicdanını rahatsız ediyor." dedi.
Abdullah Cömert'in ağabeyi Adnan Cömert de, "Sanık polise hakettiği ceza verildiğinde belki kardeşim geri gelmeyecek ama emniyet ve polislerde zan altında kalmaktan kurtulacak. Adaletsizlik suça teşviktir. Suç işleyen polisin de tutuklanmasını ve cezalandırılmasını istiyoruz." ifadelerini kullandı.
SANIK POLİS SUÇLAMALARI KUBUL ETMEDİ
Sanık avukatı İbrahim Uzun ise tanık ifadelerinin çelişkili olduğunu, elde edilen delillerin ise inandırıcı olmadığını iddia etti. Uzun, "Tutuklama isteği ile ilgili öne sürülen gerekçelerde inandırıcı ve makul değil. Olay sonrası gaz fişeği bulunmadığı halde Adli Tıp Raporu'nda ölüm nedeninin gaz fişeğinden kaynaklandığı şeklinde ifadeler bulunmaktadır. Bu raporu kabul etmiyoruz. Müvekkilimin kamu vicdanı gerekçe gösterilerek tutuklanması isteniyor. Ancak tutuklanırsa yine kamu vicdanı yaralanacaktır." dedi.
Sanık polis memuru A.K. de birkez daha suçsuz olduğunu belirtirken, suçlamaları kabul etmedi. Mahkeme heyeti ise Cömert ailesinin yerinde keşif isteğini olay yeri ile ilgili yeterli fotoğraf ve görüntüler olduğu gerekçesiyle kabul etmedi. Mahkeme delillerin karartılma tehlikesinin olmaması, kaçma durumunun bulunmaması ve tüm duruşmalara katılmasını gerekçe gösterip, sanığın tutuklanması talebini de reddetti.
Adliye çıkışı açıklamalarda bulunan Abdullah Cömert'in avukatı Hatice Can, il dışından ve Balıkesir'den destek için gelenlere teşekkür etti. Tam bin 300 km geldiklerini belirterek, adalet arayışında olduklarını bildirdi.
"Ne yazık ki Türkiye'nin kamu görevlilerinin sanık olduğu dosyalarda cezasızlık gibi bir geleneği var." diyen avukat Can, "Bunu Haziran isyanında katledilenlerde de her gün ne yazık ki yeniden yaşıyoruz. Abdullah Cömert 3 Haziran 2012 günü Antakya'da katledildi. Gezi isyanı süresince gittiği ara bir sokakta katledildi. Bu süreçte toprağa ilk düşen gencimizdi. Adalet arayışımız kaç yıldır devam ediyor? Ama cezasızlıkta bir o kadar ısrarlılar karşı taraf. Hem adli soruşturma çok ağır aksak yürüdü bugüne kadar hem idari soruşturmada en ufak bir şey çıkmadı." dedi.
ANNE HATİCE CÖMERT YİNE FENALIK GEÇİRDİ
Dava aslında Antakya'da görülmek zorunda olduğunu belirterek, "Çünkü suçun işlendiği yer Antakya. Hukukun en temel ilkeleri olan doğrudan doğruyalık ilkeleri, doğal yargıç ilkeleri zedelenerek Balıkesir'e nakledildi dosya. Balıkesir'deki heyet ilk kez bugün birebir izletilen dosyadaki mevcut Mobese kameraları, Shortland araçlarının kameralarından olay yerini anlamaya çalıştı. Ama olayın geçtiği yeri hiç biri bilmiyorlar. Sanık bugün hala tutuksuz yargılanıyor, SEGBİS'le ifade veriyor. Ama bizler adalet arayışından vazgeçmediğimiz için kilometrelerce öteden gelerek adalet arayışımızı sürdürüyoruz. Bugün tutuklama bekliyorduk mahkemeden. 20-25 yıl hatta daha fazla hapis ceza istenen bir davada sanık tutuklanmadı. Ama önemli gelişmeler oldu. Delilerin değerlendirmesine geçildi. Artık sanığın kaçacak yeri kalmadı. Kesinlikle tam bir vicdani kanaattir. Mahkûm olacağı çok net ve açıktır. Anacak tutuklanma talebimiz ret edildi. Bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Adalet arayışından asla vazgeçmeyeceğiz. 12 Haziran günü yine burada olacağız. Bu arada Antakya'da yerel mahkemede tanıkların ifadeleri alınmaya devam edecek. Orada da bulunacağız. 12 Haziran'da umarız ara kararların gerekleri yerine gelir." ifadelerini kullandı.
Bu arada avukat Hatice Can konuşurken, anne Hatice Cömert fenalaşarak yanında bulananların yardımıyla kaldırıma oturdu. Tansiyonu yükselen acılı anneye ilk müdahale orada bulunlar tarafından yapıldı. Ardından olay yerine çağrılan sağlık ekipleri Hatice Cömert'i sedyeyle alarak ambulansla hastaneye götürdü.