İSEFAM, son günlerde Türk lirasına yapılan spekülatif atak üzerine teklifler ihtiva eden bildiri yayımladı. Bildiride, “İslâm ekonomisinin, içinde bulunduğumuz durumda çok daha iyi anlaşılması gerekli” denildi.
Sakarya Üniversitesi İslam Ekonomisi ve Finansı Uygulama ve Araştırma Merkezi (İSEFAM), son günlerde yaşanan krizler ve zorlukların aynı zamanda beraberinde alternatif arayışlar, farklı bakış açıları ve birçok fırsat sunduğunu, bu sebeple İslâm ekonomisinin, içinde bulunulan durumda çok daha iyi anlaşılması gerektiğini bildirdi. İSEFAM, son günlerde Türk lirasına yapılan spekülatif atak üzerine teklifler ihtiva eden bildiri yayımladı. Bildiride, Türkiye’nin son günlerde ekonomik bir baskı ve saldırı altında olduğu belirtildi.
Faizsiz bir ekonomi de olabilir
Bildiride, “Son günlerde yaşanan krizler ve zorluklar, aynı zamanda beraberinde alternatif arayışlar, farklı bakış açıları ve birçok fırsat da sunmaktadır. Bu nedenle İslam ekonomisinin, içinde bulunduğumuz durumda çok daha iyi anlaşılması gerektiğini ve söyleyecek güçlü bir sözümüzün olduğunu düşünüyoruz.” ifadelerine yer verildi.
İslâm ekonomisinin sadece finans kuruluşlarından oluşmadığı, bir sistem anlayışı sunduğu anlatılan bildiride, bu anlamda, işçinin hakkı, israfın yasak oluşu, çevre ve doğal kaynakların insanlara emanet olduğu bilinci ile tüketilmesi gibi finans dışındaki konularda da hem teorik hem de pratik çalışmalara ağırlık verilmesi gerektiği vurgulandı. Üniversitelerde İslâm ekonomisi ve finansı ile ilgili derslerin yaygınlaştırılması gerektiği belirtilen bildiride, faizsiz bir ekonominin de olabileceğini gündeme getiren iktisat eğitimine ihtiyaç olduğu ifade edildi.
Âdil paylaşım
İslâm ekonomisinin temelinde, üretime dayalı riskin adil bir şekilde paylaşıldığı kâr-zarar ortaklığının yattığına dikkati çekilen bildiride, “Dünyadaki uygulamalarda olduğu gibi Türkiye’de de İslâmî açıdan belirli kriterler kullanılarak borsada işlem gören şirketlere yönelik İslâmî endeksler oluşturulmuştur. Bu endekslerin daha sağlıklı bir yapıya kavuşturularak daha geniş bir yatırımcı kitlesine hitap etmesi sağlanmalıdır. Bu şekilde tasarruflar, uzun vadeli yatırımlara yönlendirilmelidir” ifadelerine yer verildi.
AA