Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı'nın (TEPAV) raporunda mayıs ayı itibarıyla Türkiye'den çıkan yerli sermayenin 3 milyar dolar sınırına yaklaştığı kaydedildi.
Sözcü'nün aktardığı TEPAV raporuna göre, 5 ayda Türkiye'den giden yerli sermaye 2.98 milyar dolara yükseldi. Türkiye'ye giren yabancı sermaye ise 8 yıl aradan sonra ilk kez 10 milyar dolar sınırının altına düştü.
Raporda yerli sermayenin ülke dışına kaçışında hızlanma, yurtdışındaki yabancı sermayenin ülkeye girişinde ise yavaşlama olduğu tespit edildi.
6.5 PUANLIK ARTIŞ
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) bünyesinde faaliyet gösteren TEPAV, Türkiye 'ye gelen ve Türkiye 'den giden doğrudan yatırımlardaki gelişmeleri içeren raporunun mayıs sayısını yayımladı. Rapora göre, Türkiye'den yurtdışına giden (ODI) ve yurtiçine gelen (FDI) doğrudan yatırımların seyrini gösteren ODI/FDI oranı mayıs sonunda, geçen yılın sonuna göre 6.5 puan birden yükselerek yüzde 24.8'den yüzde 31.3'e çıktı. Bu oran bir önceki nisan ayında yüzde 27.7 düzeyindeydi. ODI/FDI oranındaki yükseliş, Türkiye 'de yerleşiklerin, yani yerli sermayenin yurtdışına yönelişinin, yabancıların yurtiçine yönelişinden daha hızlı arttığını ifade ediyor.
2.9 MİLYAR DOLAR KAÇTI
TEPAV'ın raporuna göre, geçen yılın sonu itibarıyla yurtdışından 10 milyar 904 milyon dolarlık yabancı sermaye Türkiye'ye yatırım için gelmiş, buna karşılık Türkiye 'den 2.7 milyar dolarlık yatırım sermayesi kaçışı olmuştu. Bu yılın mayıs sonuna gelindiğinde ise yıllık bazda ülkeye gelen yabancı sermaye tutarı 9 milyar 509 milyon dolara düşerken ülkeden kaçan yerli sermaye 2 milyar 981 milyon dolara yükseldi. 2007 yılında 22 milyar dolara kadar çıkan yabancı sermaye girişi 2008 krizi nedeniyle 2009 ve 2010'da 8.5-9 milyar dolar seviyesine gerilemiş, ancak 2011'de tekrar 16 milyar dolarları görmüştü. Mayıs sonundaki seviye, yabancı sermaye girişinin 8 yıl aradan sonra ilk defa 10 milyar doların altına düştüğünü gösteriyor.
'CUMHURBAŞKANLIĞI GÜVENİ ARTIRMALI'
Yatırımcıların ülkeye giriş ya da ülkeden kaçış yönündeki kararlarını, hukuki düzenlemeler, siyasi, ekonomik istikrar gibi durumların etkilediği belirtildi.
Kredi derecelendirme şirketlerinin Türkiye ekonomisi ve bankalara yönelik 'kırık' not uyarılarına işaret edilirken, uygulanmaya başlanan 'Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine' sermaye girişini artırmada önemli rol düştüğü uyarısı yapıldı.
Raporda, "Haziran seçimleri ile birlikte hayata geçen yeni hükümet sisteminde sürdürülebilir büyümeyi destekleyecek, ekonomideki güven ortamını iyileştirecek politikaların uygulanması, yatırımcının ilgisinin artmasında kilit rol oynayacaktır" denildi.