Birlik tarafından düzenlenen, "Devlet Yardımları ve Dahilde İşleme Rejimi" eğitim programına, sektör temsilcileri yoğun ilgi gösterdi. Toplantıya katılan Birlik Başkanı Şahin, demir çelik sektörünün kalkınmanın anahtarı olduğunu söyledi.

Türk demir çelik sektörünün cevherde, kömürde, hurdada büyük oranda ithalata bağımlı olması sebebiyle dış etkenlere açık bir konumda olduğunu belirterek, "Türk demir çelik sektörü Çin, Avrupa ve Amerika'daki her türlü gelişmelerden etkilenmektedir. Bu nedenle girdi maliyetleri açısından avantajlı bir konumda olamayan sektörümüz, tüm bu olumsuz koşullara rağmen büyük özveri gerektiren bu meşakkatli yolda durmadan, büyük bir azimle dünya pazarında rekabet etme gayretindedir. Bizler gerek bürokratlarımız gerekse sektör temsilcileri olarak aynı geminin yolcularıyız ve tek gayemiz, ülkemize daha fazla nasıl katma değer sağlayabiliriz. Sektörümüzün ihracatla ilgili karşılaştığı sorunların çözümü adına bu tarz eğitimlerin sıkça yapılması ve sektör temsilcilerimizin, problemlerle boğuşmak yerine, daha fazla pazar arayışında olmalarının zeminini hazırlayarak dünya pazarında hakettikleri yerleri almalarının gayreti içerisindeyiz." diye konuştu.

‘DAHİLDE İŞLEME REJİMİ REKABETÇİLİK KAZANDIRIYOR’

Ekonomi Bakanlığı Dış Ticaret uzmanları Onur Tekyıldız ve Engin Süren ise birlik üyelerine, Dahilde İşleme Rejimi (DİR)'nin dünyadaki rakipleriyle rekabette avantaj sağlayan yönlerini anlattı. DİR'i, "hariçten al, yurtiçinde işle, harice sat" olarak tanımlayan uzmanlar, Türkiye'de ihracatın yüzde 50'sinin DİR'e konu olduğunu, vergi avantajı sağlandığını aktardı: "Bu sistem, dünyanın neresinde hammadde uygunsa onu oradan alıp Türkiye'de işleyip katma değer kazandırıp ihraç etmeye ve Türkiye'ye katma değer kazandırmaya olanak sağlıyor. Örneğin Türkiye, dünyanın en pahalı buğdayına sahip ülkelerin başında geliyor ancak DİR ile getirilen buğdayın işlenmesi sonucunda un ihracatında dünya lideri konumuna gelmiş durumda." dedi.